ULAŞTIRMA İnönünün Çankayadaki evi Telefonu televizyona benziyor Telefonlar Kayıptan gelen sesler Geçen haftanın ortasında Ankara- da, harikulade bir hadise cereyan etti. Hadise şu anda bütün garabeti- afaza ediy ve zihinlerde bir izah şekli bulunamamıştı. ar- günü ğ nra, hattâ temişti. Ahizeyi kaldırdı, her zaman- ki gibi "çevir" işareti olan uzun dü- duk sesi geldi. Fakat düdüğün arka- sında bazı konuşmalar seziliyordu. Telefon etmek isteyen kimse ilk ra- kamı çevirdi. Düdük sesi tabiatiyle durdu. O zaman, sankı kulaktakı bir hoparlörmü gi malar bü- tün berraklığı ile ışıtılmeye başlandı. Türkiye Meeclisindeki muzakereler duyuluyordu. Sanki har tipler evin içinde konuşuyorlardı. Ses o kadar temiz geliyordu. Evdekiler şaşırdılar. İçlerinden bazıları müzakerelerin başım takip tmişler,- sonra Çankay: önmüş- lerdi.. Tecrübeyi tekrarladılar. Hep aynı netice elde edi lıyordu Düdük sesi işitildiği zaman bir m çev- rildiğinde telefon Turkıye Büyük Mililet Meclısının kürsüsündeki mik- Yalnız hatip- salondaki gürültüler de rahat rahat ışıtılıyordu İsmet nönünün evinden bu suretle müzake- reler gece geç vakte kadar takip e- dilebildi. Hüseyin Balık konuştu, Ad- nan Menderesle karşılıklı birbirleri- ne laf attılar, sonra Başbakan kür- 4 süye geldi, basın hürriyetinin kısıl- masını bütün kalbiyle tasvip ettiği anlaşılan ve gazeteci olduğunu söy- leyen bir başka demokrat milletve- kili nutuk irat etti, muhalıtler cevap- lar verdiler. 540 numaralı telefon o gece bir nevi televizyon ha- line gelmişti. Eğer kürsüye çıkanla- rın yüzleri de görülebilseydi, evde- kilerin keyfine diyecek olmiıyacaktı. u, geceye kadar böylece devam etti, fakat sonra büyü bozuldu. Sade- e büyü bozulmadı, telefon toptan şulmaz hal aldı. Za- ten 21540 numaralı telefon, pek şa- kacı bir telefondu. Zaman zaman a- rızaya uğruyor, zaman zaman garip; sesler karışıyor, müdahaleler oluyor, tamirler ediliyor, gene bozukluk baş- mi hasıl bir keşmekeştir gidiyordu. Fa- kat Mecliste Basın Kanunlariyle il- gili tadilatın müzakere edildiği gece olanlar şimdiye kadar hiç olmamıştı. Evdekiler, telefonlarının böyle bir hassa da taşıdığım o gece anladılar; Bu muhakkak ki telefon abonelerının karşılaştığı hadiselerin en tuhafı idi. Fişten çekilen telefon Evlerinde — telefon olanların numa- ra benzerlikleri zünden yahut kasten uğadıkları azızlıklerın hele a- bone siyasi bir şahsiyetse ardı arası kesilmezdi. Gece yarısı uyandırılıp keııdılerınden $u a. bu mesele hak- kınd. İ efa- sında istifa edip etmedıgı sualıne bir. bakan, geç vakit telefonla uyandırı- lşına çok kızmış olacak ki; bilimi yorum, Başbakana sorun" dıy ce- vap vermıştı Siyasi şahsiyetlerin ço- ve umumiyetle iktidar mensupla- rı telefonla rahatsız edilmemek ıçın fisi çekmekten başka çare bula mışlardı. Menderes IV. Kabinesi Ba- kanlarından bırının istifa ettığı şayi- aları ortaya çıkınca bu haberi tah- kik etmek isteyen bir gazeteci Baka- nı evinde arıyordu. Telefon uzun u- zun çalıyor, cevap verilmiyordu. Ga- zetecı, Bakan evde oldugunu gara- i. Bakanın mıştı. 02 aralı - telefon (arıza) 21904 numaralı telefonun boz madıgını söylüyordu. Demek ki Ba- kan ece rahatsız edılmek istemi- ordıı Bir başka Bakan bir gece kan* dısınden mühim bir husus hakkında izahat isteyen gazetecılere telefoııda saatte Saat 11 i geçmemişti. Telefon siyasi şahsiyetler için belki can sıkıcı, asap bozucu bir vasıta olabilirdi. Fakat hakikatte insanların en çok isine ya- rayan medeni vasıtalardan bırıyd Gazetecilik ve telefon Siyaset adamlarının zaman zaman çok canlarım sıkmasına rağmen telefoıı gazetecilerin mesleki faali- yetlerinde en çok istifade ettikleri vasıtaydı. Haberlerin büyük U kıs- mı telefonla alınıp verılıyordıı 08 marayı ok al anbul hal- tım en fazla ışgal eden gazetecıler yurtta olup bitenleri de bütün tefer- ruatiyle öğrenmek imkânına sahip o- lanlar da 03 operatörleriydi. Mi ırlenıı gazeteleriyle yaptıkları ko- nuşmaları 03 operatörleri isterlerse dinliyebilirler veya başka bir numa- raya dinletebilirlerdi. Telefonun ga- zetecilik bakımından faydaları ya- en u buydu. Bu- tesadü- fi olarak mühim hadiseleri telefonla öğrenebilirdi. Bunun en güzel örnek- lerinden biri İkinci Dünya Harbinde nci Cephenin açılısında — olmuştu. ajansları ve belli başlı gazeteler en usta muhabirlerini londraya gönder- i. İkinci Cephenin açılacağı resmi tebliği bekliyordu. Fakat o kikalarda Reuter Ajansı İkinci Cep- he hareketinin m ü lediklerini bütün Muhabirler tebliğ yayııılanıp da ga zetelerine telefon ettikleri zaman bu hakikati öğrenmişlerdi. Reuter Ajan- sının bir "Monitoring" radyo dinleme servisi vardı. Burada bütün radyo ve radyo telefon konuşmaları — dinleni- yordu. O gün de "Monitoring" servisi iki Alman karargahı arasındaki rad- yo telefon konuşmasını — yakalamış ve dinlemiş, bu suretle Reuter bu mühim haberi dünyaya yayan ilk a- jans olmuştu. Yabancı — muhabirler bazan telefonu meslekdaşlarının ha- ber vermelerine mani olmak için de AKİS, 19 HAZİRAN 1956