İKTİSADİ Çalışma Kanunlar ve haklar , Türkiye Kömür İşletmeleri -TKİ- Genel Müdürü Behzat Firuz ta- rafından Başbakan Süleyman De- mirele verildiği basına intikal e- den -verenin ve alanın yalanlamala- rına rağmen, Maden-İş Sendikasın- ca "sureti elimizdedir" denilen- ra- por vesilesiyle (Bak: YURTTA 0- LUP BİTENLER - "Hükümet") iş- çiler sorunu günün konusu olmuş- tur. Bilindiği gibi, işçilerin, genel an- lamda çalışanların durumu, 1936- danberi kısmi kanunlarla ele alın- VE MALI adlı özel raporunda belirtildiği gi- bi, köylerde, 6-14 yaşlarındaki ço- cukların en az üçte biri çalışmak- tadır. Bu çocuklarla kadınlar ve gençkızlar hem tarlalarda, hem de kilimcilik halıcılık gibi işlerde, kö- tü iş şartları yüzünden, alabildiğine istismar edilmektedirler. Köylerde şartlar, toprak işçisinin istismarı çin pek elverişlidir. Meslek hasta- lıkları, genellikle 8 saatin üstünde çalışma süresi, beslenme bozuklu- ğu ve iş emniyeti diye birşeyin bu- lunmaması o sebebiyle, 9.7 milyon kırsal işgücü, açık bir yığın prob- lemle karşıkarşıyadır. Ucuz işçilik, ücretlerin avans o- İşçiler toplu halde Çalışana değil, çalıştırana bak! mış, en son, "Grev, Lokavt ve Toplu Sözleşme Kanunu"na büyük ümit- ler bağlanmıştır. Ama, çalışanlar görmektedirler ki, Türkiyenin eko- nomik ve sosyal yapısı değişmedik- çe, bir elden kendilerine verilenler, hemen, ikinci bir elle geri alınmak- tadır. 1937'de Türkiyede, İş Kanununa tâbi 180 bin 374 işçi vardı. Şimdi bu sayı, 938 bini bulmuştur. Basın-İş Kanununa tâbi 1985 kişi ve Deniz-İş Kanununa tâbi 12 bin 289 kişi de bunlara eklenmelidir. Tarım kesi- nünde faal nüfus, 9 milyon 738 bin- dir. Bunlar, 15-64 yaş grupundaki- lerdir. Plânlama Teşkilâtının Nisan 1967 tarihli, "Çalışma Sorunları" 16 larak verilmesi -yani, "teşkilâtlan- mamış halk kredisi"!- yüzünden köylerdeki el sanatlarndir da istis- mar alabildiğine yaygındır. Kamu kesimindeki işletmelerde çalışanlar -memur ve işçiler- 291 bin kadardır. Gene raporda açıkça belirtildiği gibi, "genel bütçeye bağ- lı olan yerlerde bütün memur ve iş- çi personelin yüzde 43'ü, katma bütçeli yerlerde ise personelin yüz- de 53'ü hiç tahsilsiz veya en fazla ilkokul diplomalıdır. "Çalışma Bakanlığı için raporda, "birinci Plânda kendisine verilen görevleri yapamamaktadır. denil- mektedir SAHADA "Siyaset üstü siyaset" Sendikalarımızın durumu ise ayrı bir rezalettir. 1965'de, I milyon 624 bin 303 işçiden ancak yüzde 11.6'sı bir sendikaya yazılmak lüzu- munu hissetmiştir. Bugünkü sendi- kacılık yüzünden işçiler, bu istek- sizliklerinde yerden göğe kadar haklıdırlar. "Siyaset üstü siyaset" şampiyonu bazı sendikacıların, top- lu iş sözleşmelerine rağmen ücret artışında bir hızlanma sağlıyama- dıkları, Plânlamanın raporunda tes- bit edilmiştir. Siyasi bir bilince da- yanmıyan, işçinin siyasi yönden bi- linçlenmesinden veya bilinçlendiri!- mesinden -çeşitli nedenlerle, ödü kopan şimdiye kadarki sendikacılık anlayışı, işçi kitlesine ekonomik çı- kar sağlamak politikasını da, başa- rı ile yürütememiştir. Sendika ha- reketinin arada sırada iktidarlarla cilveleşmesinde asıl bu neden üze- rinde durmak gerekir. Amerikada, Lâtin Amerika so- runları ite uğraşan siyasal bilimci- lerin bazıları şimdi, "sırf ekonomik çıkar ve ücret artışı politikasına dayanan sendikacılığın az gelişmiş ülkelerde, toplumun diğer sosyal tabakaları ile -örneğin işçilere göre iyice imtiyazsız olan köylülerle- iş- çiler arasında çıkar, düşünce, duygu ve politik tutum ayrılığı yaratacak bir yol olduğunu" belirtmektedir- ler. Pek çokları, siyasi kampanya ve hareketlerde işçilerle köylüler arasında beliren tutum farklarım bu bir çeşit "imtiyaza sendikacılık anlayışlına bağlamaktadırlar. Hat- ta bazıları, bu yolun, halkı, içerde- ki ve dışardaki sömürücülere karşı girişilecek bir politik uyanma prog- ramında ikiye bölmeğe yaradığını temel görüş olarak almaktadırlar. Türkiyede de sendikalarımız bu yolda işe başlamışlardır. Ama bir yandan, ufalana ufalana gücünü kaybetmeye yüztutan, -zira, 1948'de sendika başına ortalama 722 işçi DİŞ TABİBİ MUSTAFA GÖREK Atatürk Bulvarı, Bolu Apt. No: 84/7 Telefon: 17 20 10 Kızılay — Ankara (AKİS: 353) 9 Eylül 1967