DÜNYADA OLUP BİTENLLER tebliğde . heyecan verici bir (nokta yoktur. Başkan ile Başbakanın anlaş tıkları bildirilmektedir. Bu anlaşma hangi noktalardadır? Normal ve mâ- kul şartlar içinde Sovyetlerle müza- kereye girilecektir. Ancak Batılıla- rn Berlin üzerindeki hakları ve Batı Berlinin Batı Almanyaya bağ- lılığı hiç bir zaman münakaşa ko- nusu edilmiyecektir Kennedy-Adenauer görüşmelerinin şu neticeleri de verdiği-tebliğde kay- GŞlimreimie sig beraber- anlaşılmakta ır Sömetlends yalnız Berlin mesele- si görüşülecek, Avrupa güvenliği o ve hudutlar gibi sair meseleler bugün i- çin ele alınmıyacaktır. Bu, bir yan- dan Almanya, Avrupa güvenliği ve silâhsızlanma meselelerini topyekün mütalâa etmek isteyen Sovyet tezi- nin reddi, diğer taraftan müzakere- lerde Avrupa güvenliği bahsine o te- mas edilebileceğini ihsas etmiş olan Birleşik Amerika tarafından verilen bir tâviz gibi görünmektedir. Bundan başka, bugün için Sovyet- lerle müzakereye girmenin biç bir faydası olmadığım savunan General De Gaulle'ün görüşü de Kennedy-A- denauer müzakerelerinde bir yana bı- rakılmıştır. Önümüzdeki hafta Mac Millan-De Gaulle- Adenauer arasında yapılacak olan görüşmelerde Fran- sız Cumhurbaşkanının bu hususta ikna edilmesi kararlaştırılmıştır. Atom silâhlan meselesinde şim- dilik bir anlaşmaya varılamamıştır Bilindiği gibi Adenauer, Amerikanın müttefikleri elinde bulunan atom si- lâhlarının, gerektiği zaman, Ameri- kan vetosuna uğramadan kullanıla- bilmesini istemekteydi. Adenauer bu- nu Kennedy'ye kabul ettirememiştir. Atom silâhlarının ne zaman kullanı- lacağını tayinde el'an Amerika selâ- hiyetli kalmaktadır. Bunlar Kennedy-Adenauer mülâ- katinin havasından, bu müzakereler- le ilgili oObeyanlardan ve kısmen de tebliğden anlaşılan noktalardır. İki Devlet adamı başka ne gibi bahisler üzerinde durmuşlardır? Her- halde Sovyetlerin bu kere Baltık ü- zerinden giriştiği manevra söz dışı bırakılmış değildir. Halen Sovyet Cum- Rusyada bulunan Finlandiya Cezayirli lider Bin Bella ve arkadaşları Gandinin izinde hurbaşkanı Kekkonenin ve (oNorve Dışişleri Bakanının avdetlerinde da- ha iyi belirecek olan bu manevranın hakiki hedefleri hakkında da fikir teatisinde bulunulmuştur. Sibiryada randevu Almanyadan ve Almanyanın müt- tefiklerinden gelecek bir tecavüz ihtimali karşısında alınacak aske- ri tedbirleri kararlaştırmak Ooüzere Sovyet Rusya ile Finlandiyanın isti- şarelerde bulunacaklarını tasrih eden 948 tarihli Fin-Sovyet anlaşması ge- reğince Moskova, 30 Ekimde Helsin- kiye bir nota vermiştir. Bundan son- ra, duruma konuşmak üzere Fin Dı- şişleri Bakanının Moskovayı ziyare- ti ve Finlandiya Meclisinin feshedi- lerek yeni seçimlere gidileceğinin bildirilmesi Sovyetleri tatmin etme- yince, bu sefer bizzat Cumhurbaşka- nı Kekkonen Rusyanın yolunu tut- muştur. Ancak, ziyaret gayet teklif- sizdir. Halen Asya Rusyasında bâkir topraklar meselesini incelemekte o- lan Krutçef, oOKekkoneni kendisine Novosibirskde mülâki olmaya dâvet etmiştir. Bu arada Norveç Dışişleri Bakanı da Sovyet Rusyaya gitmiş bulunmak- tadır. Lange de Krutçef ile görüşe- cektir, fakat ancak on gün kadar onra... O zamana kadar Bakan için Rusya “dahilinde bir gezi tertiplen- mişti —. Batı Almanyanın iştirakile bir Baltık kumandanlığı kurulması teşebbüslerinden sinirlen- miş görünmektedir. Bu vaziyet dahi- linde Finlandiyadan tekrar üs isteye- bilirler. Hattâ belki Finlandiya Mec- lisinin biraz daha sola kayması ken- dilerince matluptur. Fakat her ne olursa olsun, bu son Sovyet manev- rası, Batı müdafaasının Kuzey ucu- nu istihdaf eder gibi görünmektedir. Bu kanattaki müttefikleri yıldırmak ve bu suretle savunma kalkanında bir gedik açmak... Bütün bu niyetler, önümüzdeki Batı-Dogu müzakerele- rini kolaylaştıracak bir hava yarata- cak mahiyette değildir. Sovyetler de bunu o bilmektedir. Nitekim Sovyetlerin bu plânlarını tamamlayıcı Ur Jestini daha k detmek mümkündür. Sovyet Rusya uzun zamandan beri nükleer deneme- leri durdurma müzakerelerine yanaş- madığı, bunun umumi silâhsızlanma bahsi içinde ele alınması lâzımgeldi- ğini ileri (osürdüğü halde, şimdi bu müzakereleri kabul etmiştir. 28 Ka- sımda başlıyacak olan görüşmelerde, Baltık üzerindeki manevrayı tamam- layıcı olarak tekrar Avrupada ve Kuzey bölgelerinde atom silâhların- dan tecrit edilmiş bölgeler (o ihdası tekliflerinin Sovyetlerce yenilenmesi ihtimali vardır. Nitekim (Kennedy- Adenauer mülâkatinde de bu ihti- mal hesaba katılarak Sovyetlerle gi- rişilecek müzakerelerde yalnız oBer- lin meselesinin konuşulması hakkın- da âdeta koruyucu Ur karâr alınmış bulunmaktadır. AKİS, 27 KASIM 1961