İKTİSADİ VE MALİSAHADA iş muhitlerine verilmiş bir tavizdi. Maliye Bakam siyasi bir dille iş a- damlârına zenginleşme imkânının ve- rileceğini ifade ediyordu. 2 bin İiralık yıllıık gelirden itibaren başlayan mü- terakki gelir vergisi, büyük ölçüde hafifletiliyordu. Orta sınıfın çocukla- Eton gibi şöhreti büyük mektep- lere göndermesi. kolaylaştırılıyordu; bu masraflar vergiden luyordu. Bundan başka denizaşırı memleketlerdeki — sanayiler de vergi- nin dışında — bırakılıyordu Bununla beraber yeni bütçe, enflas- yonist sayılamazdı. Bu yıl da hatırı sayılır derecede bütçe — fazlası temin ediliyordu. Bundan başka, ihracat bü- yük ölçüde artmıştı. Fakat her şeye rağmen İngilterenin iktisadi durumu pek parlak sayılamazdı. 1955 - 1956 devresinde gayri safi milli hasıla an- cak yüzde bir kadar bir artma kay- John Foster Dulles "İktisadi — yardıma — hız!” detmişti. Bu artış sanayi sahasından ziyade, ticari sektörün ve hizmetlerin gelişmesinden neş'et ediyordu. Sana- yiin istihsali artmamıştı. Buna muka- bil istihlâk maddeleri fiatlarında yüz- de beş nisbetinde yükselme olmuştu Ye ütçe, Muhalefetin ağır hü- cumlarına hedef teşkil etti. Işçı Par- tisinin Butçe sözcüsü Wilson için bu, "zenginler için bir bütçe " idi. Mem- karşılaştığı güç — meseleleri halletmek yerine, zengınlerın serveti- ni arttırmak gayesini güdüyordu. Enflasyonla mücadele edeceği yerde, enflasyonu kamçılıyordu, — yatırımla- rı arttırmak için hiç bir şey yapılma- mıştı. Bütçe fazlalarından dağıtılan hediyeden, asıl ihtiyacı olanlar hiçbir- şey almıyorlardı. Ne kadar çok zen- ginseniz, yeni bütçedeki hisseniz o ka dar büyüktü. Yaşlı kimselere ödenen 18 Ah Şu Brezilya!. ektiğimiz — "geçici" — yokluk buhranlarını yaratan meğer sadece Muhalefet veya Kasım Gülek değilmiş. Geçen hafta Dünya gazetesi- nin bildirdiğine göre Alaşehir de Sarısu Mahallesi D.P. Ocağında konuşan D.P. milletvekili Sudi Mıhçıoğlu kahve — yokluğunun sebebini şöyle açıklamıştır: "Bizim elimizde döviz yok de- ğil var, fakat Brezilya bizden bir tane bile nohut almazken kalkıp da biz onlara paramızı mı verelim?" Kahve yerine, nohut içmemi- zin sebebi anlaşıldı, değil mi? ihtiyarlık —tahsisatım — arttırmamak görülmemiş bir adaletsizlik numune- siydi. Muhalefetın hücumları hakikaten mübalâğalı er şeye rağ- men yem butçenin Muhafazakâr seçmenleri memnun etmek gayesini güttüğünü inkâr etmek çok zor ola- caktı. Dış Yardım Amerikanın yeni fikirleri Eisenhover hükümeti — geçen hafta Kongreye büyük ölçüde değiştiril- miş, yepyeni bir Karşılıklı Güvenlik programı takdim etti. John Foster Dulles dış yardımla il- gili Hususi Senato Komitesi önünde hükümetin yeni fikirlerini açıkladı. Bılındıgı gibi Amerikan yardımı son nlarda muhtelif bakımlardan ve çok şıddetle tenkit ediliyordu. Senato, birçok mütehassıs heyete sayısız ra- porlar hazırlatmıştı. AKİS, geçen sa- yılarında Fairless, Johnston heyetleri- nin ve Brookings Enstitüsünün rapor- larının muhtevalarım — okuyucularına bildirmişti. Dulles bilhassa dış yardı- mın idaresine ait Brookings raporun- dan büyük ölçüde faydalanıyor, yar- dıma Kongrenin koyduğu sayısız tah- didi önleme yollarım arıyordu. Bun- dan böyle Kongre hangi memlekete ve ne miktarda yardım yapılacağım HALİKARNAS BALIKÇISI- NIN EN YENİ ESERİ Gülen Ada YEDİTEPE YAYINLARI ARASINDA ÇIKTI Kitapçılarda Arayınız Fiatı 100 Kuruş tesbit etmiyecekti. Diğer taraftan ik- isadi kalkınmanın uzun vadeli bir i old uğu göz önünden uzaklaştırılmıya- rak her yıl için tahsisat tesbiti yerine, tahsisler bir kaç yıl için yapılmalıydı. Böylece hükümet yardımı daha mües- sir bir şekilde kullanmak imkânına kavuşturulacaktı. Yardım dağıtmak- ta cömert davranmıyacağını Senatör- lere ispat etmek ihtiyacım duyan Dulles, yardımın bir memleketin pro- duktıvıtesmı arttırdığı ve — paranın başka kaynaklardan teminine imkân bulunmadığı — hallerde — yapılacağını üzerinde ısrarla dura dura belirtiyor- du. Senatörlerin hoşuna giden diğer bir nokta, Dulles'in artık hibe yerine ödünç verme yoluna gidileceğini bil- dirmeğiydi. Hatta Knowland bu kara- rından dolayı hükümeti tebrik etti! Dulles, Kongreden her yıl 750 mil- yon dolarlık iktisadi yardım dağıta- Senatör Knowland "Thank You” cak bir fonun teşkil edilmesini istiyor- du. Diğer bir yenilik askeri ve iktisadi yardımın birbirinden — aynlmasıydı. Askeri yardım savunma bütçesine it- hal edilecekti. İki yardımın ayrılma- sı, Amerikan halkına Amerikanın ik- tisadi yardıma ne kadar az ehemmi- yet verdiğim — gösterecekti. Halen A- merikan yardımı tamamiyle askeri hedeflere — yöneltilmiş — bulunuyordu. Amerikan seçmenleri, iktisadi yardı- ma ayrılan paranın azlığı kargısında şaşıracaklar ve bu husustaki — menfi fikirlerim tashih —edeceklerdi. Askeri yardıma giden milyonlar — karşısında seslerım çıkarmayan birçok - tör, birkaç yüz milyonluk iktisadi yardıma dil uzatmaktan belki de uta- nacaklardı. AKİS, 20 NİSAN 1957