kat guruptaki hadiselerden Bağdat- ta haberdar olan Adnan Menderes başkente hazırlıklı şekilde ayak bas- mayı tercih ediyordu. Nitekim, İstan- buldan Ankaraya da hiç alışık olma- dığı bir vasıtayla, otomobille geldi. Böylece Cumhurbaşkanı — tarafından karşılanıp karşılanmamak meselesi- ni bertaraf ediyor. Adnan Menderesex öğrenmek iste- diği sualin cevabını İstanbulda ideal arkadaşı Dr. Mükerrem Sarol verdi: Bu, öteki kuruculardan bazılarının tertıbıydı Başbakanı düşürmek isti- yorlardı. İçlerinden bir tanesi de kendisini bu makama aday sayıyor- du. Aday kurucunun. Prof. Fuad Köprülü olduğuna şüphe yoktu. Ken- disine bazı kimseler de müzahirdiler. Evet, Adnan Menderes arkadan han- çerlenmek isteniyordu. Fakat Allah- tan ki Dr. Mükerrem Sarol vardı!.. İstanbulda Park Otelde, kereler cereyan etti. Hasan Polatkan ve Sıtkı Yırcalı da İstanbula davet olunmuşlardı. Fakat onların, adeta i- fadeleri alındı; plânlar Adnan Men- deres ve Dr. ükerrem Sarol bey- ninde - her mânasiyle - hazırlanıyor- du Guruba hâkim olmak lâzımdı. Bu- un için de müzakerelerin havası ya- pılmalıydı. Hava ma müza- lunamazdı. Doktorun bütün politika hayatı, hava yapmakla, yani hizip- çilikle geçmişti. Pazartesi günü kol- ları sıvadı. İki gün müddetle Dr. Mükerrem Sarol ve yakın mesai arkadaşları bü- yük gayret sarfettiler. Milletvekille- rine Adnan Menderesin tutulması lü- zumunu telkin ediyorlar, herkesi "gizli maksadlı kurucular" a karşı dıkkatlı davranmaya — sevkediyorlar- ı. İşte, "Korucu Pro- n oğlu Orhan Köprülünün A- nadolu Sigorta Şirketindeki İdare Meclisi azalıklarının sayısı arttırıla- rak oraya getirildiği, Orhan Köprülünün düğününe gelen hediye- lerin listesi o günlerde kulaktan ku- lağa dolaşmaya başladı. Müthiş bir kulis faaliyeti vardı. Gurubun bazı bakanları devirmeğe — azimli olduğu anlaşıldığından bu bakanların Adnan Menderese aleyhtar kimseler arasın- dan seçilmesinin teminine çalışılıyor- du. Gurubu, kendi yokluğunda tesir Dr. Mükerrem Sarol Kazma kuyuyu ! altında bırakıldıgına bizzat Menderes de inanmıştı. Nitekim top- lantı sırasında bunu ima etti, fakat "biz çocuk değiliz" sedalariyle kar- ılan îkıncı infilâk urubun havası yapılmıştı. Ancak isler, bitmesi arzulanan noktada dur. Milletvekilleri heye- cana gelmışlerdı, daha çok kelle isti- yorlardı. Hel Yırcalının işin başında ıstıfası bır takım planları sekteye ugratmıştı Top geçen hafta uzun uzun tıldığı şekilde cereyan etti. Eğer Osm Şevki Çi- çekdağ, Fatin Rüştü Zorlunun isti- fasını görür görmez bir kabine top- lantısı teklif etmesiydi, gurup istisna- sız bütün bakanları teker teker kür- süye çıkaracak ve hepsini orada har- cıyacaktı. Bunlar olup biterken Dr. Mükerrem Sarolun mütebessim bir hali vardı. En amansız rakipleri, en tehlikeli düşmanları, yanında Adnan - Menderes bulunm: Genel idare toplantılarına katılmaya he- veslendıgınde kendisini orada istis- kal edenler, hattâ kovanlar rezil o- YURTTA OLUP BİTENLER lacaklardı. Fakat on dakikalık ka- bine toplantısı bu ihtimali ortadan kaldırdı ve Adnan Menderes, kabine- sinin istifasını verdikten sonra şah- sen itimat talep etti. Bunun doğru bir hareket olmadığı açıktı, ama ken- disini buna mecbur sayıyordu. Cum- hurbaşkanının toptan bir çekilme ha- linde kabineyi kurmaya — kendisini tekrar' memur edeceğinden emin de- ğildi. Bilhassa Dr. Mükerrem Saro- lun çizdiği levha böyle bir emniyeti ortadan, kaldırıyordu. Bütün bakanları kabineden ayrıl- dıktan ve kendisi gurubun şahsen i- timadını aldıktan sonra Adnan Men- deres ile Celâl Bayar arasında Çan- ayada dramatik bir konuşma cere- yan etti. Cumhurbaşkanı Başbakanı, istifa etmesinin Zzaruri bulunduğuna iknaa gayret ediyordu. Elbette ki, iktidar partisinin Genel Başkanı sı- fatiyle yeni hükümeti de o kuracak- tı. Bundan nasıl emin olmazdı? Ad- nan Menderesin muvafakat ettiğinin duyulması neticesindedir ki ertesi günkü bütün İstanbul gazeteleri, o akşam Adnan Menderesin de istifa- sını verdiğini ve yeni kabineyi teşki- le memur edildiğini yazdılar. Halbu- ki Adnan Menderes tereddütlerinden tamamiyle kurtulamamıştı. Nitekim istifa formalitesi ancak iki gün son- ra ikmal edilebildi. Genel Başkan, mücadelenin imkânsız olduğunu an- lamıştı. İstifa etmeden yeni bir ka- bine teşkil etmek mümkün olmıya- Tek hakiki haber Genel Başkan, hemen herkese kar- şı derin bir kırgınlık duyuyordu. Bu sırada ıse bılhassa İstanbul gaze- teleri ut u milletvekiline bakanlık teklıf edildiğini, fakat onun kabul etmediğini, Menderesin kabine- sini kurmakta müşkülâtla karşılaştı- ğını yazıyorlardı. Bu haberlerden bir çoğu, bahis mevzuu — milletvekilleri- nin bizzat kendilerinden geliyordu. Bir kısmının gayesi propagandaydı, bir kısmı ise böylece kendisini hatır- latiıyordu. Ne isimler ortaya atılı- yor, hangi bakanlıklar kimlere tek- lf ediliyor ve kimler bunları redde- diyorlardı! İşte bu, rivayetleri önle- mek içindir ki Başbakanlıktan tebliğ yayınlandı. a, Adnan Menderesin, kendisine hükümeti kur- mak vazifesi verildiğinden beri hiç 3 ÜNCÜ MENDERES 10 ARALIK. 1955 AKİS, KABİNESİ 4 ÜNCÜ MENDERES KABİNESİ