13 Kasım tarihli derginizde 147'ler meselesindeki büyük Oo haksızlı- ğın bazı cephelerini oaydınlatan ve 147'lerin, bu dâvanın İnsan Hak- ları ve Hukuk düzeni anlayışı için- de er geç düzeltileceği konusunda- ki inanç ve azimlerini belirten ya- zıma, bir gerçeği aksettirmek bakı- mından 147'ler çevresinde memnun- luk ve sempati ile o karşılanmış- tır. Değerli derginizin bu konudaki yerinde hassasiyetine teşekkür e- derken bir nokta üzerinde bir dü- zeltmeye müsaadenizi rica ederiz. Bu yazının bir yerinde işlerin- den edilen 147'lerin karşılaştıkları mali zorluklardan (o bahsedilirken: “Üniversite içinde kalan talihlile- rin aralarında topladıkları 40 bin liranın, muhtaçlara dağıtıldığı" ya- zılmaktadır. Mevzuu bahis 40 bin lira, 147'le- rin kendi aralarında toplayıp güç du- tan bir yardımdır. kadar kendi dışlarından hiç bir yardım kabul etmemişlerdir. 147'ler İdare Kurulu * : 7 Kasım tarihli gazetesinde o bir başlık gördük: "65 ler hakkındaki 105 sayılı kanunun kaldırılması isteniyor. C. K. M. P. milletvekili Talât Oğuz izahat verdi." Birinci perde Bölükbaşının İkinci (operde: Hemen altında "Tav" başlıklı bir fıkra: "Ara- zi vergisinin kaldırılması isteni- yor: Şu C. H. P. büyük parti, he- saplı parti vesselâm! Daha şimdi- den hazinenin 80 milyonluk geliriy- le köylüyü tavlayarak önümüzdeki te iktidarı garantilemeye çalışıyor AKİS'i inarasıra yaptığı gibi biz de 2 perdelik bir komedi düzenle- dik. Kemal Varol - Turhal * Üç aydan beri devamlı AKİS o- kumaktayım. Bu kısa zamanda Heri hedefleri görebilmen) ancak AKİS sayesinde mümkün (o olmuş- © Millet olarak, devlet olarak, bü- tün dünya önünde apaçık vermek- te olduğumuz imtihanda yapaca- ğımız teklemelerin de imtihan so- ruları arasında olduğuna, bu s0- ruların cevabının verilmesinde güç- lük çekilmiyeceğine inanıyorum. i Sapmaz - Ankara 20 hale geldiğini hissetti. H. Bedil Fı- rat ve birkaç arkadaşı, A. P. nin du- rumunu uzun müddetten beri beğen- miyorlar, dâvaya ihanet edildiği fik- rini savunuyorlardı. Üstelik, A. P. nin İzmir ve diğer bazı Ege illerinde- ki karışıklık bu müzmin parti kuru- cusuna ümit verdi. Böyle bir patırdı- dan toplanacak parsa, bir hayli kaba- rık olacaktı. H. Bedil Fırat bu düşün- celerle paçaları sıvayıp, 16 kuruşluk pul ve iki arkadaş temin ettikten son- ra pek sempatik bir isim de bularak "Selâmet Partisi"ni kurdu. Selâmet Partisi eski D. P. lileri, yeni A. P. lileri selâmete kavuşturacak tek mü- essese olarak ortaya çıkıyordu! Ancak, partinin kurulusunun üze- rinden çok az bir zaman geçmişti ki bir basın mensubunun şakası ortaya yepyeni bir mesele çıkardı. e Fırat ve arkadaşlarına D, P. rümu- zundan neden ln mi yet D. P. rümuzu elde koz tutulursa, bu o kargaşalıkta kurulacak parti memleket çapında gelişebilirdi. Gazeteci, rümuza bir de isim bulmuştu: Devrim Partisi.. Teklif üç kafadarı evvelâ şaşırttı. Sonra korkuttu. Ama günler geçtik- çe cezbetti. Ancak, tek başlarına bu- nu yapamayacaklarını anladıklarından birkaç kişi daha bulmak ümidiyle et- rafı araştırdılar. İlk akla gelen isim, tabii Şeref Balkanlı oldu. Balkanlı, o gün yazıhanesinden aranıp kendisi ne durum anlatılınca pek memnun kaldı. Sonra Mehmet o Yorgancıoglu hatırlanıldı. Gerçi o Yorgancıoğlunun . P. atılmasına sebep H. Bedii Fıratın ihbarıydı. Bu iki siyasi, bir- birini pek sevmiyordu. Ama, şimdi iş değişmişti. Yorgancıoglu A. P. Ge- nel İdare Kuruluna . karşıydı. Fırat da bu durumda karşı taraf oluyor- du. Öyleyse, aradaki buzların erime- mesi için sebep yoktu. Nitekim o ge- ce Fıratın evinde yapılan toplantıya Yorgancıoglu büyük bir istekle katıl- dı. Parti kurulmuş, geçici Genel Baş- kanlığa Tevfik Fikret Onay getiril- mişti. Genel Başkan Yardımcılıkları- na da, kim isterse o atandı. Genel Merkez binam şimdilik O- nayın evi olacaktı. Gösterişli bir ta- bela asılacak, derhal o teşkilâtlanma işine girişilecekti. Böylece, dünya ri- yaset tarihinin en garip tabelası ha- zırlandı. Tabelâlarda rumuz yazılır isim yazılmazken, yahut sâdece rümuz yazılırken bizim ahbap- lar, levhanın üstüne kocaman bit D. P. koydular, altına da, daha ufak harflerle Devrim Partisi iba resini eklediler. Ne var ki şans D P. cilere yaver olmadı. Onayın ev M bibi sırılsıklam bir C. liydi. Evine böyle bir tabelanın asılmasına katiyen razı olmuyordu. Devrimciler bunun da çâresini buldular: Tabelâyı asacaklardı. Faaliyete geçilecekti. Ev sahibinin protesto çekip tahliye ka- rarı almasına kadar kazanılan zaman zarfında da, bir başka yer bulunacak- 1. Sıra açılış kokteyline geldi. Bu- nu Şeref Balkanlı üzerine aldı. Bal- kanlı 180 liraya şahane bir kokteyl hazırladı. Yeniliyor, içiliyor, bol bol parlak istikbalden bahsediliyordu. Ancak kokteylde partinin cularından bir kişi yoktu. Zira o si- rada sayısız Genel Başkan Yardımcı- larından Şeref Üsküp Emniyet Birin- ci Şubede, İçişleri bakanlığının bir emrini tebellüğ etmekle (o meşguldü. Zeytinoğlu, D. P muzunun kullanılmasının kanunen, yasak olduğunu belirtiyor ve Devrim Partisinin kuruluşunun kanunsuz ol- duğunu bildiriyordu. Ürgüp, emrin bir kopyasını iste- di, İlgililer bunu şifahen tebliğ edebi- leceklerini bildirdiler. Taraflar ara- sında tartışma adamakıllı uzadı. Ne- ticede resmi makamlar galip geldiler ve Ürgüp emri tebellüğ' ettiğini bildi- ren bir kâğıt imzaladı. Bunun hemen arkasından dört si- vil polis, kokteyle davetsiz (misafir olarak şeref verdiler. Sivil polislerle partinin kurucula- rı arasında a tam (üçbuçuk saat sürdü. Kurucular gene *mir diye tutturdular, Polisler buna lüzum olmadığım söylediler. oNeti- cede zabıt tutuldu ve kuruculara im- zalatıldı. Kuruluş gecesi D. P. Genel İdare kurulu ilk olağanüstü toplantısını yaptı. Bir telgrafla durumu Başba- kan İnönüye bildirmeğe karar verdi- ler. Sitesi gün, Emniyet 7 em imi. başladılar. Cuma sa- bahı Devrim Partisinin dokuz “kuru. cusu İzmir C. Savcılığında ifade ver- diler. İfadelerinin ana fikrini kendi- lerine bir tebligat yapılmadığı teşkil ediyordu. D. P. nin mirasçılarınla çilesi bu kadarla kalmadı. Balkanlı, beklenen hareketi biraz erkence yaptı. Bal- kanlının istifa sebebi, geçici (oGenel Başkama bir iş için yazdığı tezke- reydi. Geçici Genel Başkan tezkere- yi alâlade bir kâğıda, alelâde bir ka- lemle yazmış ve Balkanlının Önüne sürmüştü. Balkanlı tezkereyi Onayın kafasına atar gibi yaptı ve istifa et- tiğini bildirdi! Toplantıda bulunan diğer oüyeler ki kurucunun arasına girdiler, Bal- kanlının istifasını -şimdilik geri bı- raktırdılar. Şu anda, yeni D. P. için- -e böyle vahim fikir ( ihtilaflarının çıkmaması için başlıklı kâğıtlar bas- tartılmakta, bir de yazı makinesi teminine, çalışılmaktadır. AKİS, 27 KASIM 1961