Okuyucu mektupları C. H. P. hakkında âdiseleri tefsir tarzına kana- mak istemem am. 193. sayısında beni ve arkadaşla- h olduğuna kaniim. Ayni Şey 198 sayıda bi a daha yapıldı. Ta- nımadığınız kimseler hakkında kü- ve hakiki hüviyetleriyle yen insanlar için, bir taraftan din- lenen hükümlerin mecmuaya mal edilmesindeki ısabetsrzlıgr kabul edeceğinize Buradaki iç mücadelenin gerçek iç- yüzünü bil- menizi pek isterdik. Av. Selâmı Savran - İzmir en hiç bir saman AKİS" in ta- rafsızlığından şupheye düş- ü a su müş, bir insan deği ganıdır" diye .0 kadar çok laf dın— ledim kı, çok zaman kendi kendi- me cal ben yum"" diye düşün Ama dikkat ettim, bilhassa bir kaç sayınızda sikan yazrlarında hakıkatlerı oylesıne a- KİS, ne C. H. P., ne de b organrdrr AKİS daima haklıdan yana olan ve yalnızca haklıyı tu- tan bir mecmuadır. Feride Aytan - İstanbul Nedir sizin bu Kasım — Gülekle plması dolayısı ile kendi sayılan Ulusda bazı bazı aksaklık- lar oluyor. Bunu inkâr etmeğe imkân yok. Ama siz bu memleke- tin yarısından fazlasınrn hıslerrne ü in genel rusu sizin bu yaptığınızı Zafer bile yapmıyor. Azıcık da göz yumuve- rin canım Aydoğan Kocamemi - Borsa dun Ergin raporun İktisadi kısmına itirazedince ve itirazları nazarı dik- kate Aalınınca karsı grup hücuma geçmişti. Aslına bakılırsa juntayı, Hür. P. yi kurmuş o "hem aklı bagında ham okuyup yazmışlar grubu ciddi- ye almıyordu. Kanaatlerince, juntayı teşkil eden triumvirayı 24 saat için de bertaraf etmek kabildi. Ama, bu doğru değildi. Nitekim işte, işi azı- tan hizip şimdi partinin kurucularını ihraç etmekten fütursuzca bahsede- biliyordu. Komplolar, arkadan hançer lemeler, gazetelerde el altından neş- riyat yaptırmalar, suiistimal dedikoduları çıkartmalar kendi ken- disine "fikir partisi" adını vermiş olan siyast teşekküle hiç, ama hiç yakışmıyordu ve bu kaynaşma yü- zünden partinin hakiki meselelerı ih- mal edılıyordu To be or not to be Halbuki partı 1st1kbalı için karar- ar almak zorundaydı. — Seçimler bir hezimet olmuş u. Hur P. için ya- kın, hattâ uzakça bir istikbalde ü- Başka ollar çıkmazdı. Junta, kendi başarısızlıgını örtmek için temcit pi- g "C.H.P. bizi aıdattı diyor- ma bu mesele seçimlerde halle- dılmış, seçmen vatandaş C H. P. yi değil, Hür. P. yi tasfıye etmişti. İsti- şari kongrenin bu meseleyi,ele alması gerekti ve doğrusu istenilirse delege- ler de bu maksatla Ankaraya geliyor- lardı. Âmâ bu haftanın başında Kasım Gülekin nüsha-i sanisi -Gülekin bir takım meziyetleri hariç. Turan Gu— neş, Genel Sekreter sıfatıyla bir ba- sın toplantısı yaptı ve istişari kongre- ye sunulacak gündemi takdim etti. Müzakere edilecek hususlar şunlar- dı: Türkiyenin demokratik rejimi dâ- vası nedır" İktisadi düzen hangi yol- da kurulmalıdır? — Sosyal adalet ve içtimai nizam meselesi! Manevi kıy- metler nizamı Bunlar — görüşüldük- ten sonra, delegeler ısterlerse, gün- dem dışı olarak Partinin İstikbali meselesi de ele ahnabılır i küdar vapurunun kaptanı, ge- misi batarken yolculara can yelekle— rim takmalarım değil de meselâ Ka- "şartların icabı"nı yerine getirmiş o- rdu. C.H.P. Çalışan dörtler haftanın 1ç1nde CH.P. nin dört adamı, Büyük Mecliste Önümüz- deki gunlerde verilecek belki de se- nenin en mühim meydan muharebesi- ne hazırlanmakla .meşguldüler. Bu dört adam Faik Ahmet Barutçu, Nü- vit Yetkin, Turhan Feyzioğlu ve Hıfzı Oğuz Bekata idi.' Mev "1957 - hakkında Mechs tahkıkatı" mevzuuydu. Başkanlık divanında adet takrır yatıyordu. Takrirlerden biri D, P. Grubu Başkam ve iki Baş- çimleri kan vekilinin İmzasını taşıyordu. D. P. Grubu adına verıldıgı aşıkardı 1957 seçımlerınde "Muhalefetin yap- tığı baskı" nın tahkik mevzuu yapıl- masını istiyordu. Seçimlerde Muha- lefetin yaptığı baskı! Bunun, du- daklarda uyandırdığı tebessümü De- mokratlar dahil, pek çok vatanda: galiba liderlere ir- şatta bulunmak - kabil olmamıştı. Tahkikat için D.P. hiç olmazsa daha talihli bir etiket bulabilirdi. Bulma- mıştı. Meydan muharebesine böyle büyük bir handikapla çıkılması ter- cih edilmişti. Gerçi, Muhalefeti it- ham ettiği sanılan bir takım vesika toplanmamış değildi. Genel Merkez- den teşkilâta tamır_r_ı yapılmış ve ma- lümat istenmişti. Üstelik İçişleri ba- kanı da, hükümet programının okun- görüyordu ama, Turhan Feyzioğlu Modern ması sırasmda “"sürpriz" vaad ettiği için kendi kaynaklarım seferber et- miş, bir . şeyler elde etmeye çalış- "SÜrpriz" — ol- Ancak bunlar "sürpriz d'Artagnan mı ortaya daha evvelce atılmıştı. D P. yeni bir şey getiri cek i değildi. Üstelik dâvaçı D. P nin, sav- cı D. P. ye müracaat ederek hakim D. P den bir karar ıstıhsalım ta— lep etmesi umumi efkârı, hat yını seçimde D. P. ye vermış olanları pek cezbetmemıştı şey olur muydu?" Buna mukabil CH.P. iyi taktik kullanmıştı. C. H. P. nin iyi taktik kullanması her gün orülen hâdise- lerden değildi. Fakat "seçim tahki- katı" işi, herkes itiraf edıyordu ba- şarılı yürütülmüşt . Grubu başkan vekillerinin imzasıyla bir de- ğil, iki takrir verilmişti. Seçimler hakkında malümat toplanmalıydı. Bir tahkikat açılmalı ve elde edile- cek bilgiler Yuksek Mechse sunul- dı. Kimse unm uyordu. Sıstemın bozuklukları Vardı 1950 Böyle şı AKİS, 15 MART 1958