hat gerekiyor. Tabii üretim sırasında 67 kablonun yaratacağı sorunları siz düşünün. Böyle bir sorunun farkına varan bilgisayar tasarımcıları matris bağ- lantısı adında bir yöntem önermişler. RESTÖRE tuşu dışında kalan tuşla- rı 64 tuş olarak görebiliriz, çünkü SHIİFT LOCK tuşu soldaki SHİFT tuşu ile paralel bağlıdır. Böylece bu 6d tuşu 8 X 8'lik bir matrise bağlaya- biliriz. RESTORE tuşu oldukça özel bir tuş olduğundan yalnızca kendine özel iki hatta sahiptir. Böylece tuş ta- kımından bilgisayar plaketine yalnız- ca 18 hat taşıyarak bütün tuş takımı- nın bilgisayar tarafından algılanma- sını sağlayabiliriz. Bundan başka kul- lanılması gereken arabirim ünitesi ka- nal sayısı ise 64'ten 16'ya inmektedir. Tuş takımından gelen sinyaller CI- A'lere girer. İşletim sisteminde mat- ris tipine uygun bir altprogram, hangi tuşun basıldığını belirler. Bu progra- mın dikkat etmesi gereken başka bir husus da tuşların tek mi, (SHIFT)'le A birlikte mi, (C - ) ile birlikte mi, yok- sa (CTRL) tuşu ile mi basıldığıdır. — Çözüm şöyle bulunmuştur: Her tu- şun belli bir numarası vardır. Fakat bu numara kendi başına hiçbir işe ya- ramaz; bu rakamın basılan tuş kom- binasyonuna göre belli bir ASCII ko- duna çevrilmesi gerekmektedir. Bu çevirme işlemleri için işletim sistem rom'unda dört tane (her kombinas- yon için bir tane) deşifre tabloları bu- lunmaktadır. Böylece basılan tuş kombinasyonuna göre hangi ASCII karakteri gerekiyorsa elde edilir. Buraya kadar işletim sistemi han- gi tuşa bastığımızı algıladı ve istedi- ğimiz karakteri ekrana basması gere- kiyor. Önce bu ASCII kodunu ekran koduna çevirir ve 1024'ten 2023'e ka- dar adresler arasında uzanan ekran hafızasının belli bir yerine yazar. VIC çipi ise ekran hafızasından bu kodu alır ve KARAKTER SETİ ROM'un- dan (6) bu karakterin şekil olarak ta- nımını alır ve elektron tabancasına kontrol ederek bu karakterin görünür olmasını sağlar. Gayet düzenli ve bir- çok işin yapılması gerekiyor; yalnız- ca tek karakterin görünür hale gelme- Si için. İlgi çekebilecek başka bir işlem de bilgisayarın disketten bir dosyayı okumasıdır. Görülüyor ki işletim sis- temine burada da birçok iş düşmekte, Diyelim emri verdiniz. Bu emrin doğruluğu kontrol edildi, analizi ya- pıldı ve artik bilgisayar tam olarak ne istediğinizi biliyor. Artık sıra bilgisa- yarın kolları sıvayıp işe girişmesine gelmiştir. Ana işlem ünitesi, işletim sistemindeki bu işle ilgili bir altprog- rama gider. Bu altprogramda yapılan işlem arabirim ünitelerini aracı ola- rak kullanmak suretiyle disk sürücü- süne bir emir kanalı açar ve istenilen tipte ve addaki dosyayı hazır etmesi- ni emreder. Bu arada emre gelen ce- vabı değerlendirerek dosyanın başa- rıli bir biçimde açılıp açılmadığını kontrol eder. Dosya başarılı olarak açılmışsa göstergeçleri kullanarak dosyayı hafızaya okur. Bunu şöyle gerçekleştirir: Arabirim üniteleri va- sıtasıyla tek bir Byte'iı alır. Şimdi bu Byte'ı bir göstergecin gösterdiği ad- rese yazmak gereklidir. Adres bus'- una bu adres'i, data bus'una aldığı: Byte'i gönderir; bu arada R/W sin- yalini yazma durumuna geçirir. Böy- lece dosya Byte Byte okunup hafıza- ya alınır. Dosyanın sonuna gelindi- Binde ise disk sürücüsüne dosyayı ka- patması için emir gönderir. Böylece dosyayı okuma işlemi biter ve ana iş- lem ünitesi diğer emirleri yürütmek için yorumlayıcıya geri döner, Sonuç olarak görüyoruz ki işletim sistemi bizim için çok sıkıcı ve has- sas işleri üstleniyor. Genelde işletim sistemlerinin yapıları da budur. O bil- gisayarın standart ve en gerekli, en çok kullanılan işlemlerini üstlenirler. Bu işlemler genelde o bilgisayarın ge- nel özelliklerini belirler. A 41 Commodore