Hafıza-i beşer nisyan ile malül değildir eçen haftanın sonundan bu haf- başına, muteber Zaferın dehşetengız başyaza 1 Burhan Bel- in kulakl öttüyse hiç h kıyılarında değ Hiltonun kasvetlı koguşlarında anıldı ve ne yalan söylemeli, onun sayesinde o kasvet— li ko uşlara biraz neşe doldu. Hâdise dehşetengiz başyazarın cuma günkü Zaferde çıkan başya- zısının — dile duşmesınden doğdu. Burhan Belgenin bu yenı incisini koğuşun 'en geç vatın erken kalkan — gazetecisi ve dehşetengız başyazarın Türkiyedeki 1 numara- lı okuyucusu Metin Toker keşfet- ti. Metin Tokerin en mesut günle- ri Zaferde Burhan Belgenin başya- zısı bulunduğu günlerdir. O günler Akis başyazarının keyfnden yanı- na yaklaşılmaz Hele üstad mevzu olarak iç politikayı da seçmışse ar- tık Metin Tokerin neşesine payan yoktur Nitekim cuma günü de, sabah- leyin, mutadı veçhile eline ilk ola- rak Zaferi aldığında favori başya- zarın bir yazısı -hemde imzalı bir yazısı- bulunduğunu görünce he- men onu okumaya daldı. Burhan Belge bütçe komisyonunda yaptığı basın aleyhtarı konuşmadan dola- yı kendisine hücum etmiş olan ga- zetecilere cevap veriyordu. Yazıda ne lâflar vardı, ne 1lâflar.. Akis başyazarı "bugün iyi başladı'.' di- ye memnun yazının sonuna geldi- ğinde bir kahkaha atmaktan ken- disini alamadı. Şu Burhan Belge hakikaten sevdiği kadar vardı. Us- tad kendisini bir hayli övüp. diğer gazetecileri bir hayli — yerdikten sonra yazısını şöyle — bitiriyordu: "Biz Babâlide değil, — Ankaranın politika mektebinde, gazeteciliğe başladık... O kadar!" Keşfedilen inci bir kaç saat i- çinde Ankara Hilton sâkinlerinin ağzına sakız oldu. —Koğuştaki altı gazetecinin sadece ikisi Babı- âliden yetişmeydi: Akis başyazarı Metin Toker ve Zafer Umumi Neş- riyat Müdürü Fatin Fuad. Buna mukabil Sinasi Nahit Berker, Fet- hi Giray, Ülkü Arman ve Kurtul Altuğ Babıâli kaldırımı çiğneme- mişler, mesleğe Ankarada girmiş- lerdi, iki Babiâlili tam bir hafta müddetle dört Ankaralının caka ve çalımını dinlediler. Bilhassa Anka- ra Hiltonun en sevimli mensubu Şinasi Nahit Berker, Burhan Bel- genin sesini ve edalarını taklit e- derek Fethi Giraya: "Fethiciğim, biz bu âdi herifler gibi Babıâlide değil, Ankaranın politika mektep binde gazeteciliğe — başladık” diye sesleniyor. Fethi Giray, Ulkü Ar- AKİS, 14 ŞUBAT 1959 man ve Kurtul Altuğ koro halın- de ilâve ediyorlardı: "O kadar! Bunu altı ağızdan çıkan gurul- tülü kahkahalar takip, — ediyordu. Metin Toker ile Fatin Fuad kendi- lerini mudafaya çalışyorlar, ama muvaffak olamıyorlardı. Eee, deh- şetengiz başyazarın salvosuyla des- klenen bir hücuma karşı koyma- nın imkânı mı var, d Metin Toker şimdi. Burhan Bel- genin Ankara gazetecılerını de ter- il eden yeni bir incisini keşfetmek için muteber Zaferin — dehşetengiz başyazılarını her zamanki zevk- le, ama her zamankinden de dik- katli okuivaya devam ediyor * nkara Hiltonun mecburi sakin- olmadık- rinin tek şikâyetçi Burhan Belge, Fatin Fuadla lan husus: Yemekler... İçerdekile- rin sayısı — çoğaldıkça, dışarıdan gelen- yemeklerin miktarı ve nevi -hem de daha büyük ölçüde- artı- yor. Bu'yüzden meşhur Onuncu koğuş bolluk içinde, yüzüyor, kuzu ziyafetlerini piliç Zıyafetleı'ı, bindi şölenleri takip —ediyor. — Kısacası Hiltondaki gazetecilerin endam za- rafetini korumaları bir hayli müş- kül... Hele şiddetli soguk yüzünden voleybol partileri de yerını satran- ca bıraktıktan sonra.. Bu haftanın başında Pazartesi günü, Türkiye geçim sıkıntısı çekmiyen sayılı yerlerınden'bırı 0-, lan Ankara Hiltonda büyük — bir pasta ziyafeti çekildi. Zıyafetı çe- ken AKİS'in yazı İşleri müdürü Kurtul Altuğ idi. Hapisteki gaze- tecilerin en genc ci olan Kurtul Al- tuğ 9 Şubat gunu bır yaş daha ih - tıyarlıyarak 24 ü doğu dönümünü kutladı. "Pastalı kutla- ma töreni, Şinasi Nahitin — bütü'n gayretine rağmen neşeli olmaktan' çok hazindi. Genç gazeteci, çile or- tağı, meslekdaşları arasında ve ka- u kapılar arka- man kanatlanıp bir çocuk bekliyen eşinin, hasta annesinin yanına, mü- tevazı, fakat sıcak havalı evine doğru uçtugu belliydi. Kurtul Al- lüzum voktu. Zira bunu anlamak için Ankara — Hiltonda — oturmak şarttı. * nkara Hiltonun krallara layık A ziyafetlerinden — birinde Fuad elinden lokmasını duşurunce, Şinasi Nahit hemen —yapıştırdı: "Fatin sana mısafır var".. Misafir isteyen azdır Ankara Hilton- daki kadar olmasın Fakat söz is- ter istemez mısafire, misafirliğe dökülmüştü. Hakikaten Zaferin bir mahkümiyeti halen — Temyizdeydi. Karar tasdik edilirse Zuhtu Hilmi Vellbeşe ve Cenap Yakar da An- kara Hilton sakinleri arasına ka- rışacaklardı Hiltoncular arkadaşla- ı Cenap Yakarın midesindeki has- alıktan dolayı hastahaneye kaldı- rılmasına üz ulup dururken bir de hapse girmesi ihtimalilini hatırla- hassa Fatin Fuad d şunmege başladı. şin eglendırıcı gecikmedi: "Fatin, Zuhtu Hılmı Velibey doğrudan dog- ruya misafirin sayılır. Kur tulla Fethı yakında çıkıyor, onları geç. Ülküyü desen, üstadı tanımaz. etin, kırmızı mumlu —davetiye yollasa Zuhtu Hilmi Velibey ona gelmez... Velhasıl mısafir senin; agırlamaga hazırlan Diğer Hıltoncular da Şinasiye Fuad cidden — zor "Bana bakın. E- ğer bana misafir gelirse Zafer de bir ay kapanacak demektir. Yani başta Metin, hepiniz bir av eğlen- ceden mahrum kalacaksınız. Ona göre düşünün" dedi de yakasını kurtarabildi.