SOSYAL Çocuk Toplumun çekirdeği Geride bıraktığımız haftanın Oo başla- rında bir gün, İstanbul Emniyet Müdürlüğünün tahtaları gıcırdayan odalarından birinde 9 yaşında bir kız çocuğu, oturduğu sandalyede hafifçe kımıldanarak, hırkasının cebinden çı- kardığı buruşuk bir mendille burnunu fiildi ve karşısında duran polislere a- lışkm bir kayıtsızlıkla baktı. Sonra da yaşından umulmayan bir rahatlık- la: "— Beni nereye göndereceksiniz?" dedi. Kızın adı Nurten Özmuttu ve polislere karşı olan kayıtsız davranı- şından, Emniyet Müdürlüğünün pek de yabancısı olmadığı o anlaşılıyordu. Zirabu, Emniyet Müdürlüğüne onikin- ci gelişiydi. 9 yaşında olmasına rağ- men İl ayrı suçtan sabıkalı Nurten Özmutun sabıka fişi, İstahbulun değ- me sabıkalılarına taş çıkartacak ka- dar yüklüdür. Suçların hepsi de "yan- kesicilik'tir. İşin asıl hayret O verici tarafı, bu da değildir. Nurtenin aile-, einin sabıka fişleri incelendiği zaman, insanm küçük dilini yutmaması im- kânsızdır. Ailenin bütün fertleri sa- bıkalıdır. Nurten Öızmutun bu defa Emniyet Müdürlüğüne gelişi yeni bir suçtan ötürü olmadı. İstanbulun çalışkan ve ciddi Emniyet Müdürü Necdet Uğur bu sabıkalılar ailesiyle öteden beri il- gilenmekte ve 9 yaşındaki Nurten Öz- mutun, kendi deyimiyle "cemiyete ye- niden kazandırılması" için çâreler a- raştırmaktaydı. Nitekim çâre obulun- du. İlk kademe olarak çocuğun vela- yetinin ailesinden alınması düşünüldü mırn - kırın ettiyse de, Necdet U- fturdan gereken cevabı aldı. Şimdi, asliye mahkemelerinden birinde baba- sı velayetten "nezledileek", o sulh mahkemelerinden birinde kendisine yeni bir vasi tayin olunacaktır. Bun- dan sonra Nurten Özmut (o korunma- ya muhtaç çocuklar için kurulmuş o- laı Yetiştirme Yurtlarından birine gösterileektir. için yararlı birer unsur haline getir- mek için kolları ilk günden beri sı- vamış bulunmaktadır. Teşhis ve tedavi Necdet Uğur, çocuk suçlular (oprob- leminin “beşeri ve istimal" bir HAYAT kadro içinde düşünülmesi gerektiği- ni - haklı olarak, kabul etmektedir. Bunun için işe ilk önce, gerekli bilgi- leri edinmekle başlamıştır. e Polisliği, eli sopalı bir zaptiye disiplini dışın- da, medeni ve ilmi ölçüler (içinde ele alan Uğur, İstanbul Emniyet Mü- dürlüğüne tayin edilir edilmez, ilk olarak bir "Araştırma ve Plânlama Bürosu" kurmuştur. Büronun yabancı ülkelerde incelemeler yapmış değerli elemanlardan kurulmasına dikkat e- dilmiştir. Plânlama Bürosu, İstanbul Üniversitesinin Ceza Hukuku, Sosyo- loji ve Sosyal Antropoloji dallarında ihtisas yapmış bilim adamlarının da destek ve yardımlarıyla hummalı bir faaliyete girişmiştir. Plânlama Bürosunun amacı son beş yıl içinde İstanbulda işlenmiş olan suçların teferruatlı ve ilmi bir bi- lançosunu yapmaktır. Şimdiye oka- dar 40 bin kadar suç fişi incelenmiş" tir. Bu arada, suçların ne miktarda çocuklar tarafından işlendiği de ihmal edilmemiştir. Çalışkan ve metodik Uğur, AKİS muhabirine, Büronun ça- lışmalarını şöyle izah etti. "— Suçların sebepleri, herkesce malüm olduğu üzere, iktisadi, sosyal ve ailevidir. Bütün bunların yanında doğuştan gelen sebepler de vardır. Bu sebepler bilindiği takdirde, ona göre tedbir alınacaktır. Elbette alınacak tedbirler, sâdece bir emniyet ve polis tedbirleri değildir. Alınacak tedbirle- rin mühim bir kısmı iktisadı, sosyal tedbirler, yahut aile uyuşmazlıklarını bir problem olarak ortaya koyan ted- birler olacaktır. Doğru teşhis okon- madan tedaviye geçmeye imkân yok- dul Büronun aldığı neticelere bakılır- sa, 1961 yılında İstanbuldaki hırsızlık suçlarının 26 25'ine yakın bir nisbeti çocuklar tarafından işlenmiştir. İs- tanbulda 1961 de işlenmiş homosek- süellik suçlarının 9 27, 6'sının aktif olarak failleri çocuklardır. Bıçak ta- şıma suçlarından yakalananların Ili çocuktur. Yankesicilik suçların- dan & 15'i yine çocuklar tarafından işlenmiştir. 1960 yılında çocuklarda hırsızlık nisbeti 9 18, 5 - 19 iken, bu oranın 1961 yılında 9 25'e yakın bir orana yükselmesi, "doğru teşhis"in değerini bilen Necdet Uğuru bir hayli kaygılandırmıştır. Bunun üzerine der. hal kollar sıvanmış ve bu "doğru teş- his"in ışığı altında, "tedavi" çâreleri araştırılmaya başlanmıştır. Çocuk suçluluğunun. Batı ülkele- rinde başlıbaşına bir mesele olarak mütalâa edildiğini detaylı bir şekilde e- tüd etmiş olan Necdet Uğur, tedavinin Necdet Uğur Tedaviden önceki teşhis ilk safhasında Emniyet Müdürlüğün- de "Çocuk Suçluları Bürosu" kur- muştur. Büro teşkil edildikten sonra, polis kadrosu içinde ihtisas yapmış, fakat başka sahalarda kullanılan ele- manlar gözden geçirilmiş ve Büro- nun başına Hukuk Fakültesi mezunu ve Londrada ihtisas yapmış olan Nuran Sayın adında bir kadın memur getirilmiştir. Uğurun Çocuk Suçlula- rı Bürosunun başına Nuran Sayını ge- tirirken düşündüğü şey, çocuk psiko- lojisi olmuştur. Sayının emrinde iki kadın, üç erkek memur daha çalış- maktadır. Büro çalışmasına ilâve ola- rak, ayrıca seyyar bir çocuk o ekibi teşkil edilmiştir. Bu ekipler, başıboş ve suça yönelmek istidadı taşıyan yer- siz yurtsuz çocuklar n -eski bir deyim- le "Köprüaltı çocukları"nın- araştırıl- masıyla meşgul olanaktadır. Ekip sâ- dece bununla yetinmemekte, ailelerin- den kaçan çocukları da arıyarak, on- ları ailelerine iade etmektedir. Çocuk, topluma kazandırılmalıdır. Adeta bir "Rekreasyon Merkezi" ha- linde teşkilâtlandırılmış olan Ço- cuk Bürosuna, İstanbul Emniyet Mü- dürlüğünde, bizzat Emniyet Müdürü- nün odasına bitişik oda verilmiştir. Gaye, suçlu veya suça yönelmiş ko- runmaya muhtaç çocukları (otopluma faydalı birer unsur haline getirmek i- çin yapıcı bir metodla çalışmaktır. Çocuk Bürosuna, İstanbul Üniversi- tesi Sosyal Antropoloji Profesörü Dr. Hart ye asistanı Dr. Nepan Seran da