K A D Sosyal Hayat Kadınlar İçin bibliografya, enç kız kürsüye çıkıp dinleyi- cilerini selâmladıktan sonra ha- zırlamakta olduğu bıblıografya hak- kadın mevzularında neşri- yat yapan, Kadının Sosyal Hayatı- nı Tetkik Kurumu adına yapılmış- tı ve önümüzdeki ay içinde neşredile- cekti. Bibliografya, bugüne kadar Turkıyede kadınlar hakkında ve ka- dınlar için yayınlanmış kitaplar, dergiler ve gazetelerin bibliografya- sı idi. Neriman Duranoğlu, konuş- mayı yapan genç kızın adı idi, bu işe kadın konusunda bir araştırma yap- mak için başlamıştı. Fakat bir kü- tüphaneci olarak, bunun ne büyük bir ihtiyaç olduğunu biliyordu. Bib- liografya büyük bir boşluğu — doldu racaktı.. .Meselâ bundan bir müd- det evvel Siyasal Bilgiler Fakülte- sinden iki öğrenci Milli Kütüphane- nin istifade servisine baş — vurarak, tezlerinin "Türkiyede Kadın" oldu- ğunu söylemişler ve hangi kitaptan faydalanabileceklerini sormuşlardı. Onlara yardımcı olabilecek bir bibli- ografya bulmak imkânsızdı, — çünkü mevcut değildi. Talebeler Neriman Duranoğlunun, henüz taslak halin- de olan notlarından istifade edince, işleri fevkalâde kolaylaşmıştı. Gu— zel bir tez hazırlama imkânını bul- duklarını soyleyınce de, Neriman Du- ranoğlu günkü mesai harici ça- lışmalarının hıç te boşa gitmeyece- ğini anlamış, bu fazla mesaiyi re- va seve günde iki, üc saate çıkar- mıştı , Vedide Baha Pars, I N Bir kütüphaneci, bir konferansçı Neriman — Duranoğlu, herşeyden ev- vel çok iyi bir konferansçı idi. Ga- yet sakin, heyecansız rahat bir şekil- de kısa ve anlaşılır cümlelerle Ko- nuşuyor, cazip sualler sorarak dinle- yicinin alâkasını çekmeyi biliyordu. İlk evvelâ çalışma sistemini izah et- ti. Cumhuriyetten evvel ve Cumhu- riyetten sonra, yani eski ve — yeni Türkçe olarak memleketimizde ka- dın hakkında yazılmış bütün kitap, dergi ve gazeteleri toplamıştı. Bun- ların miktarı şaşılacak kadar azdı ve beşyüzü geçmiyordu. Meraklı bir kütüphaneci olan Neriman Duran- oğlu tasnif sıstemını de izah etti. Bu. "onlu tasnif” sistemi- ne göre yapılmıştı. Gecen hafta Sa- lı günü Türk Hava Kurumunun ge- niş salonunda toplanan Kadının Ha- yatını Tetkik Kurumu üyeleri ara- sında kütüphanecilikle alâkalı bir çok üye bu konuşmayı büyük bir ilgi ile dinliyorlardı. Fakat konuşmanın en güzel tarafı muhakkak ki mevzuun tarihçesi oldu. Neriman Duranoğlu bu münasebetle memleketimizde ka- dın hakları için çalışmış yazarlardan cemiyet kadınlarımızdan bahsetti. Unutulmuş birçok isimler hafızalar- da canlandı ve takdirle anıldı. Du- ranoğlu topladığı kitaplardan pasaj- lar okudu. milletlerarası Unutulan isimler 1931 senesınde Necip Ali Kü- 'Kadın Hukuku" adlı e- serınde kadının lâyık olduğu niıevkii belirterek bugün aklın bile kabul etmiyeceği geri bir zihniyetle savaş- mıştı. Bu devirde. Afet İnanın bir hi- tabesi ve birkaç makale — haricinde kadın hakları üzer iride bir çalışma 1958 senesinde kay- Muhittin Tepede- mevcut değildi. bettiğimiz Nezihe Prof. Afet İnan ve Avra Warren Kadınlar için çalışan kadınlar AKİS, 29 MART 1958 Neriman Duranoğlu Unutturmayan unutulmaz! lenligil, Türk Kadını adlı eserinde pe- çe altındaki Türk kadınının -durumu- nu, içtimai gayretlerini, mücadeleleri- ni anlatmıştı. Bu kitapta memleketi- mizde çıkan ilk kadın gazetesinden', ilk kadın imzalarından, kurulan' ilk - kadın derneklerinden, bu derneklerde çalışan hanımlarımızdan bahsedil- mekte idi. Neriman Duranoğlu ko- nuştukça unutulan birçok isimler ha- fızalarda canlanıyor, davetliler ka- dın için çalışmış" olanları -minnet- le yadediyorlardı. İçtimâi' faaliyetle- rin başında Görünen Fatma Aliye, Halide Edip Adıvar, Yardımseven- ler Derneği kurucularından Mevhibe İnönü, , llk kadın yazarlardan Emine Semiye, Makbule Leman, Zokiye i- simleri bircok hatıları uyandırıyor— du. Sabiha Zekeri ya ilk Türk kadın gazetecisi idi. 1946 senesinde Zehra elâsun tarafından yazılmış olan “Tarih boyunca Kadın" isimli ki-; tapta kadın psikolojisi "e — tarihin muhtelif devirlerinde, Türk kadını e- le alınmış, bugün halen büyük bir faaliyet gösteren Yardım Sevenler Derneğinin tarihçesi yapılmıştı. Kemalizm Neriman Duranoğlu Türk — Kadı- nının büyük koruyucusu Atatür- kün kadın hakkında söylediklerini o- kumaya başladığı zaman, koca salon-: da çıt çıkmıyordu. Ataturk Türk Ka- dınının yeni görüşlere göre yetişme- sinin yeni Türk devletinin esasların- dan bırını teşkil ettiğini söylemişti çünkü ndan sonra zihni- yette, başka kemalde adamlara muh- tacız, bunları yetiştirecek te bundan sonraki analardır" demiştir. Ata- türkün senelerce evvel soyledıgı ba- zı sözler ise bugün cidden, ibretle ha- tırlanmaya değerdi. Atatürk bir ko- misinasında şöyle diyordu: "Seyaha- tim esnasında köylerde değil, bilhas- sa kasabalarda ve şehirlerde kadın 'arkadaşlarımızın yüzlerini ve gözle- 25