B A S Gazeteler Basübadelmevt eçen haftanın sonunda bir gün Ankarada, Yenişehirdeki — meş- hur gazete bayııne giren orta boy- lu, orta yaşlı, orta görünüşlü adam son zamanlarda hemen -herkesin sor— duğu suali sor "— Vatan var mı?" Upuzun bayi, esefle başını salla- "— Kalmadı beyim.." Muşterı sızlandı: — Ne vakit Vatan sorsam, yok Bayi. hak verdi: "— Hakkınız var.. Ama. yetmi- yor. Neden bilmem, daima isteni— lenden az gonderıyorlar Son -, lerde, eskiden başka gazete alanlar Vatan istemeye başladılar. Tabii, en büyük İstanbul gazetelerinin, Cum huriyetlerin, Hürriyetlerin, Mıllıyet— lerin okuyucuları duruyor ama, şim- di, bunlardan sonra Vatan gelmeye başladı. Yalnız, dedim — ya, bilmem neden, daima istenilenden, az gönde- riyorlar." Bayiin bilmediğini evvelki haf- ta Pazartesi günü, İstanbul Vilâyet binasından elleri pardesüsünün cebin- de çıkan 28 yaşındaki genç adam biliyordu. Aldığı sert ve keskin ce- vap, adeta suratına şiddetle kapa- tılan bir kapı gibi çarpmıştı. Uzun boylu, yuvarlak yüzlü adam, Ba AKİS Mecmuası, Yazı İşleri Müdürlüğüne Ankara Mecmuanızın 15 Mart 1958 tarihli nüshasının 23 cü sahifesinde intişar eden “Sessiz Fabrika”" başlıklı yazı- nız muhtevasını aynı sahife ve sü- tunda aşağıdaki şekilde tavzih etme- nizi Basın Kanununun Cevap ve Tekzıp hükümlerine istinaden talep eyleriz Mınneapolis - Moline Türk Trak— tör ve Ziraat Makineleri A. $Ş. kuru- luşundan bugüne kadar karşılaştığı güçlüklere rağmen traktör ve ziraat makineleri — parçalarının Türkiye'de fiilen imali mevzuunu başlıca gaye edinmiş bir müessesedir. Umum kârı olduğu kadar Hükümet organ larını da hakkımızda şüpheye sevk- etmek istidadını gösteren ve mües- sesemiz faaliyetlerinin sadece mon- tajdan ibaret olduğunu ifade — eden bazı gayri mesul beyanların öteden- berı ortalıkta dolaşmakta olduğu ma- lümdur. Bu gayretkeşliğin AKİS ya- -arı Üzerinde de hakkımızda menfi bir intiba hasıl ettiği açıkça anla' şılmaktadır Amerikada esamisi bile okunma; dığı söylenen şerikimiz Minneapolis- Moline Company Amerikanın en es- ki ziraat makineleri imalâtçısı olup yüzlerce imalâtçı arasında 6 cıdan AKİS, 29 MART 1958 DN ali Yokuşunu tırmandı, evvela sola, sonra da sağa saptı. Molla Fenari sokağında geniş bir kapıdan İçeri gi- rerek gözden kayboldu. Geniş kapı- sından içeri girdiği bina Vatan ga- zetesiydi. Adamın adı da Özcan Er- üder. Kendisi Vatanın sermayedar- larındandı ve gazetenin neşriyatını idare ediyordu. Vilayette Devlet Ba- kanı Emin Kalafatla goruşmuş, ga- zetesi için kâğıt istemişti.” — Kâğıdı karaborsa yapmak, helva, zeytin Ve— ya börek sarmak için 1stem1y0rdu Gazete basacaktı. Vatan hergün 32- bin arasında baskı yapıyor, ka- pış kapış satılıyordu. Bayilerin ta- lebi bir türlü karşılalamıyordu. Kâ- ğıdı olsa tirajını daha da arttırması kol ylıkla mümkündü. Fakat Kala- fatın Vatana tahsis ettiği evvela 20 tonluk kontenjan, sonradan 351 yukseltıldıgı halde ancak gaz ordu. — Vatan, tona çıkarılmıştı. tek dirhem kâğıt" verilemezdi! İadel İtibar zcan Ergüder.' Emin Kalafatla konuşurken hakikatin ta kendi- sini söylüyordu. Vatan gazetesi a- ranıyor ve bulunmuyordu. O Vatan ki, bundan sadece bir yıl evvel if- lasın eşiğindeydi. İşin daha mühimi vardı: Bundan sadece bir yıl evvel Vatan, itibarsız bir. gazeteydi. Bu- 8 ciye kadar değişen bir yeri işgal etmekte bulunmaktadır. Son yıllarda— ki net yıllık satışları yekünu 57 â 05 milyon dolar arasındadır. Hali- hazır net aktifi takriben 38 milyon dolar Şırketımız faaliyette bulunduğu üç yıldan beri vasati 200 işçi ve me- mur istihdam etmiştir. Haricen itha- li gereken parçaların temını için ge- rekli döviz bulu samanlarda bu personel traktor Imalatında ve sa- ir zamanlarda ise memleket sanayii- nin acilen İhtiyacı olan diğer müte- ferrik kalemlerin İmalinde hizmetler- de 'bulunmuşlardır. Yanlış ıntıbalarını tashih edebil- memiz ve pol s-Moline Türk Traktörlerinin memlekete aynı tip ve ebad diğer traktörlerden daha az dö- vize mal olduklarını ve kapılarımı- zın asma kilitle kapalı — olmadığını gösterebilmemiz imkânını bahşet- mek üzere gerek Akis yazarının ve gerekse sayın — Akis Okuyucuların- dan Türkiyede traktör ve ziraat ma- kineleri parçalarını — bilfiil imal et- mek ve ettirmekte olduğumuz husu- sunda şüpheleri olanların fabrikamı- zı teşriflerini rica eder, Saygılarımı- Zı sunarız. O. J. Parks Murahhas Aza Özcan Ergüder Helva sarmak için değil gün ise, itibar sahibiydi. Bu nasıl olmuştu? Macera, nakledilmeye de- ğecek kadar alâka uyandırıcıydı.' Çok partili rejime girmemizden sonra, 1946 ve 1950 seçimleri arife- sinde Vatanın tirajı bir ara 105 bine yükselmiş, gazete o zaman için Tür- kiye tiraj rekorunu kırmıştı. Devrin iktidarı C. H. P. ye karşı ateşli bir girişmişti ve — 1950 de kampanyaya D. P. nin ezici ekseriyet sağlamasın- da mühim rol oynamıştı. Vatanın o tarihte her şeyi olan bugünkü nelik gazeteci, 69 yaşındaki Emin Yalman, muhalefetteki D. P. nin baş destekleyıcısıydı 1950'den sonra, — Vatanda evvelâ bir duraklama başlamış, sonra da ted- rici ,bir inkıraz müşahede edilmişti. 1950-56 seneleri Vatan için bir yalpa- lama, bir tereddüt devri olmuştu. Po- litikası meçhul ve yazdıklarına ina- nılmaması gereken bir gazete haline gelmişti. Vatan bir gün ak dediğinin ertesi günü kara olduğunu iddia edi- yordu. Bu hale düşmesinde de. hissi bir adam olan, mizacı itibariyle her- kese kolaylıkla inanan ve kanan Yal- manın hatırı sayılan rolü vardı. Mese- lâ bir gün Zafer taş çıkartacak ka- dar ağır şekilde İnönüye hücum eder. bir gün sonraki başmakalesinde ise onu göklere çıkarırdı. Başbakan hak- kında en ağır makaleyi kaleme alır, sonra -1953 senesinde Birleşik Ame- rika seyahatinde refakat ettiği- Men- derese bakarak yabancıların "Allah bize neden böyle bir Gdevlet adamı ihsan etmedi" diye, dizlerini - dövüp anlaştıklarını telsizle bildirirdi. İşte Vatan'n bu körebeliği. ve, keşmekeşli- ği 1958 yasına kadar devam etmişti. Darbel hükümet atan bir anonim şirketti ve 400 bin lira sermayesi vardı. Tirajı altı senede 105 binden 3500 - 3700'e düşmüştü. Vatanın iktisaden yaşama şartlarını kaybettiğini — gören ticari zihniyettiki bazı ortakları hisse se- 23