BASIN Meşhur Yirminci Kongre toplantı halinde Yumuşama basına de tesir etti rarşi vardır. Parti, hükümet, sendi" kalar ve Genç Komünistler Birliği en başta gelirler. Zirai, asker! veya sı- nai idarelerin geçici bir devre için önem kazanmalarına bakılmaksızın yukarda isimleri verilen organizas- yonların gazeteleri önemlerini muha- faza ederler. Tek tip gazete Sovyet gazetelerinin en çok dik- kati çeken tarafları meşgul olduk- ları sahalar, değışık olmasına rağ- men hepsinin birbirine benzemek zo- runda oluşlarıdır. Stalın in ölümün den sonra hissedilmeğe başlanan ser- best hava içinde Strepukof, sebeple- rine dokunmaksızın bu durumu ten- kid etmektedir: Önümde aynı gün çıkan vi- lâyet ve taşra gazetelerinden bir ka- çı duruyor. Herşeyden önce insanın dikkatini bu gazetelerin şaşılacak de- recede birbirine benzeyişleri çekıyor, Bunlar ikiz kardeşler gibi birbirle- rinden zor farkedilebilir. Başlıkları olmasa bu gazetelerden biri dıgerının yerine geçebilir. Bunu ne okuyuc ne de gazetenın mensupları anlıyabı— İirler. Strepukof makalesinde bundan sonra, bütün gazetelerin aynı konu- daki — başyazılarından bahsediyor; meselâ, son zamanlarda umumiyetle tarım kampanyasından bahisle, bu kampanyanın ehemmiyetini hemen hemen aynı ifadelerle belırttıklerını, makalelerin sşonunda da aynı hükme vardıklarım Örneklerle ızah edıyor azeteler arasında esasta olma- makla beraber ifade şeklinde bazı farklara rastlanmaktadır. Gazetelerin teşkil ettikleri — tayfın bir başında partının başta gelen organı Pravda ağır başlı ye kudretlı edası ile dur- maktadır. Öte başta ise Vechernaia Moskva gıbı memleketın ileri gelen dört beş akşam gazetesi yer alır. Bunlar bol haberli, canlı ve halkın 12 hoşuna giden gazetelerdir. Pravdaya nazaran hafif telâkki olunurlar. Genç Komünistler Birliğinin organı Kom- somolskaia Pravda genç bir okuyu- cu kütlesine hitap eder. Şekil bakı- mından en güzel gazete budur. Dili de öteki günlük gazetelerın kullandı- ğı düden daha sadedir. Erkek ve ka- dın münasebetlerinden, öğrencilerin ahlâki durumla!: rından, gençlik ha- talarından geniş ölçüde bahseder. Yazarlar Sendikası tarafından haf- tada üç defa neşredilen Literaturnaia Gazeta da seçkin bir gazetedir. Ay- dınları ilgilendiren kültür konuları ve edebiyattan başka konulara da geniş ölçüde yer Bu gazete 1950 54 yılları arasında büyük şehirlerde kız, erkek öğrenci- lerin birbirlerinden ayrılmalarım ten- kid etmek suretiyle geniş bir kam- panya açmıştır. Bu kampanya neti- cesinde 1954 de öğrencilerin cinsiyet- lerine göre biri bırlerınden ayrılmala- rına nihayet verilm Birliği gibi Pravda partının en üst kademelerının görüşünü aksetti- rir. Bu sebeple bütün gazeteler onun- la ağız birliği etmek zorundadırlar. Meselâ literaturnaia Gazeta Vera Panova'nın 1954 de basılan Mevsimler isimli, Sovyet cemiyetinin bazı husu- sıyetlerını tenkid eden romanım öv- müştü. Fakat sonradan Pravda bu romanın değersiz olduğunu yazınca, Literaturnaia Gazeta da romanı ve roman hakkında bizzat yaptıgı neş- riyatı inkâr etmiştir. Bu .gibi örnek- leri çoğaltmak mümkündür. Son yıl- larda Pravda'ya cevap ver_mege cesa- ret edebilen tek gazete İzvestia ol- muştur Pravda memleket içinde haftada 7 gün çıkan yegâne gazete- dir. Tirajı 4.900.000 olan Pravdanın en yakın rakibi hükümet organı olan 1.400.000 tir? vestiadır. Sovyet gazeteleri ?alımına yabancı memle- ket l erin muhbırlerı olan bu ikisidir. Preva 25. satilarun ise 8 Va- bancı muhabiri — vardır. Pravdanın başyazısı ile başlıca makaleleri bav gün radyoda okunur taşra gaze- teleri tarafından ıktıbas edilir. Haber anlayışı Sovyetlerde Pravda ile şümul ba- kımından mukayese edilebilecek tek basın teşekkülü Tasa Ajansıdır. Sovyetlerde bundan başka haber a- jansı yoktur. Tass'ın haber servisin- den başka, bir fotograf servisi, bir hazır klişe servisi, bir makale servisi le partinin ve hükümetin üst ma- kamlarına ve büyük şehirlerdeki baş bir hususi servisi vardır. ber anlayışı Lenin'in basın tarifine çok uymaktadır. 1920 de bazı Rus gazetecileri ve gazetecılık ogretmen- leri haberlerı 'gerçeğe uygun haber" ve "propagandaya yarayan habeı_' diye ikiye ayırmışlardı. a Ü- nıversıtesınde gazetecılık derslerınde Tas üdürü Palgunof haber m hıyetındekı havadislerin mevcudıye- tini kati bir dille reddetti Ona göre haberin bir istikameti olmalıydı. Ak- si halde olayların naklinden öteye geçemezdi. Bir haber şu veya bu ha- diseyi yahut gerçeği aydınlatmakla kalmamalıydı. Habe kesin bir maksadı olmalıydı. toplumu gerçeklerle uyarmak demekti. Habe- ri yazan, konusunu seçerken her şey- den önce her havadisin, her hadisenin basına aksettırılmıyecegını dikkate almalıydı. Haberler yol gös- terici ve öğretici olmalıydı. Tass a- jansı, Palgunof'un Üniversitede ver- diği ogutlerı takıp edıyor ve "butun gerçeki u efkâ irmi- ordu. Gazetelere gonderılen günlük servisin yanında, partinin metin ileri gelenlerine ve parti orga- nı gazetelerin başyazarlarına "özel haber bültenleri" gidiyordu. Yayın- lanması doğru görülmeyen haberler bu bültene giriyordu. Meselâ, Sovyet liderlerinden biri mühim bir beyanat verince, Tass ajansı dünyada bu be- yanat hakkında yapılan tefsirleri ya- yınlıyordu. Tefsirler arasında lehte olmıyanlardan ise sadece — "bütün Londra gazeteleri Sovy et deklaras- onunu birinci sahifelerinde yük başlıklarla vermektedırler" dıye bah- sedıyor, tefsirin metnim de sözü ge- çen "özel bülten" e koyuyordu. Ya- hut da şöyle bir haber yayınlanıyor— du: "Fransız gazetelerinin çoğu Sov: yetlerın beyanatım büyük ölçüde tah— rif ederek ve ıftıralar katarak neş- retmektedirler." Z gazeteleri- nin neşrıyatı ise oldugu gıbı gizli bül- tene giriyordu. Bu usul bilhassa Bir- leşmiş Milletler muzakerelerınde çok kullanılıyordu Sovyet delegelerinin demeçleri tam metin olarak neşredı— yor, yabancı delegelerin konuşma ları ise, "bir kaç yabancı delege Sov— yetlere kabaca hücumlarda bulun- muşlardır" diye bildiriliyor, delegele- rin neler söyledikleri sükütla geçişti- riliyordu. Yabancı delegelerin ne de- dik'lerini, hükümet ve parti ileri ge- lenleri ancak gizli bültenden öğre- nebiliyorlardı. AKİS 15 HAZİRAN 1956