ve 29 teşrinievvel 1923 kararından sonraki mevzuati Yüi Türk Devletinin, aynı zamanda Türk inkılâbının bu kendinecrüreliğini izah eden vesiknlar- dır. (1) » «Harp sonrası dünyasındı. Türkiye Büyük Millet Meclişinin leşekkülü ve tekâmülü ve yeni bir Türk Devletimi kendi milli şartları içinde tesisi; yal- nız İmparatorluğu tasfiye eden ve tesiri yalnız Türkiyenin siyasi hudatları içinde kalan bir hareket diye tavsif edllemez. Türkiye Büvük Miltct Meclisi- nin millet mikyasındu lemsil ettiği bu İnkılâp; bir taraftan, memleket içinde sımıf ve zümreler larafından temsil edilen sulühiyetler aleyhine iİnkişaf ederken; diğer taraflan cihanın; kendi istilk- Hlino müteveecih lezatlarını çetin bir mücadele ile kendi milli hucminle tasfliye etmiş, bu surctle Milli Türk inkılâbının hem milli tarihte, hem cibhan tarihindeki mevkilni tayin eylemişlir. (2) » Biz bu hükümlerle; Kemalisl imkılâbın bilhassa geçiniş ve muasır inkılâjı lardan ve aksülâmellerinden uyrı millf vasıflarına işaret etmek ye bu iukı- lâbin beynelmilel yasfı üzerinde durmuk islemiştik. Cihanın bugünkü düzensizliğini, ecihanın yeni ve bugünküden bumami ayrı bir devre doğru ilerleyişinin misali olarak anlamak, hatalı bir görüş olmar. Milletlerin içte sanflarla parçalanan kendi içtimal ni; selerinden; dışla rakip veya hâkim miülletlerin rekabet ve İstismurından Şi kâyet edişleri, ve bizzut böüytle bir iç ve dış tozadın ayrı ayrı bütün millelle için mevcut oluşu; Bugünkü milletler buhranının, dünya buhranının bir tek ümilidir. Biz Kemlalist iİnkılâbm hem milli, herm beynelmlel mikvasta, milletlerin is- tiklâline müleveccih iç ve dış tezatları tasfiyeye doğru inkişaf ettiğine, ve beynelmilci hakiki bir sulh ve teşriki mesalnin kendi milli hirtiklerini tesis edemeyen sınıllı milletler, menfatıtlerini biri âöteki aleyhins tanzim eden rukip ve hâkim devletler arasında degil; iç ve dışta müstakil müsavi milletler arasında tahakkuk ettirilebileceğine kanlir. Kanmalimizin hareket noktası $ei ve Şefin bu yuzımım ilk kısınlarına al- dığımız 1920 turihli nutuklarıdır. O tarihten beri milli ve beynelmilçi tarihte eWVfilli Şefa in iraderlle bir de- vir kapandı ve yeni bir devir açıldı. K Bu devri temsil ettiği milli vasıllarile davalandırmak; Kemudist Inkılilmı bugünkü mustarip beşoriyelin on ileri safınu, millelçe ve milletler için bir kartuluş örneği olarak geçirmek, bizim yülnte gururumur, bisim yalnız Şefe, yalnız inkıdâbımıza karşı bor- cumuz deşril; bir insan olarak bütün bir beşeriyet ailesine karşı yapmak mecburiyetin- de olduğumuz vazilemizdir. Eğer bütün bu kitep:; okuvanlarımı böyle bir borç ve böyle bir vazifenin meyeut olduğunu hatırlatırsa, vazifesini görmüş olacaktır. (1) Sayıfa 18, 2) Sayıfa 32. mlarından, müesse- 44 IJ Ğ SI o1