YURTTA OLUP BİTENLER. yordu. Zafer ve Havadis Kardeşler Kollektif Şirketinin bütün gayretleri, ne rağmen Meclisin bu yılki manza- rası doğrusu şu ilk günlerde hiç de li- mit kırıcı değildi. Şahıslar ve parti- ler politika dışı meselelerde birbirle- rine karşı azami anlayış gösteriyor- lardı. Politikacılar Adananın yolları (Kapaktaki — sanık) akit gece yarısını bulmuştu. Sa- atlerden beri otobüste sarsıla sar- sıla yol alanlar, uzaktan Yozgatın ışıklarını gördüklerinde — derin bir göğüs geçirdiler. Sabah karanlığın- da yola çıkmışlardı. Tâ Adanadan geliyorlardı. Gerçi bindikleri otobüs rahattı; hemen her türlü konforu vardı. Ama ne olursa olsun, yol hem uzun, hem de berbat bir yoldu. Sar sılmaktan içleri dışlarına çıkmıştı. Hepsinin de uyku gözlerinden akı. yordu. İçlerinden bir çoğu Yozgatı, ilk o gece görüyorlardı. Sarsıla sar- sıla gidilen yolda, otobüs birden dur- du. Yozgatın ışıkları şimdi - karşıda kalmıştı. Otobüsün durduğu yerde koşuşmalar, bağırışmalar oldu Sonra otobüstekiler birer ikişer yere indi- ler. Uyuşan kollarını, bacaklarını ha- reket ettirip serin Yozgat havasını ciğerlerine doldururken önünde bu- lundukları binaya endişe ve merakla bakıyorlardı. Bina hemen yol kena- rında, dik bir yamaç üÜüzerinde inşa edılmıştı Önünde hayli usun ve do- lambaçlı bir merdiven göze çarpıyor- du. Gecenin karanlığı içinde, arka plânda, başka binalar da seziliyordu. Hattâ arkadaki binalar, daha can- l1 duruyorlardı. Burası Yozgat Ceza- evi idi. Otobüsle saatlerce süren bir yolculuktan sonra buraya — gelenler ise Antepli 26 kişi idi. İçlerinde ilk nazarda göze çarpan meşhur simalar da vardı. Meselâ eski Ekonomi ve Ticaret Bakanlarından Cemil Sait Barlas, Cumhuriyet Gazetesi Yazı İş- leri Mudurlerınden ve son seçimlerde C. P. Gazia' ntep adaylarından Ali Ihsan Göğüş, C. H. P. Gaziantep İl Başkanı ve C. H. P. adayı Osman Bilen, gene Antep adaylarından A- Vukat Refik Daniş, İl İdare heyetin- den Cemil Cahit Güzelbey, Ömer Köylüoğlu. Haysiyet Divanı azaların, dan Nail Bilen bunlar arasındaydı. tobüsten inenler Yozgat Ceza- evi personeli ile Yozgat C.H.P. İl teş- kilâtı ileri gelenleri tarafından karşı- landılar. Gelecekleri daha evvel Ceza- evine savcılık, C.H.P. İl teşkilâtına i- se Genel Merkez tarafından bildirildi- ğinden her iki taraf da ellerinden geldiği kadar iyi bir şekilde hazırlan- mıştı. Cezaevi idarecileri Adanadan getirilen bu 26 sanık için ayrı bir koğuş ayırmış, koguşun duvarlarını badana ettirmiş, ranzalarına, bir çeki düzen vermiş, kırık camları yenilet- mış ve ortalığı derleyip toparlamış- Yozgatlı C. H. P. liler ise yatak- lar yorganlarla bu koğuşu tefriş et- mişlerdi. Bir cezaevinde yatan insana ne lazımsa hepsi temin edilmişti. Doğrusu, hak yememek lâzımdı. Ha- pıshane personeli de yeni gelenlere 'hususi bir itina gösteriyor, onları sıkmamak, üzmemek için elinden ge- leni yapıyordu İlk günler Adanadan otobüsle getirilen yeni- lere bılhassa Yozga Cezaevinin Gaziantepten bir görünüş Sir küpü!. Cemil Sait Barlas Aktif — politikacı eski sakinleri büyük bir saygı gös terdiler. Onları — ağırlıyabilmek için ellerinden geleni esirgemediler. Bil- hassa Cemil Sait, sanki onlar için bir baba olmuştu. Etrafından ayrıl- mak istemiyorlardı. Zaten hapisha- nelerde adet buydu. Adanadan gelenlerin ilk gece gör- dükleri bina Cezaevinin müdüriyet kısmını teşkil ediyordu. Tuhaf bir tesadüf, Yozgat Cezaevinin müdürü de hemen hemen Adana yolcuları ile aynı günlerde bu hapishaneye tâyin edilmiş ve vazifesini henüz devir al- mıştı. Kendisi Müdür odasında ya- tıp- kalkıyordu. O da muhitin yaban- cısıydı. Yeni mevkuflar ise arka ta- raftaki taş .binalardan ibaret asıl cezaevine, koguşlarına yerleştirilmiş- lerdi. İlk gece yol yorgunluğunun ü- zerine deliksiz bir uyku uyumuşlar- dı. Sabaha kadar koca koğuşta çıt bile çıkmamıştı. Yozgatta, yeni gelenlerin he- men her türlü dâvası ile yakından ilgilenen C. H. P. teşkilâtından Avu- kat Hüsnü Cengiz olmuştu. Meşhur Çapanogulları sülâlesinden olan Avu- kat Hüsnü Cengiz, şehire bir hayli mesafedeki Cezaevi ile Yozgat ara- sında her gün adeta mekik dokuyor- du. Gerçi sanıklar içinde adaletin te- celli edecegınden endişe eden pek yoktu ama, H ü Cengiz gene de her gelışınde sanıklara müjdeli ve yürek ferahlatıcı haberler vermek- ten geri kalmıyordu. İlk sorgu, ilk ziyaret emen Cumhuriyet bayramı erte- sinde tevkif edilmiş olan sanık- lar, Yozgata sevk edildikleri gu e AKİS, 23 KASIM 1957