DÜNYADA OLUP BİTENLER Kongo Siyah ve beyaz Geride obıraktığımız hafta içinde, ünü i Bir- leşmiş -Milletler kuvvetleri nihayet Katangada zor kullanmaya mecbur oldular. Milletlerarası teşkilâtın em- rindeki "Mavi Miğferliler" ile Katan- galı askerler arasında çarpışmalar oldu. İki taraftan da insan kaybı kaydedildi. Haber ajansları birbirini tutmayan haberler verdiler. Bunların bazılarına göre Birleşmiş- (o Milletler kuvvetleri Katangalı askerlerin önün- de perişan olmuşlardır. Diğer haber- lerde Katangaya Mavi oMiğferliler hakimdir. Katanga Başkanı Çombe ile İçişleri Bakanı Munongonun kaç- tığını iddia edenler olduğu gibi, Baş- kanlık sarayına, sığınıp Katanga Kuvvetlerini idare etmekte oldukları- nı ileri sürenlere de rastlanmakta- dır Hâdise nedir? Kongoda merkezi bir hükümet kurmak için birbuçuk yıla yakın bir zamandanberi sarfedilen gayretleri tâkip edenler, zengin Katanganın birliğe katılmak hususunda bidayet- ten beri ayak sürüdüğünü hatırlar- lar. Bu konuda Birleşmiş-Milletler kararlarının çeşitli ve aykırı eğilim- lere çarparak kırıldığı da malüm- dur. Sonunda bizzat Genel Sekreter Hammarskjoeld'un gizli diplomatik faaliyeti sayesinde Leopoldville mer- kezi hükümetinin patronajı ve Bir- leşmiş- Milletlerin himayesinde par- lâmento toplanabilmiş ve bu sefer maktul Lumumba taraftarlarının da iştirakile yeni bir merkezi hükümet kurulmuştur. Bu suretle Leopoldville -Stanleyville mihverinin teessüsü, ay- rılık taraftarı olan Katangayı büsbü- tün sinirlendirmiş ve Çombe, Katan- ga m çe eroin göndermekle kendisi gitme- miştir. Leopoldville Çombe için acı hatıralarla doludur, Bira orada uzun zaman mevkuf tutulmuştur. Ama Combenin yan çizmesinde hakiki sebep, Lumumbanın ölümün- den birinci derece mesul oluşudur. Bunun içindir ki Katangalı lider Lu- vanium toplantısından evvel uzun zaman bir zirve toplantısında ısrar et- merkezi hükümetin dan ri bir muhtariyet fikrin- de her gün biraz daha ilerlemiş, Ka- SARAN SENEL Kongonun umumi sefaleti içinde eritip heba etmemek 28 Lumumba İdealler ölmez mülâhazasını da başlıca tez olarak sa- vunmuştur. Katanga Başkanı Çombe bu muhtariyetin başlıca sembolü ola- rak Katanga ordusunu ve jandarma- sını muhafaza etmekte idi. Ordudaki beyazlar Çombeyi Leopoldville'deki mevkufi- yetinden kurtaran Kongo Kuvvet- leri Kumandanı General Mobuto ile Katanga Başkanı arasında garip bir dostluk o başlamış ve bu dostluğun, sonunda, ngonun birliğine zarar verecek bir kombinezon haline gel- mesinden de korkulmuştu. Zira iki adamı birbirine bağlayan müşterek bir karakter vardı: İhti Katanga Başbakanı or Ge- neral Mobutonun kz vermeyi ka- bul etmişti. Buna mukabil Mobuto da Katanga kuvwvetlerine bir nevi muhtariyet tanıyordu. Bu kuvvetle- rin ise Belçikalı ve diğer Avrupalı subayların kumandasında bulunduk- ları malümdu. Buna mukabil 12 Şu- bat tarihli Güvenlik Konseyi kararı bütün bu yabancı kumandan ve nisyenlerin Kongodan o çıkarılmasını âmirdi. Bu karar bütün bir Kongo meselesine ve bütün bir Katanga dâ- vasına parmak basmakta idi. Zira herkes biliyordu ki Çombe ister is- temez, bilerek ve bilmeyerek, sömür- gecilerin son mümessili, onların son hâmisidir. Belçikalılar Kongoyu ter- ketmeye bir türlü razı olmadıkların- dan zengin Katangaya yapışıp kal- mışlardır. Kongonun birliği ise bu son sömürge artıklarının temizlenme- sini gerektirmektedir. İşte, uzun münakaşalardan sonra Çombenin bu yabancı teknisyenlerden vazgeçmediği ve birliğe yanaşmıyaca- ğı anlaşılmış, geride kalan hafta Ka- tangadaki Birleşmiş-Milletler omü- messili O'brien ile Çombe karşılıklı suikast ittihamlarından sonra Bir- leşmiş- Milletler kuvvetleri oGüvenlik Konseyinin kararlarını tatbik etmek üzere harekete geçerek stratejik nok- talan işgale ve ele geçirebildikleri Katanga kuvvetlerini silâhtan tecride başlamışlardır. Fakat Katangalılar ciddi mukavemet o gösterdiklerinden manzara bir iç savaşı aksettirmeye başlamıştır. İhtilât tehlikeleri Birleşmiş- Milletler Mavi Miğferlilerin ilk çarpışmalardan sonra Kuzey Rodezya hududunu ka- pamaya çalıştıkları görüldü. (Kuzey Rodezya esasen fıkır fikir kaynayan Rodezya- Nyasaland o Federasyonuna AKİS, 18 EYLÜL 1961 emrindeki