18 Ekim 1958 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 25

nabiliriz. Bu takdırde modem eşya eşyaların yanında, leyici olarak kullanılan dekoratif eş- yayı duvardaki resmi, yerdeki ha- lıyı, avizeyi, aplikleri hep beraber düşünmek lâzımdır. Seramik gibi hem evi süsleyen, hem ihtiyaca, cevap veren vasıtalardan istifade Malzeme nasıl olmalıdır? alnız, eşya 1smar1an1rken malze- tahta üzerinde çalışıldığı zaman an- cak iyi işçilik sayesinde —aynı şekli alacaktır. Malzemenin rolü de işçilik kadar mühimdir. Dinlendirilmiş, za- manla —öldürülmüş, — çalışamayacak hale gelmiş tahta kullanmak şarttır. Meselâ, gürgen zamanla dönmeye başlar. Bu eşyanın ölümü demektir. Adil mobilye evinin gayesi bol mik- tarda dınlendırılmış tahta depo et- kten sonra piyasaya ucuz ve kali- telı hafîf fabrikasyon — eşya çıkar- k Plastik yer döşemesi ağazayı gezenlerin en çok alâka-, M sını çeken şey plastik yer döşe- mesi olmuştur Plastik ilk defa mem- lekette bu iş için kullanılmış ve mu- vaffak olmuştur. Umumi görünüş, düz renk kalın bir muşambayı hatır- latmaktadır Mayi halınde dökül- n sonra donan madde her kullanılabilecektır. Pıyasada zaten mevcut ayan binolyom ve muşambadan çok daha ucuza mal olmaktadır. Bakımı çok kolaydır. Yeryüzünde cennet dil mobilye evi, zengin malzeme âA_kve bol imkânlarla açılmış büyük ekorasyon mağazalarından bir ta- nesidir. Bugün bu büyük marazala- rın yanında hemen her mahallede em gözü ok- şamaktadır, hem de yaşamayı kolay- laştıran, zevkli hale sokan bir mera- güne —rağbet etmektedir ki, bu sevinilecek bir şeydir. Sık sık rastladığımız bu küçük dekoras- yon mağazalarında hafif, zarif eşya- lar, hafif zarif biblolar, güzel resim- ler,, dekoratif teferruatlar vardır ki, bunları mağaza vitrinlerinde gormek dahi dekorasyon konusunda bilgiyi arttırmak, ev orasyonunu en aşa- ğı giyim merakı — kadar evlerimize sokmak bakımından mühimdir. kadını, çarşıya pazara gıderken kö- şe ba şındakı mağazanın önünde du rarak kolay taşınır, kolay temızle— nir, renk renk koltukları, mecmua ve gazete döküntüsünü ortadan kal- dıracak olan zarif mecmualıkları, odanın şık bir teferruatını yapan a- yaklı güzel dikiş, sepetini, işi kolay- laştıran yük — dolaplarım zevkle ve hayal kurarak seyretmektedir. Elbi- se değiştirmek gibi, arada sırada eş- ya değiştirmek de adetlerimiz arası- na girmeli üzeredir. İtinalı, zevkli, ffirin ve sıcak bir ev yeryüzündeki cennet değil midir? 26 CEM Geçen hafta Ankaraya gelen Gü- ney Kore Kurmay Başkanı Orgeneral SunYap Paik'in ziyareti ibiir hayli ak- silikle başladı. amâ iyi bir şekilde so- na erdi. General Paik'in uçağı An- karaya varmış ve Esenlboğada askeri merasim başlamıştı. Uçağın kapısı açıldı. General gözüktü. İhtiram kı- tası ve bando selâm resmini ifâ et- meye başladılar. Ancak uçağn kapı— sında duran ve derhal selâm vaziye- tine geçen general ve refakatindeki- ler bir türlü uçaktan inemediler. Zi- ra heyecan ve aceleden uçağa mer- diven yanaştırılması unutulmuştu. Bu yüzden general uzun zaman se- lâm vaziyetinde durmak zorunda kaldı. Gafin farkına varıldığında der- hal sağa sola emdirler verildi ve mer- diven uçağa yanaştırıldı. Bu sırada Genel Kurmay Başkanı — Orgeneral Erdelhun yanında bulunan Kore Bü- yük Ekselans Chung'a mü- kemmel bir ingilizce ile matbu ziya- ret programının düşüncesizlik eseri olarak sadece türkçe basıldığını ve buna çok üzüdüğünü. ifade ediyordu. Memleketimizin davetlisi olarak gelen General Paik'in gelişinde, ne Cuımhaubaşkanı Bayar ne Başbakan eres, ne de i Savunma Ba- kıştırılan ani 1bır randevu ile Başba- kan Koreli generali bütün Eskışehır programını alt üst etmesine rağmen- kabul etti. Ankaradaki ev sahipliği vazifesini Dışışlerı Bakanı Fatin Rüş- tü Zorla üzerine aldı ama, o da bir İYE T başka —seyahate -Parisı seyahatıne— çıkmanın hazırlığı — içinde olduğun- dan bu ev sahiyliği sadece iki;gün sürdü. Bereket verisin ki Kore Elçi- sinlin evinde verdiği çok samimi re- sepsiyon bütün bu hadiseleri unuttu- racak kadar güzel geçti. Ancak bu- rada da bir aksilik oldu ve hemen bütün Koreliler gibi koyun etinden peke hoşlanmayan general Paik bir aralık yanlışlıkla yediği kuçuk köf- daki bütün generallerin katıldığı bu resepsiyona nedense hanımlar pek rağbet etmemişlerdi. Hallbuki gene- ral sadece 32 yaşında ve bir hayli de yakışıkh idi. Bu davette dikkatli, çe- ken hususlardan biri de, amerikalı hanımaların pek sade giyinmiş olma- larına karşılık sayıları birkaçı bulan Türk hanımmlarının şıklığı idi. Sun Yap Paik'in arayı ve Türkiyeyi ziyareti sırasında gazeteciler de bir haber öğrendiler : Kore Cumhurbaş- kanı Syngman Rhee Cumhurbaşkanı Celal Bayarın davetini kaibul ederek önümüzdeki ilkbahara memleketimi- zi ziyaret edecekmiş... * Her sene yayınlanmakta olan Dün- ya — Karikatüristleri albümünün bu yılki sayısının kapağında yer bu- lan Karikatürist Turhan Selçuk bu günlerde gene adı ile yabancı basını işgal ediyor. Bir yandan bu sevinç İçinde olan sanatkâr, bir yandan da Sun Yap Paik Kore Büyükelçisi ile Terslikler bir kere başlamaya görsün AKİS, 18 EKİM 1969