Analiz veya abstraktlara gelince bunlar bibliyografiden daha önemli- dirler. Analizlerin yazılışı iki şeklide olabilir: a) Hülâsalar veya indicative âbstract, b) Analiz vevya information abstract.. Bunlardan birincisi ya ana- lizi hazırlayan tarafından yapılır, o- kuyucuya birkaç satırla travayın he- defleri, araştırmanın metodları ve el- de edilen neticeler hakkında fikir ve- rilir.. Yahut mecmuanın yazı işleri müdürü bu hülâsaları hazırlar. Bu nihayet genişletilmiş bir bibliyografi demektir ve araştırıcı için çok ehem- miyetlidir. Fakat zaruri olarak, biraz kurudur. Analiz veya informative abstract ise daha geniştir. Bahis mev- zuu travayın ana hatlarını daha et— raflı bir şekilde açıklar. Angela'y göre analiz, makalenin çok kısaltılmış bir şekil olmalıdır Bu kısaltmayı ya- pan, kendinden birşey ilâve etmemeli, kritik yapmamalıdır. analizi yapılacak makaleyi veya travayı seç- mek de bir kritik demektir. Thompson ise tersine, analizi yapa- ın, makalenin esaslarını almakla kalmıyarak kritik de yapmasına ta- raftardır. Meselâ yeni bir tedavinin tehlikeleri belirtilmeli, yazarın bah- settiği mevzu ile 11g1h ve İiteratürde mevcut bilgiler de hatırlatılmalıdır. Hakikaten bu ilâveler okuyucu için daha faydalı olabilir. Bu tip analizler pratisyen hekim için de daha faydalı olur ve onları bütün makaleyi okuma külfetinden korur. Görülüyor ki, liz yapan mecmualar çok faydalı şey— lerdir. Almanların Zentralblatt'ı halen Exacerpta Medica adı altında çok ö- nemli hülâsalar yayınlayan böyle bir mecmuadır. Gene muhtelif dillerde yayınlanan Acta Medica ve İngilizle- rin Abstract of World Medicihe adlı mecmuaları da genel tababet mevzula- rı üzerinde hülâsalar yayınlayan kıy- metli mecmualardır. —Amerikalıların da buna benzer mecmuaları vardır. Bu mecmualar mütehassıslar ve araş- tırıcılar için çok — faydalıdırlar. Kü- tüphanelerde kıymetli travaylar için bir vasıta teşkil ederler. Bugün tıbbi mecmuaların aşırı de- recede artmış bulunması bir zaman- lar büyük başarılar sağlayan bu tip mecmuaların bir krize sürüklenmesi- ne sebeb olmuştur. Bu mecmualar şimdi yavaş yavaş başka şekiller al- makladırlar. Bu yeni formüllere göre bu mecmuaların yazarları okuyucular için enteresan buldukları aktüel veya didaktik makalelerden bir seçim ya- par ve analizin yeteri kadar tafsılat— l1 etraflı ve tam olmasına dikkat eder. Yazının kritiğini de yapar. Bu şekil pratisyen tabib için daha faydalı go— rülmektedir. Fakat bu tarz, mecmua nın yazı heyeti için büyük bir külfet tenkil etmektedir. Bir yandan da bu analiz mecmualarının hekimlerin yal- nız bir kısmım ilgilendirmek gibi mahzurları vardır. Bütün bunlara rağmen analiz mecmuaları araştırıcı- lar için değerli bir dokümantasyon teşkil ettikleri gibi, pratisyen hekim AKİS, 20 NİSAN 1957 için de kıymetli bir müracaat vasıtası yerine geçerler Yıllık mecmualar unlar da ehemmiyetli bir ih- tiyacı karşılamaktadırlar. Bir me- sele veya bir ihtisas Üzerinde sentez yaparlar. En yeni travayları toplar- ar. Bu mecmuaların mufassal ve ka- bil olduğu kadar tam olması lâzım- dır. Öbür mecmuaların tersine bunla- rın — hedefi hekimin bilgisini tamam- lamaktır. İkinci derecedeki araş- tırma ve etüdlerden vaz geçerek yazı— lar üzerinde esaslı bir seçim yapılm sı da şarttır. Bütün tıbbi makalelerı okumayan, fakat müşahede ve tetkik sahasını genışletmeye de çok ihtiyacı olan mütehassıslar bu gibi mecmua- lardan kıymetli istifadeler sağlarlar. Çeşitli ihtisas dalları üzerinde, bilgi edinmeye ve yemlikleri takibe muh- taç olan pratisyen hekimler de bu mecmualarda istifade edılecek pek çok yazı bulabilirler. Bilgi kaynakları Tıbbî dokümanların kaynakları kü- tüphaneler, "traite"ler, tıb mec- muaları, ihtisas mecmuaları doküman mecmuaları gibi şeylerdir. Kütüpha- neler üzerinde fazla durmak lüzumlu değildir. Bunların değeri esasen mey- dandadır. Büyük tıb kütüphaneleri- nin kurulması şarttır. Bir hekimin kendi hususi kütüphanesiyle bugünün gelişmelerinin peşinden koşamıyacağı artı ydandadır. — Traite'ler tıbbi bilgilerin Üzerine kurulduğu ana te- mellerdir. Belli bir tarih için tıb bil- gisinin esaslarını teşkil ederler. Yal- nız çabuk eskir ve 1ht1yar1arlar Çok pahalı olmaları da k bir mahzur teşkil eder. Meselâ bır zamanlar bü- yük şöhreti olan Dieulafoi, Widal Traite'si bugün ele alınamıyacak ka- dar eskimişlerdir. 24 cilt tutan Wi- dal Traite'sinin yeniden basılmasına da masraf bakımından imkân yok- tur. Nouveau Traite de Medicine de henüz onyedinci cildi tamamlandığı halde şimdiden eskimiş durumdadır. Bu mahzurları göz önüne alarak say- falan değişen Traite'ler ortaya konul- uştur. 15 ciltlik Oxford medicine, Fransızların Encyclopedie — Medico -chirurgicale'' bu Aarada sayılabilir. Bunlar ayrı ücret ödemek suretiyle zaman zaman bazı sayfaların yenile- 50 Türk şairinden seçilmiş AŞK ŞİİRLERİ ANTOLOJİSİ Kısa bir zamanda tükenen bu eserin ilaveli ikinci baskısı üç renkli zarif bir karton kapak içinde çıktı Fiatı : 100 kuruş. YEDİTEPE YAYINLARI P.K. 77, İSTANBUL TIB rini göndermektedirler. Bu "traite"- ler bu yorucu işi başarabilmek için geniş bir mütehassıs kadrosu kullan- maktadırlar, masraflarının da hudu- du yoktur. Bunlara sahip olan hekim- lerin de Her an yeniden gelen rakları yerli yerleştirmeleri, tasnif etmeleri ayrı bir külfettir. Tıb mecmuaları dokümantasyonun esasım teşkil ederler. kılardan başka hülasalar, lar, analizler, haberler, sosyetelere — dair - bilgiler ihtisasa taallük eden mecmualar ise muayyen bilgi dalları üzerine ya- yın yaparlar. Belirli mevzuları daha geniş olarak verirler. Dokümantas- yon mecmuaları mahdut sayıda bası- lır, muayyen bir zümreye hitap eder- ler. Bazı araştırıcılara faydah olur- lar. Bu arada yukarda belirttiğimiz A.M.A. nin çıkarttığı İndex Medicus ile Semaine des Hopitaux ve Bulletin de Documentation du C.N.R.S. da tıb- bi bilgilerin kaynağını teşkil eden a- haliz ve hülâsa mecmualarıdır. Dil meselesi ugünün hekimi sadece ana diline bağlı kalamaz. Bir, hatta birkaç yabancı dili ogrenmek zorundadır. E- ğer hekim dil bilmiyorsa ilerliyebil- mek, travay yapabilmek ve bir şeyler öğrenebilmek tercümana ve tercümelere zorunda kalacaktır. Pratisyen hekimin bu külfetlere katlanmağa vakti yok- tur. O halde kendi öz dilinden başka faydalanacak — vasıtası kalmıyor de- mektir. urumlar karşısında enternasyonal bir dil kullanılması teklif edilmiştir. Blood , mecmuası- nın Öne sürdüğü bir fikir, ütopiktir. Ne Esperanto ne de Enterlıngua bu işi halledemez. Gene bütün dünya hekimlerinin kullandığı lâtin dillerin- den birini tercih etmek gerekmekte- dir. Yahut yazının hülâsası beş dile birden tercüme edilir. Ancak bu hal çaresi de mecmuada bu tercümele- rin fazla yer kaplaması yüzünden, hem de bütün bu dillere tercüme için bir sürü masraf yapmak bakımından, mecmualar için büyük, zorluklar ya- ratacaktır. Hele bazı ihtisas mecmu- aları okuyucuları nisbeten az olduğun- dan bu külfetlere katlanamazlar. Bel- ki yalnız iki dile mühim makalelerin çevrilmesi mümkündür. Bu iki dilden biri bir latin dili, meselâ Fransızca diğeri de belki İngilizce olabilir. Bir de hülâsaların değişimi için her millet bir servis urabilir. lerarası tıbbi yayınlar birliği bu işe ön ayak olabilir. Her millet bu hülâ- saları seçebilmek içip yetkili he- kimleri seçer. Bunlar o memleketin başlıca mecmualarım tarayarak kı- saltılmasında — milletlerarası bir fay- da tasavvur edilen tıbbi yayınları se- çer ve beş dile çevirirler. Böyle bir servisin arzu edildiği şekılde işliye- bilmesi için büyük bir organizasyona ve esaslı materyele ihtiyacı olduğu meydandadır. Dr. E 21