14 Ocak 1956 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 29

mahrumıyetler ve sıkıntılar karşılıgı olarak ünün son yıllarını geçir- meği tasarladıgı bir ilde, bir ilçede bir şahst eve sahip olması en tabit hakkıdır. Bu amaca ancak faal hiz- met hayatında dişinden, tırnağından arttırdığı paralarla ve devletin yar- dımıyla ulaşabilir. Bunun için de bir pı kooperatifi kurulması lâzımdır. Mıll" Sav unma Bakanlıgının hımaye- sinde teşekkül eden ve bütün ordu mensuplarını uye kaydeden bu ko peratf tince ucuz arsa temininden işe başlamalıdır Yer yer belediyeler» le yapılacak temaslar herhalde müs- pet neticeler verecektir. Bu koopera- tiflerin idare organları ücretsiz ve fahri çalışan ordu — mensuplarından seçilmelı ordunun bütün vasıtaların- aca ulş k çın fyd lanılmalıdır Köy için sel, ya ngın gıbı felaketlerde hal- ka yardım için nasıl hemen askert va- sıtalar ve birlikler akla geliyorsa bü- tün ordu mensuplarının üstün bir ha- yata kavuşmasını sağlayacak böyle hayırlı teşebbüslerde de hiçbir kıs kanç hisse kapılmadan ve dedikodu yapmadan bütün devlet vasıtaları se- ferber olmalıdır. O binaların taşı, ku- çakılı, demiri hep bedava olarak askerı vasıtalarla temin edılmelıdır mevzuat yurdun canı ordu- una ve on un kahraman mensupları— na birer yuva hedıye edecek kadar dıye etmeyı bılmışlerdır Yine orduya asıtalar ona kurula- k bır y anın kumu nu, çakılını, ta- şını bedava taşırsa günaha mı gi er ler? Bir subayın işte bütün bir ömür süren didişmelerden sonra ebedi uy- kudan önce başını dinlendireceği ve ailesini barındıracagı bir yuva kurul- mamakta Bir apartman veya han yapılma maktadır Bu yardımlar sağ- lan ırsa bir günah, bir suistimal değil, gelecek ordu m:ı ensuplarmın çalışma şevkını arttıran g ize l rne ekle lur Devlet muhacirler! yan l sel ve yer sarsıntısı felaketı geçıren- lere mahalleler, köyler, şehirler yap- maktadır. Aynı iyi niyet subaylardan neden esirgenmelidir, ? Hayat sigortası ve banka Subaylar, ıhtıyarlık maluliyet, ka- za ve ölüme karşı sigorta ettırıl— melidir. Sıgorta primleri devlet tara- fından ödenmelidir. Maaşlara yapı- lacak bir miktar zamdan ne çıkacak- tır. Bu para zaten ordu mensupları- nın geçimine yetmemektedır Bir al- Bu ucret ailesinin bütün istikbalini garanti edecek bir sigorta işinin mas- rafını ka ş lamağa yetmez. Bir çok sigorta şirketleriyle temas edilerek baylar için en menfaatli olan yol seçilmelidir. Hayat sigortalarının bir- çok tarıfelerı olduğu gibi grup si- gortalar ardır Ordu ıçın bır de banka kurulma- sı mümkündür. Hayat sigortası işle- AKİS, 140CAK 1956 rini bu bankanın başarması müm- kündür. Ordu bankası ordu yapı koo- peratifinin, ordu a kantinlerinin kredi işlerini de sağlayabılır Ordu ile münasebeti olanlara, tüc mu- teahhidlere kredı min d n- larla her türlü banka muameleleı'ı ya- par. Çocuklar Bir ordu mensubu tasavvur edin. İki kızı, üç oğlu, karısı, kayın va- Tidesi ile bırlıkte hudud uzerınde bir alayın kumandanı Çocuklar büyümüştür. Haydi ilk oku- lu bitirsinler. Bundan sonraki tahsil- leri ne olacaktır. O baba da evlâtla- rının en yüksek tahsili yapmasını is- ter. Fakat buna imkân bulamadığı i- çın kahrolur. Nıhayet aıle dağılır. Ki- mi bir akraba önderilir. Kimi yurdlara sıgınır Bu y rdlar da öyle h ryerde rastlanan, kolayca yer te- mini mümkün olan tesisler değildir. Buralara yerleşmek için de bin türlü iltimasa ihtiyaç vardır. Halbuki hu- dutta, nöhet İ i dert- lerden kurtarılması lazımdır. Bu ço- cuklar yatılı okullara bedava alınma- h ve şehir çocuklarına tercih edilme- Hi Ankara'da, anbul'da, İzmir'de bulunan aılelerın çocukları 'nasıl ol- sa bir yüksek tahsil yapabilir. Yurd- lar, yatılı okullar daha ziyade mah- rumiyet bölgelerinde yaşıyan ailele- rin çocuklarına tahsis — edilmelidir. Sub ayların çocukları için ayrıca mu- ayyen şehirlerde ordu talebe yurd- TIB ları kurmak lâzımdır. Bu yurdlar ya bedava olmalı, yahut da pek az bir ücrete tabi bulunmalıdır. Moral Silah —kuvvetlerde görev alanların bütün bu ihtiyaçlarının gıderılme- si onların manen yukselmelerını sağ- layacaktır. Halbukı, geçı zorluk- ları, sosyal durumuyla mütenasip bir yerde otur: amaması, aılesının rahatlı- ğını sağlıyamaması, çocuklarını iste- diği gıbı tahsıl ettırememesı k tılması, normal zamanlarda bile hiç- bir zam almadan takatinin üstünde çalıştırılması, tavsiye ve iltimasla- rın halâ geçer bir akçe olması, her- kesin çalışma enerjisini kırmak adır. dır. Geniş olarak bütün ordu mensup- ları için düşündüğümüz bu şartlar, o ordunun içinde sınırdan sınıra koş- muş, silâh a rkadaşını anında şehit düşmüş, yaralanmış, — hastalanmış fakat yine o sılah arkadaşının yara- sını sarmış, acısını dindirmiş olan ta rihin en şerefli insanı, Türk askeri hekimi için de gere ıdır Birinin ih- tiyacı öbürününkinden başka değil- dir. Türk hekiminin asıl mesleki is teklerini ve bugünkü ihtiyaçların ayrı bir yazıya konu yapmak istiyo- ruz. Dr. E.E. 29