23 Kasım 1957 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 6
YURTTA OLUP BİTENLER. Mecliste rastladıkları muhalif millet- vekillerinin -Zaferi e Havadisin id- dia ettikleri gibi yamyama hiç de benzememelerıydı Bilâkis, her geçen gün biraz daha iyi şekılde anlaşılı- yordu ki istenilen huzurun gerçek- leşememesi D. P. dışı değil, D. P. içi hadiseler neticesidir. Kabine meselesi akikaten — haftanın başında Pa- zartesi günü hükümetin hâlâ ku- rulamamış olmasından şikâyeti, Mec- liste C. H. P. Grubunun sözcüsü yap- mıştı ama, D rubunun bir çok mensubu, hususi sohbetlerde ayni şi- kâyeti dile getirmişti. Başbakan ada- yı Adnan Menderes niçin memleke- tin bu 1 numaralı meselesiyle baş- kentte, yakından alâkalanacak, mu- tad temasları yapacak yerde kalkıp Boğaziçi kıyılarına gitmişti? Devlet ükümet mefhumlarını Muhale- fetin zedelediği D. P. organlarının mutad iddiasıydı ama, zedelenmenin hakikaten Muhalefetten geldiği doğ- ru muydu? İşte, yirmi günden beri -bu satırlar yazıldığı sırada Kasım ayının 20 siydi ve Menderes IV. kabi- esi 1 Kasımdan beri — müstakbel Menderes V. kabinesine vekâlet e- diyordu- hükümet mevcut değildi. Bu. nun adı, Barutçunun dedeği gibi dün- yanınbütün parlamenter memleket- lerinde "hükümet buhranı" idi. Üste- lik vekil hükümet, asilini bağlayacak bir takım kararlar alıyordu Kabinenin — ilân — edilmemesinin sebebi "Seçimlerden evvel, sırasında ve seçimlerden tutumları beğenilmeyen üç Bakanın, bir çok D. P. ensubu tara fından istenilmemesiydi. Bunlar 1957 seçimlerini idare eden Bakanlar ola- rak daima anılacak Emin Kalafat, Fatin Rüştü Zorlu ve Namık Gedik- ti. Bilhassa Emin Kalafatın seçim- lerden sonra karşılıklı —münakaşayı "İnönü ve Günaltay gelecek seçimle- 6 İstanbul V'ılayet binası Başbakanlık II re kadar öleceklerdir" manasına ge- len cümlelere kadar götürmüş olma- sı yalnız umumi efkârda değil, biz- zat Demokratlar' arasında soğuk duş tesiri yapmış Üstelik, "huzuru mu- tad zevat" polıtıkasına D. P.nin yeni Meclis Grubu şiddetle — alayhtardı. "Adnan Bey iyi ama etrafı!" şikâye- ti, her geçen gün biraz daha yayılı- yordu Böyle düşünenler arasında D. P. nin çok yüksek kademelerinde o- turanlar da vardı. Meselâ Genel İda- re Kurulu azası Atıf — Benderlioğlu bunlardan biriydi. Bizzat Atıf Ben- derlıoglunun Kalafatlı, Zorlulu, Ge- dikli bir hükümete beyaz rey ver- Medeni Berk Allah yürü ya kulum deyince.. mevzuu mesi -tabii Grupta- bahis bile değildi. Çekılenler / yetmemiş miy- di v e tecrübeden hâlâ ders alınma- yacak mıydı ? Mılletın karşısına bu- gün Muhalefetin elinde bulunan ve tesirleri aşikâr olan silâhlarla, ya- hakim istiklâliyle, değişik seçim kanunuyla, basın hurrıyetıyle kısa- ca insan haklarıyla ve geniş, müsa- mahalı bir politikayla nıhayet çıkıla- mayaca ette mutla- ka sinirli, gergin bir hava mı esti- rilecekti? Nitekim müstakbel Ada- let Bakanının hüviyetinin bütün Ba- kanların üstünde bir ehemmiyet al- mış bulunması bunun deliliydi. Esbak Bakan Göktürkün lüzumundan fazla şöhretli müsteşarı Hadi Tanın, sayın Profesöre halef olması 1ht1malı bile bir çok Demokrat milletvekilini yer- rinden sıçratmaya kâfi — geliyordu. Hadi Tanlı bir Menderes V. kabine- si, kendi Grubunda biraz daha fazla kırmızı rey demekti. Bilakis Grup, 54 ten itibaren kilit mevkileri a- rasına girmiş bulunan bu makamda apayrı bir zıhnıyetın temsılcısını gör- mek istiyordu Ama Genel Başkan hâlâ "huzuru mutad zevat" ın arasında yaşıyordu ve o bakımdan fasid daireyi — yarıp selâmete erişebilmesi zor oluyordu. Galiba hep, senelerdir gelmeyen Hı- zır bekleniyordu. Milletvekillerinin toplantıları akikaten bu hafta içinde bir çok D. P. milletvekilidir çok yerde bir araya geldi ve bunları konuştu. Hareketin başında bulunanlar yalnız milletvekilleri değildi. Bilhassa kay- bedilen vilâyetlerden gelen heyetler hakikatleri açık açık söylüyorlardı. Bu sefer kendileri — kaybetmişlerdi, ama böyle gidilirse gelecek sefer her yerde kaybedilecekti. Muhalefetin baskısı! Bu, tamamile saçmaydı. Bir çok yerde Valıler e mülayim davranmışlardı. Buna ragmen halkın AKİS, 23 KASIM 1957
