CEMİYET Başba an Adnan Menderesi İzmire götüren Istanbul vapuru yolcula- rı hayatlarında "daha uzun müddet göremiyecekleri" bir — bolluk içinde . Gemide akla gelip- bulunamıyan her şey , peynir, kahve, her tür- lü çerez ve her türlü yemek vs. Bu vapur sanki "kalkınan Türkiye"nin memleket içi seyahatinden ziyade, kalkınmış bir memleketin, milyoner- ler taşıyan, lüks bir transatlantiği- ni andırıyordu... Yolcular bir günlük beylik beyliktir diye keyfettıler İk- tidar, tevekkeli halan "yok" şikâye- tini, Türkiyedeki Amerikalıların "Yokuştan" tabirlerini anlıyamıyor. * z eki olmaması ile meşhur, macar asıllı artist Zsa Zsa Gabor, bir milyon tirajlı bir Amerikan mecmu- asına verdiği beyanatta bakın ne de- miş: "İlk kocam Burhan Belge adın- da bir Türktü, kendisi çok zeki ol- duğu için evlılıgımızı devam ettire- medim". * G üzel ve akıllı bir kadın olan te- levizyon röportörü Betti Adams İstanbul gazetecilerine gayet safiya- ne şu mukayesesini açıklamış: Adnan Menderes Orta Şarkın en enteresan şahsiyeti ama Nasır daha popüler... Ah Miss Adams, baltayı taşa vurdun gitti.. merikcan uçağı ile Beyruttan ka- A çan, Lübnan Başbakanı Sami El Sulh -sabıklar listesine mecburen gir- di- Türkiyeye iltica etti. Bayatından çok korkan ve sık sık suikastlara uğrayan sabık Başbakan Hilton ote- linin lobbysinde bile bir ufak ordu ile dolaşıyor. Başbakan on bir mu- lasının bahçesinden bir — Amerikan helikopteri ile kaçırılırken sekreteri- ni yanına almayı ihmal etmemiş. Sami El Sulhun Hiltonda ilk işi Baş- bakan Menderesi Aarayıp "ben gel- dim" demesi oldu... * enizcilik Bankası İtalyan veYu- nan rekabetinin tehlikeli bir hal alması üzerine Umum Müdür muavi- ni Orhan Koraltan'la eşini derhal Tri- esteye, acenteler toplantısına yolla- mış. Vazife icabı Triesteye giden Or- han Koraltana eşinin refakatini fu- zuli bulanlar yanlış — düşünüyorlar. Hayatta bir erkeğin en büyük des- teği karısıdır, her büyük adamın ha- yatında "sevdiği kadın" rol oynamış- lar... * orgunluktan dolayı istifa — eden Emin Kalafat için geçen hafta pek de dınlendıgı söylenemez Her gü İktidar ileri gelenleriyle yemek yıyen AKİS ,27 EYLÜL 1958 ve bütün bir gününü de vilayette bek- lemekle geçireni sabık bakan için "Emin Kalafat bakanken bu. kadar yorulmuyordu" diye takılanlar oldu... Mamafih herkesin istirahat anlayışı başkasıdır: Bazısı yogo jimnastiğini dinlendirici bulurken bazısı da kitap okuyarak daha çok dinlenir, bazısı da böyle... * vvela kral taraftarı, sonra koyu Ecumhuriyetçi olan Irak sefiri El Havi ve eşi bütün arzularınla rağmen Türkiyede kalamamış...G sabah Ankara hava meydanına 9 va- liz, sempatik iki çocuk, mavi saçlı se- fire ve çok yakışıklı sefir uçağın ha- valanmasından çak evvel — geldiler. Kendilerini teşyie gelenlerin çoklu- ğu, yolcularnı nemli gözleri, bu seya- hatin alelade bir yolculuk olmadığı- nı ele veriyordu... Sefire, geçen se- nenin en sükseli kadınıydı. Çünkü Kral Faysal ile prenses Fazılanın adeta arabuluculuklarını yapmıştı düşürdü. Kraliyet ailesiyle olan sıkı bağları yüzünden memleketine dönüşlerini tehlikeli buluyorlardı. Nasıl Olsa İsviçrede kendılerıne omur boyunca — yetecek vardı, riski göze al- plomatlar sığınağı gü- zel Isvıçreye yerleşmek daha ma- kul değil miydi. Alanda El Ravi'nin gıdışını gören hi düşündü ama, ah şu, bir iki gün sonra Irak elçiliğinden gelen açıklama olmasaydı! Zsa Zsa Gabor Ah şu eski kocalar! Okuyucu mektupları Pahalılık hakkında ütevaffa oramiral kara zey- M tinin refikaları, sayın reçel. peynir ve — tereyağının — anneleri, sayın çayın kayınvalıdeleı kı- zartmazadelerin halas balıkların, yengeleri, plakinin eltılerı, dolma- ların hamisi, bayan — sirkenin gö- rümceleri, — domatı s salatalarının komşuları, sayın, ama çok sayın zeytinyağı hanımefendileri müpte- lâ olduğu Milli Korunmanın aman- âleminde buyu bir üzüntü ile kar- şılanmıştır Cenaze namazı GİMA camıı şe- rifinde ikindi namazım — müteakip kılınacak ve Et Balık aile kabrıs- tanlığına defnedilecektir. Cenazeye iştirak etmek isteyen, rahmetliyi iyeti Üzi tırak ettırılmıyecektır - sabah 6 da kuyruğa girmeleri rica olunur. Not: GİMA da tanıdığı olanlar kuyruğa gitmeyip — doğrudan doğ- ruya mezarlığa gelebilirler. Kara- borsacılardan — başkasının — çelenk göndermemeleri alenen istirham olunur. Hamdi Erhan - Ankara eredeyse yangın var diye ba- N ğıracığım ? Üç çocuk, bir ka- alide, bir baldız, iki de biz karı koca tam yedi nufus, otuzbeş lira asli maaşın karşılığı ile kifafı okulların açılması yaklaşıyor diye ufak tefek bazı yler alalım d bi kumaş satan dükkâncıların elinden cüzdanı sor kurtardım. Aman Al- lahim o 'kalem, kâğıt, kitap fiyat- ları ne öyle? Ya o kumaşlar. Allah rızası için bizim şu halimizi bir anlatıverin, belki — bir insaf sahi- bi durumumuzla alâkalanır, Osman Tatlı e Ankara İ ki kuruşluk — çirozun tanesinin yüzelli kuruşa yukseld ını ga- zetelerde okud ş biz. T irki, yesının -han şu dev adımları ile kalkınan Tür- kiye- mahrumiyet bolgesı olmayan bir şehrınde U oturdugu- muz için çirozun adını ancak gaze- seldiğini duyunca okuduklarımıza inanamadık. erçekten bu dogru mu? Eğer doğruysa artık çirozun ruyalarımıza girmesinden bile kor- kacağız ! Nevzat Sarıhanlı * Urfa 29