YURTTA OLUP BİTENLER kılıp yeniden silâha sarılınması için yaptıkları baskıları bir yana iterek, geçtiğimiz hafta Sudanın başkenti Hartumda bir arap zirve konferansı toplanmasına razı olmuştur. Fakat araplar arasında İsraile karşı si- lâhlı bir dayanışmanın imkânsızlığı bu konferansta bir kere daha anla- şılmıştır. O kadar ki, itibarına dü- şüreceği bütün gölgeye rağmen, Başkan Nasır bile, hiç değilse bir süre, İsraile karşı diplomatik yol- lardan gitmek gereğini kabul etmek zorunda kalmış bulunuyor. (Bak: DUNYADA OLUP BİTENLER). Bu birlik yokluğu karşısında şimdi, Kral Hüseyin için yapılacak tek şey olarak, ya bugünkü durumun sü- rüncemede kalmasına ve böylece, kolu kanadı kırılmış krallığının ya- vaş yavaş ölmesine göz yummak, ya da, günâhın artık kendisinden git- tiğini ileri sürerek, görünüşü kur- tarmak için bulunacak dolaylı bir yoldan e görüşmelere giriş- mek kalıyo İşte, emi göre, Kral Hüse- yin, İsraille görüşmelere gidecek bu dolaylı yolun Ankaradan geçip geç- miyeceğini anlamak için Türkiyeye gelmiş bulunmaktadır. A.P. Günşığına çıkan gerçekler Ortaşekerli kahvesinden bir yudum alan genç, Tamamen miğdeden geçen bir bağlantı var orta yerde. Gerçi, dışardan bakıldığı zaman ortada bir hizipleşme görülüyorsa da, as- lında bunun da, miğdeye giden yol- daki bir çatışmadan öte bir anla- mı yoktur bence. Hizipleşme, grup- laşma, klikleşme gibi lâfların ar- kasında yatan gerçek, budur; başka birşey değil!" dedi. Uzun boylu, esmer, yakışıklı, yirmidört yaşlarında bir gençti ve İktisat Fakültesi 3. sınıf öğrencisiy- di. Alnının üzerine dökülen siyah perçemini geriye attıktan sonra Söz- lerine şöyle devam etti: "— Süleyman Demirel, bugün için, partiye miğdesinden bağlı bu kişileri elde tutmak zorundadır ve onlardan yana olduğunu göster- miştir. Sizinle ilk defa tanışıyorum. Şu kadarını söyliyeyim ki, ben memleketini ve İnsanlarını seven bir gencim. Onun için, kimliğiniz değil. gazeteci olmanız önemlidir bence. 10 Ergin Toyer Açılan bir çift göz P'de -tabii, | İstanbul teşkilâ- Me neler olduğunu anlamak i- çin, herşeyden önce, bu teşkilâttaki grupları bilmekte fayda vardır. Bu teşkilâtta üç grup vardır: — Lâikliği inkâr eden ve kendi- lerine 'mukaddesatçı' ismini veren grup. Osman Turan ve arkadaşları- nın grupu. Buna Bilgiç de dahildi eskiden. 2 — Bunlara karşı olan, Demi- rel grupu'. Bu grup partiye miğdele- riyle bağlı, başka şey gözetmiyen ki- şilerden ibarettir. İstimlâkleri yar panlar, büyük ihaleleri alanlar, ara- cılık, tefecilik.. ne derseniz, bu gru- pun elemanlarının işidir, geçimi- 3 — Bir de bunların dışında, ta- mamen sinsice çalışan, fırsat kollı- yan, diğerlerine nisbetle daha kül- türlü geçinen grup vardır ki, bun- lar Erol Akçal, Refet Sezgin, Aydın Yalçın ve arkadaşlarıdır. Bunların arzulan, ilerde, Yüksel Menderesi lider olarak ortaya çıkarmaktır. Yüksel Menderesi teşkilâta lanse e- debilecek güçtedirler ve bunu yapa- bilirler de... Bu sonuncu gruptan ise kimsenin haberi yoktur!" Bu konuşma, haftanın başında Pazartesi günü, saatlerin 13.10'u gös- AKİS terdiği sırada, İstanbulda, Süley- maniyenin öğrenci kahvelerinden birinde geçti. Yakışıldı üniversiteli, bundan onbeş gün önce AP'den, ol- dukça firaklı bir şekilde istifa eden, İstanbul AP İl Gençlik Kolu Baş- kam Ergin Toyerdi. Üç yıl önce AP Kadıköy teşkilâtına EE yaptır- mış ve dokuz aydanberi de AP'deki sağcılarla verdiği savaşı zaferle bi- tirerek, İl Gençlik Kolu Başkanlığı- nı elde etmişti. AP''ye niçin geçtimdi. Ergin Toyer, — Madem ki bu kadar idealist bir gençsin, niçin bu partiye gir- din?" sorusuna şu cevabı verdi: " —Neden mi? Çok haklısınız. Ben, AP'ye geçtiğim zaman, bir inancım vardı. Önce, 1961 Anayasa- sına inanmış, ona bağlanmıştım. Bu ölçü, bu duygu ile demokratik dü- zenin yürümesi için AP'nin varlığını da gerekli buluyordum. Fakat, bu- günkü bezirganların, aracı VE tefe- ci sınıfının sözcüsü olan bir AP'nin değil, neo-liberalist bir AP'nin var- lığının şart olduğunu kabul ediyor- dum. Parti içindeki son durumlar, AP'nin artık böyle bir çizgiye geti- rilemiyeceğini ortaya koydu. Ben de artık, partinin, böyle Diz çizgiye ge- leceğine inanmıyorum İstanbul AP ilamlı son günlerde neler dönmektedir? Bunu merak edenler, muhalif partililer- den çok, AP'lilerdir. CKMP, YTP ve MP'lilerin bütün dikkatlerinin de bu çatışmanın üzerinde toplandığı bilinmektedir. Geçtiğimiz haftanın başında A- KİS muhabiri ile konuşan Ergin Toyerin sözleri, AP içinde tam bin gününü harcamış bir gencin dramı- nı anlatmak bakımından önemlidir. Aslına bakılırsa, AP İl Gençlik Kolu Başkanının söyledikleri, ay- lardır söylenenlerin o bilinen anla- mından öte bir anlam taşımamak- tadır. Ancak, hiçbir AP'li, bugüne kadar, su aşağıdaki gibi orijinal ve yapıcı bir beyanat vererek AP'den istifa etmemiştin "— Tutucuların, aracıların, bor- sacıların ve hepsinden öte, dazlak bir zekânın esiri olmaktan kurtula- mayacağına artık kesinlikle inandı- ğım Adalet Partisinden istifa ediyo- rum. Adalet Partili seçmenin ekono- mik problemlerine ve folkloruna uygun düşecek bir mücadeleyi so- 9 Eylül 1967