YURTTA OLUP BİTENLER Dr. Orhan F. Köprülü İdeali değişmedi de getirdiği çantasından çıkardı. Bir çok basın toplantısında yapıldığının aksine, bu yazılı metin teksir edilme- mişti ve kısacıktı. Demokrat Parti kurucularından Fuat Köprillünün oğ- lu, Hürriyet Partisi İstanbul Vilâyet Merkezinde gazetecilere bu kâğıtta yazılı olanlardan başka bir şey söyle- mek istemiyora benziyordu. “Barası D.P. dir” aha Orhan Köprülü çantasından okuyacağı — kağıdı çıkarmağa davranırken aceleci gazetecilerden birisi Orhan Köprülüye hitaben, Hülr- riyet Partisine giriş aebeplenmn ne olduğu yolunda bir yapıştır- mıştı. Ama o anda Orhan Köprülü çantasıyla meşguldü. Onun yerine cevap Hür P, İkinci Başkanı Enver Güreliden geldi. Enver Güreli bu su- ali “Giren çıkan yoktur, Esas D.P tirmiş olarak kabul etmiyoruz,, şek- linde cevaplandırmakta Aâdeta acele etmişti. Bu arada başını, Üzerine eğ- i kaldıran Orhan gülümsiyerek olacağını söyledi ve elindeki metni okumağa başladı. Küçük Köp- rülünün elindeki metinden okuduğu bu beyanat garip bir tesadüf olacak, Enver Gürelinin biraz önce aöylediği sözlere tıpa tıp uymaktaydı. Orhan Köprülü diyordu ki: tisi gelişen şartlar nin tabil bir devamıdır, bunun için kendimi partı değiştirmiş olarak ka- bul etmiyorum. Zira benim ve benim gibi düşünenleri bundan ı1,5 yıl ev- vel hangi sevk etmişse, bu giün ler Hürn yet Partisine girmeme amil yı ki biraz da Orhan Köprülünün saye- tisine kı_tılması ile birlikte doğan bu fikir cidder ? Kapaktaki politikacı partismin kuruluş günlerinde pek re- lan ve büyük bir gerçek par taşıyan fikir yeniden -muh ak sebepler D.P. ye girmeye de aynı sebep- hoprülünün Hürriyet Par- — sinde- canlanıyor ve Hür. P. lilere ta- enteresandı. Hürriyet — defa daha gösteriyordu. Hür. RAİF AYBAR B undan tam on yıl evvel genç, münevver, yakışıklı bir avukat Bur- sada politika hayatına atılıyordu. Bir insan genç ve münevver, se- ne de 1947 olursa elhette ki politikaya D.P. de atılır. Niteklm Ralf Ay- bar da o yıl D.P. saflarına katıldı. Bursalıydı. 1915 yılında Karacabey- de doğmuştu. Bahası Karacabey harası eski müdürü Emin Aybardı. Tdâse tahsilini Bursada bitirmiş. 1936 yılında Siyasal Bilgiler Fakülte- siİnden mezun olmuştu. Genç avukat on yıl mühtelif yerlerde kayma- kaaplık. hukuk işleri ve Emniyet müdürlüğü — yapmıştı. 1946'da Em- niyet Pımum Müdürlüğünde şube müdürü iken istifa etmiş ve Hukuk Fukültesi fark immtihasılarınmı vererek avukutlığa başlamıştı. Raif Aybar on yıl evvel gelip Bursaya yerleşirken bu mesnlekette Demuokrasinin bir D.P. zaferiyle kurulabilecveğine samimiyetle inuü- mıiş binlerce münevverden biriydi. Hemenr herk&a gibi o da Demekrat liderlerin ateşin Demokrasi aşkıyla büyülemnmiş, onlara lıağlıuıını.tı Mücadelesini elbette D. P xalları içinde ve o müstebit C. H. resine karşı yupücuaktı, r defa C. H. P. devrildikter sonra Hıır— riyet ve Demokrasi ;ünoşl valnn sathında doğacaktı, 1950 seçimleri bu havg içinde gelip çattı ve Bursa Demokrat Parti İl İdare Kuru- u asarı olimuş bulunan genç avukat o seçimler sonunda Bursa milletve- kili sıfgtıyla Mecline girdi. Mecliste takdir ve sevgi kazandı. Bunun ne- ticesidir ki Raif Aybarı 1950-541 arasında müteaddit defalar D. P. Grup İdare heyetinde görüyoruz. enç avukat Meelise girdikten sonra prensiplerini değiştirenler- den olıııudı D. P. Grutbu lçlndı— Demokratik esaslara ve hukuk devleti nizamına sadakatı lle şöhret yaptı. Grubüun hükümete haklın olması fikrinin devamlı takipçllerlndoııdı İcra Ne zaman Gruba tecavüze kalkış- sıı ktı.rşısıııılıı I;ulduklurıııdıın blrl de Rair Aybardı. Zira genç avukat ki | ir idare, sonunda Inutlaka deje- nere ulur Genç avukat bü kadarla da kalımadı; amme hizmetindeki suis- timallerde milcadele hakkındakl 25. maddesi Bursa delegasyonu kanalıy- onun şahsen müdafaa ettiği bir teklif olarak D. P. 8. Biüyük Kong- resinde kabul edilmişti. Şimdi D. P. İktidara geçti diye mitcadelesinden vez ini geçecekti? Geçmedi. Nitekim Menderes İİ. kabinesine itlimad- sızlık reyi veren 61 milletvekilinden biri de o oldu, Ne var ki İktidardaki D. P. artık bu nevi Demokratlardan hoşlanmı- yordu. Demokrat dediğin biraz söz dinler olmalıydı. Niteklm Raif Ayba- rın 1950-54 arasındaki partj için tenkitellik ve şefe muhalefeti 1954 seçlinlerinde partisinin aday yoklaması milendelerinde aleyhinde şiddetli bazmpanyaya yol açtı. Ama Bursuada o kadur takdir edillyordu kl yokla- tayı kazanıp aday, sonra da seçimi kazanıp milletvekilj oldu. Yeniden Meclime geldiğinde hep o aynı Ralf Aybardı. Kabul edilen antidemokratik kanunların hepsine muhalefet etti ve hepsinin aleyhinde rey — kullandı. 1955 de onu ilk İspatçılar arasında görüyoruz. Malüm hâdiselerden sonra elbette ki D.P. de yeri kalmamıştı. İstifa etti ve Hür.P.yi arkadaş- larıyla birlikte kurdu. Bir yandan da Mecliste çalışmalarına devam ediyordu. Meclis, Dr. Sarol hakkında en ziyade onun mükemmel mü- dahalesinin tesiri altında kalarak tahkikat kararı verdi. Fakat D.P. artık bamıbaşka bir mahiyet almıştı. Muhalefetin — İşbirliği A lâzımdı. Taşlık konuşmalarımna genç Bursa milletveklili. Feyzi Lütfi raosmanoğlunun İsviçreye hareketinden sonra Hür.P. temsilcisi ola- rak katıldı. Tıpkı Fyad Arnalar ve Enver Güreliller gibi o da anlamış- ti ki CAE.P, nin dnrllnu—shlo metmntlekette Hürriyet havası esmemiştir. SŞimdi bilâkis CHEP. nin yanında ve İnönlinün etrafında — toplanarak sert bir mücadele daha verimek lâzınıdır. Zafer ancak ondan sonura kâ- zanılabilecektir. Raif Aybar bu işin adamıdır, AKİS, S1 AĞUSTOS 1957 kip etmeleri lâzım gelen asıl yolu bir P. ida-