16 Haziran 1956 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 6

16 Haziran 1956 tarihli Akis Dergisi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER Adalet Yeni tasarruflar Bu hafta çarşamba günü, Zafer ga- gazetelerinde bulabilmek için hayli aramak zorun- da kaldılar ir gün evvel Ankara radyosu saat 19 ajansında Adalet Bakanlığının bir tebliğini okumuştu. Teblıgde bildirildiğine göre Temyi- n yedi azası dana emekliye sevke- dılmışlerdı Bu yedi azadan (biri Baş- kan Bedri Köker, diğeri Cumhuriyet yaptıgı gibi Emeklilik Kanununun bir maddesini tatbik etmişti. Madde, gö- rülen lüzum üzerine bakana, Tem- yiz Başkam dahil 25 hizmet yılını veya 60 yaşım doldurmuş her hangı bir hakimi tekaüde sevketmek hak- kim veriyordu ve tekaüd edılenlerın itiraz hakkı yoktu. Bu sefer rında Jlüzum —görülenler arasında Temyiz ikinci başkanlarından Hay- dar Yücekök ve azalardan Kâmil Coşkunoğlu, Melâhat Ruacan, Faik Uras, İlhan Dizdar vardı. Zafer gazetesı okuyucularının a- ranması boşuna değildi. Haber, birin ci sayfanın en altonda' tek sutunluk bir başlıkla verilmişti. Halbuki aynı gün, hemen bütün -diğer gazeteler hadiseyi manşetlerle bildiriyorlardı. Gazeteciliğin icabı da an başka bir şey değildi. En tarafsız gözle, bir memleketin Temyiz Başkanının gö- rülen lüzum üzerine Başsavcıyla bir- likte tekaüde — sevkedilmesi başlıklara lâyık bir hadiseydi. anlaşılıyordu ki D.P. nin yarı resmi organı hadisenin küçümsenmesi ta- | Melâtaan ı İlk ve Son Rifat Alabay makamından ayrılıyor Göç hazırlığı raftarıydı. Fakat havadis, daha du- âul(ııiuğu anda çok geniş akisler uyan- ırdı Kanuni bir tasarruf On altı hakimin emekliye ayrılması adisesi sırasında cereyan eden- ler hafızalardan henüz silinmemişti. Temyiz Başkam ve azalan Adalet Bakanım toplu halde görmek iste» misler, Adalet Bakam kendilerini kar bul etmemiş, hareketin suç teşkil et- tiğini belirtmiş, sonra Temyiz Başka- nı Bakanla ve Başbakanla görüşmüş- tü. O sırada AKİS söyle yazıyordu: "Malüm hadiselerden sonra Başba- kan Adnan Menderes Temyiz Başka- nı Bedri Kökeri ve Teniyiz âzasından Suad Bertanı Başbakanlıkta kabul etmişti. Nasıl, Temyizdeki tasarruf- lar hakkında Temyız Başkanının fik- ri alınmamış, kendisine danışılma- mış mıydı? Buna Başbakanın ne ka- dar üzüldüğü anlatılamazdı. Fakat icra öyle hareket mecbunyetınde kat— mıştı; başka çare yoktu". Bedri ker o gün Başbakanlıktan çıkarken, bir daha le davranılmıyacağına kaniydi. Nıtekım, icranın tasarrufu- nun “"tamamiyle" kanuni olduğunu belirtmeyi kabul etmişti. O sıralarda Temyiz Başkanının istifa etmek ni- yetinde bulunduğu rivayetleri Tem- yizin içinde dolaşıyordu. Fakat me- sele kapanmış sayılmıştı. İşte simdi, ıcra, bizzat emekliye sevkedilen Tem- yiz Başkanının tabiriyle tekrar "tâ- mamiyie kanuni" bir tasarruf yapı- yor ve Emeklilik Kanununun meşhur maddesini yeniden tatbik ediyordu. Meselenin hayret uyandıran bir ta- rafı yoktu. Bunu beklemek lâzımdı. Alâkanın sebebi “"Tasarrufun büyük alâka toplama- sının başka bir sebebi vardı. Ba- zı bakanlar hakkında Meclis tahki- katı açılmıştı. Meclis, bir Yüce Di- vanın kurulmasını kararlaştırabilir- di. O takdirde Yüce Divana Temyiz Birinci Başkam başkanlık edecekti. Acaba bu mevkie Meclis kimi seçe- cekti? Zira, Temyiz Birinci Başkan- ları bizzat Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafındaki seçiliyordu. Halkı, isimler alakadar ediyordu. Yüce Di- vanın bir kısım azalarının da Tem- yizden geleceği malümdu. Bu bakım- dan icranın tasarrufu, merakla süslü bir alakaya yol açtı. Bunun haricinde, Adalet Bakanı- nın bugün tatbik ettiği Emeklilik Kanununun bahis mevzuu maddesini tenkid ettiği, doğru bulmadığı ve ta- dili yoluna gidileceğini vaad ettiği de hatırlardaydı. Hakikaten Menderes . kabinesinin programında bu yol- da yapılmış sarih taahhüt mevcuttu Hattâ bu haftanın başında Mecliste Hür. P. milletvekillerinden Selâhat- tin Toker söz almış ve tadilâtın ne zaman getirileceğini sormuştu. Sela- hattin Toker bir de takrir vermiş ve komisyonunun kanun süreyi geçir- diğini belirterek Meclisin resen karar almasını teklif etmişti. Fakat ko- misyon başkanı İzzet'Akçal kursuye gelmiş. komisyonunun en geç cuma günü tasarıyı getireceğini bıldırmış, bunun üzerine de Selâhattin Toker almıştı. Komisyon- takririni geri AKİS, 16 HAZİRAN 1956

Bu sayıdan diğer sayfalar: