KA D I Terbiye Yayınlara dikkat!. Ruh Sağlığı haftasında, İstanbul. Halk Sağlık Egıtımı Komitesinin ele aldığı bır mevzu da "yayınların ruh üzerindeki" tesırlerı olmuştu Vedat Nedim Törün hazırladığı bir konuşma bu bakımdan, çok alâka çekicidir. Yayından maksat yalnızca basıl- mış gazete, dergi ve kitaplar değil- dir. Film, radyo, tiyatro, plâk, sergi, konser, bale konferans, afiş, varyete, tulüat kumpanyaları gıbı geniş telkın vasıtalarını da unutmamak gere Bu telkin vasıtaları insana ya iyi, doğru, güzel şeyleri yahut kötü, yan- lış, çirkin şeyleri telkin ederler. Iyı telkin yapan yayınlar ruh sağlığı için ne derece faydalıysa, kötü telkin ya- panlar da o derece Zararlı ve tehli- kelidir. Medeniyet ilerledikçe yayın çeşit- leri de artmaktadır. İnsanların eğlen- ce yerleri dedikleri kütlevi telkin mahallerine gösterdikleri iptilâ da yayınların ehemmiyetini gün geçtik- çe, daha bariz bir şekilde ortaya koy- maktadır. Bugün Anadoluda belki hastahanesiz, doktorsuz pek çok ka- sabamız var ama sinemasız kasaba- mız hemen hemen hiç yoktur.. Tiyat- ro teşkilâtımız da gün geçtikçe bü- yüyor ve telkin sahasını genışletmek imkânını gösteriyor, Bugün Anadolu- nun en ücra bir köşesinde bir tulüat kumpanyasına, Ur şarkıcıya, - bir rakkaseye Trastlamak mümkün ol yor. Gazete, dergi, kitap tirajları da artıyor. Ama maalese f, bu i bizi sevindirecek bir şekilde, bir şekilde olmuyor. gelişme faydalı N İki tarafı keskin bir kılıç u neden böyle oluyor? Çünkü ya- yın vasıtaları, iki tarafı — keskin bir kılıca benzemektedir. Bunlar hay- ra da Alet olabilirler, şerre de.. Bu- gün için yayınlardan faydalı ve müs- pet bir şekilde istifade ettiğimizi söylemek Zzordur. Halbuki en ücra köylerimize kadar girebilen bu ya- ınlarla, . onlara — aydınlatıcı faydalı fikirler goturmek mümkündür ga gıtmeye ne hacet! Bugün bir 11ko— kul öğrencisinin eline verdiğimiz ka- litesiz çocuk kitabını, onu götürdüğü- müz filmleri bir duşunelım kâfi. Anne ve babaların bu kötü yayınların ço- cukların üzerindeki menfi tesirlerini kâfi derecede hesaplayamadıkları bir hakikattir. Her türlü sıhhi teşkilât- tan mahrum bir memlekette, kolera, veba veya. çiçek ne derece tehlikeli ise, bılhassa kültür bakımından az gelışmrş memleketlerde kötü yayın- lar, o derece tehlikelidir. Bunlar ço- cuklarla gençlerin manevi hayatını, ruh sağlığını zedelerler. Psıkologla— rın bu sahada yaptıkları araştırma- lar kötü yayınların korkunç netice- lerini meydana çıkarmıştır. Paniğe kapılabilirsiniz ötü yayınların gençlik üzerindeki menfi tesirlerini birkaç kelime içinde toplamak mümkün değildir. Tahribat sahası ruh sahası olduğuna göre. bunun neticelerini hafife almak imkânsızdır. Bir anne veya baba bu kötü tesirlerin yalnız birkaçını öğ- rînmeâde paniğe kapılacaktır ama bu elze Kötü yayınlar, hayata karşı he- nüz tenkidçi bir gözle — bakamıyan gençlere yanlış bir dünya anlayışı verir, onlara, pratik hayatta gerçek- leşemıyecek bir takım hayaller ve Sinema kapısı önündeki genç adamlar ilmin adı: AKİS, 11 NİSAN 1959 "Fahişeler Gemisi'".. idealler aşılar, kötünün sık sık tek- rarlanması ve âdeta ideâlleştirilmesi neticesinde gençlerin zihninde doğru iyi ve güzel ölçülerinin değişmesine sebep olur. Bu yayınlar gayri ahlâki olan, memnun olan bu sebepten mü- cadele edilmesi gereken fiilleri âde- ta tabii ahvaldenmiş gibi göstererek hasletini kaldırır. Terbi- yeli insan anlamına aykırı telkinler- le, gençlerde, sosyal davranışlara el- verişli bir zihniyet yaratır. Zamanı- mızda terbiyeli olmaktan , utanan gençler çoktur, arkadaşlarına uymak, sırf alaya alınmamak için uygunsuz hareketler yapanlar da çoktur. Bun- dan başka kötü yayınlar insandaki en aşağılık, en iptidai, — içgüdüleri kamçılar, gerçekte tatmin edilemi- yecek cinsi rüyaları hayalden yaşa- tarak sinir sistemini bozar, onu de- vamlı surette gıcıklayarak mahveder. u gibi tesirlerin tazyiki al- tında hasıl olan kararsız, prensipsiz, çürük bir manevi vasat — dışarıdan gelen tehlikelere karşı koyamaz ve kolayca suç işler. Bilhassa çevreleri ile anlaşamadıklarım sanan, kendi»' lerini yalnız hisseden, buyuklerle bir inatlaşma halinde olan çocukların ve gençlerin kötü yayınlara karşı zaaf- ları vardır. Kötü yayınların aynı za- manda, dil, üslüp ve sanat seviyesi duşuklugu 'bakımından zevk üzerin- deki kabalaştırıcı tesirini de unut- mamak gere Gangster edebiyatı irçok kriminologlar gangster e- debiyatını cinayetin eşiği kelime- leri ile sıfadlandırmışlardır. Bu teh- like, her bünye için mevcut değilse de l'ıayal ile hakikatleri birbirinden ayırt edemiyen zayıf Ve insiyaki bünyelerde bu yayınlar rkunç bir deformasyona- sebep olabıldıklerı tesbit edilmiştir. Böylece birçok ci- nayetler işlenmiştir. Resimli hikâyeler B ugün bütün dünyada pek çok tu- tunan "Comics"lerin yani sadece resimlere ve az yazıya dayanan ma- cera romanlarının çocukta düşünme tembelliği yarattığı da artık belli olmuştur. Bu tip hikâyelere alışan gençlerin faydalı kitaplar okuma, iti- yadından uzaklaştıkları da bir haki- kattir. Gene mütehassısların belirt- tiklerine göre "comics"ler çocuklar- a kısa zamanda ve her türlü vası- tayı mübah görerek zengin ve meş- hur olma hırsını uyandırmaktadır. Büyük çocuklar Bu sayı hp dökülen tehlikeler kül- tür seviyesi gelişmiş ve böylece kötü yayınlara karşı bir nevi mua- fiyet kazanmış memleketlerde dahi mevcutken okur yazar nisbetinin dü- şük olduğu memleketlerde ne kadar tahripkâr olabileceği aşıkardır Me- selâ memleketimizde ümmi — nisbeti . 70 tır Okuyanların ek- seriyeti de ancak ilkokul mezunu- ur. Bu bakımdan nüfusumuzun ço- ğunluğu çocuk denebilecek bir fikri sevıyededır İşte kötü yayınların bu çocuklar üzerinde yaptığı te- sırler bilhassa vahimdir, 27