İi, şimdiki rakamı “birler hanesi.nde bırakacak gibi olmalıdır. Bunu böylece işaret ettikten sonra, gene mubadelemizin esas- larma dönerek deriz, ki: bahsettiğimiz şekilde bir mubadelenin 1.) bir “prensipler İistesi,,, 2.) bir “plan,ı olmalıdır. Çünkü, böyle bir mübadele, sadece, bir mal mubadelesi değil, iki memleket milli iktisadiyatına ait prensip ve program nokta- larının karşılıklı ve samimi takviyesidir. Bundan başka da, cihana, hakiki millet anlaşmaları hakkında, bir derstir, Gelelim şimdi, bunun kadar mühim olan ikinci noktaya. Bu mal mübadelesini ve bu mal kredilerimi, nasıl bir ölçü üzerinden yapacağız? Piyasa fiatları üzerinden mi? Biz, burada, rus inkılâpçılarını, kendi — prensiplerinden birinin başına davet edeceğiz. Rusya ile Türkiye arasındaki mal mubadeleleri, kapitalistlerin elinde olarak taayyün eden “plus-value,lü piyasa Fiatları ölçüsü ile mi, yoksa, alınteri ölçüsü ile mi yapılmalıdır? Sovyet iktisatçıları iyi bilirler ki, Türkiye gibi bir memleket istihsalâtında, “plus-value,, değil, olsa olsa, bir “moins-value,, vardır. Kendi memleketlerinde ise, "plus-value,, kaldırılmıştır. Binaenaleyh, iş ve iş randımanı üzerinde pek güzel anlaşabiliriz. Yani, “piyasa anlaşması,, değil “istihsal anlaşması, üzerinde durmamız lâzımdır. Bu, daha ziyade teknik bir mesele alduğu için, şimdilik yalnız prensipini işaret etmek istedik. Bu iki esasa dayanan bir mal mubadelesi, yeni cihanın temeli olacak kadar ileridir. Herhangibir şekildeki emperyalizm ve istismar temayüllerini bunun kadar izale edici ve her şekil- deki millet anlaşmalarına bunun kadar müsait bir formülü, yazılı olarak, şimdiye kadar hiçbir yerde görmedik. Fakat Rus ve Türk İnkılâpları arasındaki cephe arkadaşlığı millet- leri artık biribirlerine yedirmemek şiarı uğuruna bu kadarcık olsun Yaradıcılık Kabiliyeti göstermesin mi?