MİMA RLIK Spor Sarayınım Havuz mu, Tahkikatlar Yaz gelsin de... eçen haftanın sonunda bir An- kara gazetesinde, - Spor Sarayı- nın yıkılması ile ilgili tahkikatın so- na erdiğine dair bir haber çıktı. Bu habere göre hazırlanan — rapor bir kaç güne kadar alâkalılara tevdi e- dilecektir. 28 Kasım 1954'de temeli atılan ve üçbuçuk milyon lıra sar- fıyla 18 Ekim 1957de ıyla -Umumi se- çimlerden dokuz gün önce- bir boks turnuvası ile hizmete açılan, dola- yısı ile de parlak nutukların çekil- mesine Vesıle olan Ankara Spor Sa- rayı, aradan dokuz ay geçtikten son- ra, bir akşam üzeri tıpkı Görülme- miş Kalkınma masalımız- gibi güm- bür gümbür yıkılıvermişti. Haziranın ilk günlerinde yıkılan ve beraberinde milyonlarca İliralık masrafı da sürükleyip götüren Spor Sarayı, halen Ankara şehrının gobe— ğinde bir yüz kara ama karası ki- me ait oldugu şımdılık belli olma yan bir yüz karası halinde — yatıp durmaktadır. Mesut bir tesadüf e- seri olarak, içinde kimselerin bulun— madığı bır saatte iskambilden şato gibi yıkılan bu beşbin kışılık muazzam bina o gunden bu yana, alâkasızlığın bir numunesi — halinde ortada durmaktadır. İlk günlerin ha- rareti içinde yerine daha iyisi, daha büyüğü yapılacağı her şeyin başı- nın can sağlığı olduğunu soyleyen İktidar 1ler1 gelenleri nedense yir- minci asrın ortasında, bir iki dakika- nın içinde yıkılıp gıden bu muazzam betonarme binanın göçmesinin — se- beplerini araştırmakta pek de has- sas davranmamışlardır. Aradan iki 20 hal-i pür melali hamamı mı? aydan fazla bir zaman geçtiği halde, binanın neye yıkıldığı hakkında he hangi bir açıklama yapan da olma- mıştır. 3 Haziran 1958'den bu yana bu mevzu ile alâkalı bir sual soruldu- ğunda daima "tahkikat devam edi- yor" cevabı alınmış, ama tahkika- tın ne zaman biteceği hususunda da en ufak bilgi — verilmemiştir. Memleketimizde ilk defa tavanı sta- tik betonarme olarak inşa edilen bu salonun betonarme hesaplarını yap- mış olan İstanbul Teknik Üniversi- tesi Statik Betonarme İnşaatı Pro- fesörü İhsan İnalın ise hâdise üzeri- ne, bir tetkik seyahatinde bulundu- ğu Amerikadan dönmesi bir aydan fazla bir zamana ihtiyaç göstermiş- tir. Acele kaydıyla çağrılan Profe- sörün, atom asrında — Amerikadan Türkiyeye bir aydan fazla bir zaman- da gelmesi ise tahkikatın ne kadar süratle 1lerledıgın1n yüzlerce — misa- linden biridi rada hâdise ile ilgili tahkıkatı yürütmek vazifesi kendilerine verilen Bayındırlık Ba- kanlığı ve İnşaat Mühendisleri-Oda- sına mensup mühendislerden müte- şekkil tahkikat heyeti üyeleri ise, o günden bu yana tek kelime bile söy- lememeği kendileri için prensip say- mışlardır. Şayet rivayetler doğru çı- karsa, tahkikat raporları bu ay için- de Bayındırlık Bakanlıgına verile- cek, orada da bir kaç ay tetkik edi- lecek bu raporlar belki bir defa daha yeniden tahkikat heyetine havale e- dilecek ve böylece de hâdise unutu- lup gidecektir. Ancak, — unutturula- mayan tek şey vardır: Kimisine gö- re yerine havuz, kimisine — göre de hamam yapılacağı söylenen — sabık Spor Sarayı enkazı MODERN S on yüzyıl içerisinde — dünyamız dramatik bir şekilde — değişmiş, teknol()Jı sahasında kaydedilen bü- yük gelişmeler yalnız rahatlık ve 'kolaylık anlayışımızı başka mecra- lara yöneltmekle kalmamış, sosyal münasebetlere, zaman ve mekân mefhumlarına kadar görüşlerimize tesir etmiştir. Tabiatiyle bu tesir mimaride sahasında da hissedilmiş- tir. Devrimizin durmadan değişen ihtiyaçlarına cevap vermek — üzere mimarlığın pek çok yeni problemi kavrayıp bunları ilim ve mantık çerçevesi dahilinde halletmesı gerek mektedir. İlim adamı tahminle iş görmez; başkalarının fikir ve naza- riyelerini sorgu ve sualsiz — kabul- lenmez. Çalışması tahlil, tecrübe ve 1spata dayanır. Aynı şekilde modern mimar da emleri tahlilci bir ruh haleti içerisinde ele alır. Bayat- lamış hal çarelerine, günümüzün ih- tiyaçlarına cevap vermeyen fikirle- re itibar etmez; yenilerini bulur, tecrübeyle değerlerını ispat eder Üstün teknoloji sayesinde çağ- daş mimaride son derece hesaplı ve verimli bir sanat haline gelmıştır Öyle ki artık bir binanın her yerin- den azami istifade sağlanmakta, her noktası — görevlendirilmektedir. Ancak, mimar mal sahibine her kö- şesi tıkır tıkır işleyen bir makine değil onun rahat edeceği, içerisinde zevkle oturacağı bir bina yaratmak la mükelleftir. Müşterisinin ve ce- miyetin fiziki ihtiyaçları ruhi ihtiyaçlarını da tatmin etmeğe muktedir olmayan mimar sadece yapı, tekniğine vâkıf bir meslek a- damı olmaktan ileri gidemez. Mi- maride ilim ve fenden ne kadar isti- fade ederse etsin ona peyk olamaz. Teknoloji bir binanın sağlamlığını, kullanışlı olmasını temin eder, fa- kat binaya güzellik, şahsiyet ve ha- yat verecek olan mimarın yaratıcı muhayyilesidir. Şu halde modern mimarlık uç as üzerine kurulmuştu Işe yararlık sağlamlık ve guzellık Bunları birerbirerinceleyelim: Modern mimar eserinin gayesıne uygun olmasına vazifeyi en iyi şe- kilde ifade etmesine bilhassa çalışır. Vazifenin dürüstçe ifadesi neticesin- de ortaya yepyeni tipte binalar çı- kar. Şehirlerin merkezlerinde yük- sele arsa fiyatları "bulut delen"le- rin, 50 dairelik bir binanın 50 mün- ferit evden daha ucuza mal olaca- gının düşünülmesi apart- man'"ların, bir çatı altında düzüne- lerle dukkanın bir araya toplanma- sının sağladığı kolaylık "çok kat- AKİS, 16 AĞUSTOS 1958