Ordu milletvekilinin bildirdiğine göre kendisinin İstanbula hareket et- tiği gün, Ankaradaki evlerinden bi rine ismini vermeyen bir zat telefon etmiş ve C.H.P. de Müşterek Hay- siyet Divanının Topaloğlunu ihraç etmek üzere toplantı halinde bulun- duğunu söylemişti. Vaziyeti, Anka- radaki evinden Topaloğluna, İstan- bula bildirmişlerdi. Bunun üzerine Topaloğlu haberi iki, üç yerden so- ruşturmuş, haberin doğruluğunu an- lamıştı. Ordu milletvekili şöyle diyor- du: "— Ben de, onlara takaddüm et- mek için derhal bir istifa telgrafı ha- zırladım!" opaloğlu telgrafı - hazırladıktan radyoyla ilan edilip edilemeyeceğini sormuştu — ve -aslında büyük bir becerıksızlıkle— musiki yayınını keserek, yangından mal ka- çırıyormuş gibi Topaloğlunun "istifa- sı"nı vermişlerdi. Böylece, İktidarın alakası kendisini belli etmiş ve Ordu milletvekili derhal "İktidarın adamı" damgasını yiyivermişti. Topaloğlu bunları anlatırken pek rahatsız görünüyor, — oturduğu kol- tukta mutemadıyen kıpırdanıp du- ruyordu. Basın toplantısı.. (îu milletvekili aynı gün akşam ü- eri, gene Yenişehir otelinde, fakat bu sefer bar kısmında tertiplediği ba- sın toplantısında bu sözlerin bir kıs- mını tekrarladı. Topaloğlu, — hazırlan- kanapelerın da- toplantıya — "resm kam"- larımızın da gerekli 11gıyı gösterdik- leri hissediliyordu. Bir defa, â civert elbisesi içinde meşhur Bumin Yamanoğlu vardı. Yamanoğlu 1. Şu- beden arkadaşlarıyla — gelmişti. — İstan- bul radyosu da üç teknisyen ile spi- ker Altan Soykökü — vazifelendirmişti. Nitekim Topaloğlu konuşurken, ağzı- nın Önüne İstanbul radyosunun mik- rofonu tutuldu, demeci banda alındı. A da ekip halindeydi. Miting ha- vası içinde konuşan Ordu milletveki- linin sözleri bitince gazeteciler sual- lere başladılar. Fakat polisler derhal itiraz ettiler: Sual yoktu! Herkes bir- birine baktı; bunlara da ne oluyor- du? Nitekim Milliyetten Nedret Sel— sorarız, ce- Topaloğlu sorulmasını isteyince polis- ler susmak zorunda kaldılar. Fakat gene de gazeteci Orhan Birgit ile Bu- min — Yamanoğlu —arasında — münakaşa çıktı ve Yamanoğlu Birgiti, dışarıya, hesap görmeye davet etti. 10 Hayal kırıklığı adisenin iki üç gün içinde aldığı Hşekil, İktidarın canını sıktı. Ordu- lular, Topaloğlunun C.H.P. den ih- racı karşısında memnunluk beyan e- diyorlardı. Nitekim bu haftanın ba- şında postacının İstanbulda Yenişe- hir oteline bıraktığı ve üzerinde To- paloğlunun ismini taşıyan sayısız tel- grafların birinde Ordunun Aybastı bölgesi C. H. P. lileri milletvekilinin "intiharını tebrik" ediyorlar, kendi- sinden, zaten C. H. P. den ayrılmasını istemeyi düşündüklerini, fakat neza- ketleri dolayısıyla bunu söyleyeme- diklerini bildiriyorlar, duydukları se- vinci belırterek teşekkur edıyorlardı halk ilmiyle, irfanıyla, karakter kuv- vetiyle herkesin hürmetini kazanmış bulunan Zeki Kumrulunun peşindey- di. Yenişehir Palas oteli "Polisli kokteyl!" İhraç kararı bir anda, bütün C. H. P. teşkilâtında inanılmaz se- vinçle karşılandı. Teşkilât, hayatiye- tini ispat yolundaydı. Nitekim bu haftanın başında yapılan bütün kong- relerde delegeler, sanki sözleşmişler gibi Otomobil Meselesini ortaya attı- lar ve hesap sordular. Bundan başka, lider ve Genel Merkez harekete geç- mek lüzumunu nihayet hissetmiş- lerdi. Parti aleyhınde çalışanlar, Grup toplantılarını kasıtlı olarak ve tah- rif edilmiş şekilde — gazetelere akta- ranlar, İktidarla bir takım menfaat hesaplarına girişenler ve Beşinci Kol rolü oynamaya heveslenenler başları- nı en beklemedikleri anda "Faziletli Giyotin"in altında buluvereceklerdi. C.H.P. keşmekeşe paydos diyor- du. Okuyucu mektupları Otomobil meselesi hakkında Pek çok kimseyle birlikte ben de AKİS'in C. H. P. milletvekilleri tarafından Bedelsiz İthalat kanalıy- la getirilen otomobiller mevzuunda nasıl bir tavır takınacağını merak ediyordum. Son iki sayınızda bu me- sele hakkında yazdığınız nefis ya- zılardan dolayı sizi tebrik ederim. Şahsen D. P. iktidarının son bul- yapmaya hazır bir insan olmakla beraber Otomobili mevzuunda gö- rüşüm tamamiyle sizin görüşünüzün eşidir. Hakikaten şimdi iş, C.H.P.- nin hiç bir menfaat beklemeden sa- vaşan milyonlarca erine düşüyor. Dediğiniz gibi C. H. P. teşkilâtı hayatiyetini ispat ederse yalnız O- tomobil davası değil, memleketin yarınki bin davası hal yoluna gi- rer. Kâzım Akyar -İstanbul e lVIâcmuanızın son nüshasında Be- elsiz ithalat — kararnamesine- müsteniden C.H.P.milletvekille- rinden bazılarının getirttikleri oto- mobillerle ilgili olarak verilen taf- sılat sırasında çok sayın İsmet İnö- ünün bu mevzuda alâkalı millet- vekilleri müvacehesinde takındığı tavra temas ederken mümaileyhin iki defa gaf yaptığına işaret edil mektedir. Ukalahk ve şımarıklıgı aşırı de recelere götürdüğünüzü ve bu den okuyu cularınız üzerinde fena tesir ve intibalar yaratmağa çok- tandır başladığınızı ifade ederken haddinizi bilerek kendinize gelme- nizi tavsiye ederim lecmuanızı bir daha eline karar veren eski bir - Ankara e rginizi ilk sayısından beri ta ip etmekteyim. Münderecatı ve gösterdiğiniz medeni cesaret asarı, aydın sınıfın takdirini — cezbettiği için AKİS aranılan dergilerden ol- muştur. Fakat C. H. P. milletvekil- lerinin getirdikleri otomobillerle alâkalı, yazınız neviden — yazılarla, .H en az 100 bin rey kaybe- debilir. Sızm gazetecilik zihniyeti- nize ve telâkkinize esas itibariyle bir şey diyemem. Fakat bu hareket tarzı ancak İngiltere ve Fransa gibi yerlerde bir mâna, bir dürüstlük ifade eder. Asım Karan - Kadıköy AKİS — Yazılması C. H. P. ye 100 bin rey kaybettiren hareketlerin yapılması C. H. P. ye 1 milyon rey kaybettirmektedir. AKİS, 30 ARALIK 1959