YURTTA OLUP BİTENLER, Ekonomi ve Ticaret Basmahane meydanından Niçin acele? akat bir mesele, dikkati çekmek- ten geri kalmadı. Tebliğin yayıl- dığı gün Ticaret ve Ekonomi Bakan- lığı koltuğunda Menderes IV. kabi- nesinin Bakanı Abdullah Aker, ve- kâleten oturuyordu. Menderes V. ka- binesi henüz kurulmamıştı. Abdullah Akerin yerini bir başkasına terket- mesi, hiç de gayriımümkün değildi. Sonra yeni hükümet nasıl bir iktisad politikası takip edeceğini bildirme- mişti. O halde, neden acele edilmiş- ti? Bunun cevabı gerçi durmadan yükselen fiatlardı. Ama, madem ki böyle, bir zaruret vardı, Adnan Men- deresin İstanbulun imarı meselesini geriye bırakıp hükümetini bir an ev- vel kurması daha ıyı olmaz mıydı? Zira bu kararlar eğer Menderes V. kabinesinin ilk iktisadi icraatı olarak yayınlanmış bulunsaydı, zerrece şüp- he yok, bugünkünden beş misli fazla tesir — yapar, psikolojik havayı iyi istikamete hızla iterdi. em, doğrusu istenilirse bugünkü na- hoş netıceyı vermiş olan iktisadi ve mali politikanın yerini daha rasyonel ve ilmi bir politikaya bırakacağı hu- susunda kuvvetli işaretler yoktu. Elde dolaşan gazete itekim bu haftanın ortasında D. P. organı Havadis gazetesinin Sa- l1 günkü nüshası İzmirde elden ele dolaşıyor ve başmakale sütununda kan bir yazı ibretle gosterılıyordu Hüviyeti malüm, imzası namevcut başmuharrir hükümet — kararlarının mucip sebeblerini anlatıyordu. Seçim- lere tekaddüm eden gunlerde muhar lefet partısı mensupları "suni darlık yaratmak için" piyasadan bir kısım malları toplamışlardı' Sonra, bir çok bakkal da, "muhalefetin çok menfi propagandası neticesi" müşterisinin 8 Bakanlığı ne haber? kulağına eğilmiş ve gıda — maddesi stoku_ yapmasını tavsiye etmişti. başmuharrir son derece ka- Diyordu ki "Piyasada han- gi mal azalmışsa onun bazı depolar- da ve bir kısım evlerin raflarında bol bol mevcut olduğunu kat iyetle ifade edebıhrız"' Boylece de * esasen mevcut olan ğa rağmen" — bir darlık başgöstermişti. Tmar B ir çok büyük kavşak - noktam zit meydanının muvazi indirilmesine caddelerin rülmüştü. Lakin bu kararın a- lındıgı şurada meydanın assa Beyazıt Kütüphanesi ön- di l lerı eki ksmının ve' ortaların ,10 m. kadar - açıldığı mü- şahede edilmiş, bunun üzerine bu — kısımların tilmesi ve 1.70 m, ye çıkarıl- ması iİcap etmiştir. Dün Şi ma kadar devam eden bu tekrar yükseltme işi pek ya- kında tamamlanacaktır. a nuştuğumuz amele çavuşlarından biri, eliyle zun bir. kavis çizdikten son- ra “indirin dediler, indirdik. onra, haydi yükseltin — dediler. Yükseltim. — Bazı ısımları — be- ğenmediler, yine duzelttık ” de- di. (Meşhur Yeni Sabah Gazete- si . 19 Aralık 1957) Fıtraten tüccar olan İzmirlilerin bu gazeteyi elden ele dolaştırıp gül- memesi hakikaten kabil değildi ve doğrusu istenilirse yeni — kararların tesirine bu başmakaleden daha faz- la zarar verecek bir y düşünüle- İmid edilirdi kı yeni kararlar, 1ktısad anlayışı, darlık sebebini izah tarzı bu olmayan kimseler tarafın- dan alınmıştı. Bu haftanın ortasında bir İzmirli, bahis mevzuu başmakale- nin "Fıatlara dur emri verildi" me- alindeki başlığını, okuduktan sonra ilave etti: "— Fiatlar da, nanik dediler". Eğer zihniyet Havadis gazetesin— de açıklanan zihniyetse ve "esasen mevcut olan bir bolluk" a priori düşü- nülüyorsa, tedbirler de — piyasadan mal toplayıp suni darlık — yaratmış muhalefet mensuplarına karşı alın- mışsa -bu muhalifler ne de zengin- mişler!. İzmirliye hak — vermemek kabil değildi. Emirle başmuharrirler yazı yaza- bilirlerdi ama, doğrusu fiatların e- mir alarak durdukları şimdiye kadar dunyanın hiç. bir tarafında görülme- mişti Bütçe hazırlanıyor Bu hâdiseler umumi efkârın gözü önünde cereyan ederken, bu hafta içinde Ankarada Maliye Bakanlıgın— daki çalışmalara büyük bir hız ve- i. Maliye Bakanı Hasan Po- son derece çalışkan bir in- san olduğunu en amansız düşmanı dahi teslim etmekle mükelleftir başı- nı kaşıyacak vakit bulamıyordu. zırlanan, yeni'yıl bütçesiydi. Tasarı- nın | Aralıkta Meclise teslimi gere- 1 Aralığa ise, fazla bir za- man kalmamıştı. Halbuki daha hü- kümetin teşekkül tarzı — meçhuldü. Gerçi Hasan Polatkan, şahsı itibarile fazla şimşek çeken bir paratoner ol- maktan kurtulmuştu. Grubun ona a- şırı itirazı yoktu. Bu bakımdan ye- rini muhafaza etmesi kuvvetle muh- temeldi. Ama ne de olsa Bütçeyi ha- zırlayan Bakanın bir "vekil Bakan" olması hiç mahzursuz değildi. Üste- lik Hasan Polatkan hayatı ucuzlata- cak, piyasayı ferahlaştıracak bir ma- li polıtıkanın şampiyonu olarak bi- linmekten de ziyadesiyle uzaktı. Bi- lâkis, enflasyonun meziyetine — ha- raretle inanmışa pek benziyordu. Piyasa bekliyor Her halde bu haftanın ortasında piyasa bekler vaziyetteydi. Pa- mukla alâkalı karar pek çok kimse- yi Çukurovada ve e mutazarrır etmişti. Zarar görenlerin sadece ko- misyoncular veya tüccar — olduğunu sanmak hataydı. Bizzat — müstahsil sıkıntıyla karşılaşacaktı. Buna mu- kabil gıda maddeleriyle alâkalı kara- rın her valiye ayrı selâhiyet verme- si, işleri karıştıracak gibi — görün- mesine rağmen, müstehlik kitleleri memnundu. Ufukta yeni bir doğmuştu. Ama ümidin gerçekleşme- si için Havadis gazetesinde ilân edi- AKİS, 23 KASIM 1957