YURTTA OLUP BİTENLER olan ve bir kördüğöşü arzeden mü- nakaşaların, mevzu ve mahiyetini bir anda aydınlatacak, maksatlı ve ga— razlı iddiaları hüsrana uğratacak, yi niyetli ve iyi maksatlı ve fakat mütemadiyen yapılmakta olan ka- sıtlı propagandaların tesirinden ken- dilerini kurtaramamış vatandaşları- mızı da huzura — kavuşturacaktır." Ama Sanayi Sayımı, değil saadeti- ni istatistiklere göre — âyârlamıyan vatandaşları, Samed Ağaoğlunu bi- le huzura kavuşturamadı. — Sümer- bankın lüzumundan fazla bir gay- rette neticelendirdiği — sayım -tıpkı Alman markalı yerli traktör teşhir eden Sanayi Sergisi gibi-, çabucak bir mizah mevzuu haline geldi. İkti- sadi meselelerle bıraz daha yakından alâkadar olan bakanlar bile Ağaoğ- lunun bulduğu neticeleri biraz tenzi- lât yaparak kullanmağa başladılar. Meselâ Ağaoğlu imalât — sanayiinin -Devlet sektörü hariç- 1957 yılında- ki imalât kıymetinin 14809 milyon lira olduğu neticesine varmıştı. Ma- liye Bakanı Polatkan, ayni sayıma dayanarak 1957 istihsali için 9758 milyon rakamını kullanmayi tercih etmektedır Ağaoğlunun "hesaplarımız — bey- nelmilel usüller dairesinde ve İsta- tistik Genel Müdürlüğü dokümanla- TI gözönünde tutularak yapılmış- tır demesine rağmen, İstatistik Ge- nel Müdürlüğü de bir sürü edebi e- sere sahip bulunan bakanın rakam- larına iltifat göstermedi, Meselâ A- gaoğluna göre, sanayinin milli geli- re kattığı hisse 1949 da 911 milyon lira, de 3640 milyon lira idi. İstatistik Genel Müdürlüğü buna rağmen 1949 için 1234 milyon ve 1957 için de 2033 milyon rakamla- nnı kullanmayı daha ihtiyatlı bul- muştur.. Yani Agaoglu 1949- 1957 yılları arasında yüzde 400 bir artış keşfederken. Genel Müdürlük yüz- de 71 den yukarı çıkmaya yanaş- mamıştır. Ama Samed Ağaoğlu ,her şeye rağmen eserini sonuna kadar müda- faada azimli görünmektedir. Nite- Aksoyun cevabı l1 — Akis dergisinin dürüst şahıslar hakkında yalanlarla dolu ne yatta bulunma serisinde sıranın ge- çen sayı bana gelmiş olmasına hay- ret etmedim. Bunu büyük manevi, ve maddi meşakketle yapılan bir Avukatlık vazifesinin ücreti olarak kabul ediyorum. 2 - Hakkımdaki satırlarınız, fi- kirlerime karşı olsaydı, başka der- gi ve gazetede cevap verir ım An- cak baştan sona kadar şahsımla il- gili yalan havadisler, bahis, konusu olduğundan, cevap hakkını -dünyanın her demokrasisinde tanınan nisbet- te- kullanmağa mecburum. 3 — İstenilmiyen gönüllü -olarak ve kendiliğimden partiler — arasına girdiğim iddiası yalandır, 8 İsmail Rüştü Aksal Oyun zoru bozar 4 — Ondan ona lâf taşıma gibi bir hareket, ancak “hiç bir ideali olmadığını, 'sadece havadis sattığını" şahit önünde ikrar eden baş yazarı- nız gibi şahıslara yakışır. 5 — Bütün siyaset adamlarile ususi mahiyetteki — konuşmalarım, ilgililerin talep hatta ricaları üzeri- ne vuku bulmuştur. Bu gerçeği si yasi hayatımızın büyük bir %ahtsız— lığı eseri baş yazarınızın hısımı o- Muammer Aksoy Cevap verdi lan degerh devlet adamından da öğ- renebilirs 6 — Bır buçuk seneden beri mu- halif partileri biribirine — düşürmek için elden gelen her türlü yakışıksız neşriyatı yapan derginizin baş ya- zan istisna edilirse, hiç bir gazete- ye gitmiş ve muayyen surette ya- yında bulunulmasını — muhabirlerden rica etmiş değilim ondan ricamdâ "Hürriyet ve Millet partilerini bu def acık olsun tahrik etmeyiniz de istersiniz lehte tek satır yazmayı- nız" sözlerinden ibarett 7 — Sayın Cihat Babanın ara- dan çekilmemi — yazısında kaydettiği yolundaki iddiamız ise, düpe düz yalandır. Tam aksine hak- kımda sitayişkâr sözler sârfettikten sonra gazetelerin benimle ilgili ha- kikata aykırı yayında bulunmasının davaya zararlı olduğunu bildirmiştir. 8 — Bana ısrarla müracaat e- den bir çok gazeteteciden hiç biri- sine ne bu iste bir rolüm ve vazifem olduğundan bahsettim ve ne de her- hangi bir havadis verdim. — Sadece kendi temennilerimi ifade ettim. 9 — İnönünün yaptığı beyana- tın ilk oluşuna işaret etmesinin se- bebi, bir İstanbul gazetesinin o gün- sayısında kendisine atfen Anka- ra garında verildiği iddia edilen be- yanat olduğu apaçık — meydandadır ama. başkalarım karalamak hırsı, nedense derginizin bu noktada da tecahül ve tegafîılde bulunmasına mâni olamamakta 10 — Gecen is bırlıgı teşebbüsü- nün akamete uğraması ise. yalnız Kanuni engellerin değil, buna düş- man olan sizingibilerin eseridir. 11 — Bas yazarınızın pek hür- met ettiğimiz bir sahse mensubiye- tinden ötürü size hak ettiğiniz ceva- bı tarn olarak vermeyişimizden cü- ret bulmamanız ahlâk kaidelerinin asgari icabını teşkil eder. 12 — Size tam bir ısbat hakkı tanıyorum. Cevabımda hakikate ay- kırı bir nokta bulursanız her türlü yayında bulunmaya mezun olduğu- nuzu teessüflerimle bildiririm. Muammer Aksoy kim B. M. M. nin yazın yaptığı fev- kalâde toplantıda yüzüne baka ba- ka "meşhur Sanayi Sayımı" tabiri- ni kullanan Aksala "Niye meşhur? Yani tezyif mi ediyorsunuz ?" ceva- bini vererek eserini — savunmuştur. Tabii ki Aksal, Sanayi — Sayımının niçin meşhur olduğunu izahta hiç bir güçlük çekmemiştir. Önümüzde- ki müzakerelerde. de Sanayi Sayı- mından gürül gürül rakam okuyan- ları, üç misli artışa, beş misli artış dıyenlen kolayca susturacaktır. He- le,. Sanayi Sayımının artık sır olan bir tarafı da kalmamıştır. Tevsi ve tahsis, sisteminin hüküm — sürdüğü gunlerde yapılan sayımda fazla ham madde tahsisi alabilmek maksadiyle müteşebbisler, — kapasite ve. istihsal rekamlarını yüksek göstermekte ya- AKİS, 14 ŞUBAT 1959