28 Ağustos 1961 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 33

Feriha Öztürk Gaye çalışmak faaliyete geçecektir. Müteşebbis He- yet Başkanı Feriha Öztürkün işaret ettiği gibi, bundan evvelki idare he- yetlerinin birliğe muhakkak ki bü- yük hizmetleri dokunmuştur. Bu hizmetler arasında, meselâ, dışarda birliği başarıyla temsil etmiş olmak, birliğe bugünkü lokalini ka- zandırmış olmak, karaçarşaf dâvası- nı benimsememekle beraber, Türk kadınına bir ecnebi misafirini kabul edebilecek şirin bir yer sağlamış ol- mak gibi örnekler sayılabilir. Birçok üyeler eğitim »sahasında Türk kadını- teşebbis Heyete gelince, teşekküle yepyeni bir ruh vermek ve onu can- landırmak gibi esaslı bir vazifenin yanında, eğitim sahasında pek çok faaliyet göstermiş, bütün okullarda açılan okuyup yazma kurslarına gö- nüllü olarak katılmış ve bilhassa bir- lik adına açılan biçki - dikiş kursla- rında çok basarı kazanmıştır. Türk Kadınlar Birliği Müteşebbis Heyetinin Ankara Hapishanesinde mahküm kadınlarla meşgul olan bir kolu bilhassa faaldir. o Hapishanede sosyal konular ele alınmaktadır. Malı küm kadınların hiç boş kalmamaları- nı sağlamak üzere onlara dantel işi her çeşit el işi gösterilmekte ve ge- rekli malzeme sağlanmaktadır. Hiç- birisi okuyup yazma bilmediği için kendilerine okuyup yazma kursu a- çılmış ve bir kütüphane hediye edil- miştir. Türk Kadınlar Birliği Müteşebbis Heyeti bir prensip kararı almıştır: Görgüye dayanmıyan hiçbir söylen- tiye önem verilmiyecek.. Böylece de- AKİS, 28 AĞUSTOS 1961 «Kardeş Partiler»in İdeali Jale CANDAN Demokrat Partinin başlıca vasfı inkılâp düşmanlığı idi. Memlekette yarattığı iktisadi güçlüklerden bunalan halkı oyalamak için ateşle oynadı ve nerede gerici bir kuvvet sezdiyse ona canlandırıp kendisine dayanak yaptı. On senelik iktidarı zamanında Dil İnkılâbını sekteye uğrattı, güzel dinimizin mânasını yok edip, yerine yobazlığı, kara ta- assubu koydu. Hakiki müslümana sırtını çevirip, hacıya, hocaya, mus- kaya, karınca, duasına, sakallıya, çarşaflıya yüzverdi. 19 Mayıs Genç- lik bayramında birçok vilâyetlerimizde kızlarımız temiz spor hareket- lerine katılamaz olmuşlardı. Taaddüdü zevcat tasarıları Büyük Mec- lise kadar sokuldu. Dünya fezaya adam göndere dursun, biz her işi bı- raktık ta, kan verip almanın müslümanlığa aykırı olup olmadığının tartışmasına düştük. Bugün artık Demokrat Parti tarihe karışmış bulunuyor. Fakat onun kara kuvvetlere dayanan kara ruhu haris ve tecrübesiz bazı poli- tikacıların sayesinde bugün yeniden karşımıza dikilmiştir. Kendilerini her vesile ile kardeş parti ilân eden yeni partilerin, din ve fazilet mas- kesi altında, dayanacaklarını sandıkları en büyük kuvvet, biç şüphe obuasın ki, gerici kuvvetlerdir. Bu kardeş partilerden bir tanesinin, hem de yüksek kademelerinde hilâfetin geri getirilmesini konuşanları kulaklarımızla duyduk. Her vesile ile Demokrat Partinin yerini tuta- caklarını ilân eden politikacıların zaten gerici kuvvetlere tâviz ver- mekten başka ellerinden ne gelir? Ne zaman ki bir adam yerli yersiz faziletten, ahlâktan bahseder, ondan şüphe etmek lâzımdır. Menderes, bir zamanlar bu memleketin I numaralı dindarı geçinir, cami ziyaret etmeden ve yakasına muska yapıştartmadan seyahate çıkmazdı. Son- radan öğrendik ki, camiye bağışladığını ilân ettiği halının bedelini bile devlet kasasından ödetmiştir. Halka, bilâücret çalıştığını duyururken, değil yalnız Başvekillik maaşını, aynı makamın tekaütlük maaşını ce- be indirir, emrindeki bir memurun karısı ile aşk hayatı yaşarken dev- letin polisini kapıya nöbetçi diker, politik hırslarım tatmin için hırsız- ları aynen bur sete reisi zihniyetiyle kullanıp onları hırsızlık vesikaları ile tehdit edermiş. Zaten bizde ibadetin gizlisi makbuldür. Bunu hiç akıldan çıkarmamak, yeni politikacılarımıza vuracağımız kıymet ölçü- sü bakımından önemlidir. Önümüzdeki seçimlerin can alıcı noktalarından bir tanesi de gerici kuvvetlere' tâviz veren politikacıların memlekette tutunup tutunamı- yacakları meselesidir. Bu politikacıları elleri boş çevirirsek, işte De- mokrat Partinin kara robu asıl o zaman yok olacaktır. Ve işte ancak bundan sonradır ki "kardeş partiler" kendilerine başka çeşit idealler aramak zorunda kalacaklardır. Aydın Türk kadınının önemli vazifesi, şimdi en başta gerici kuvvete karşı koymak, onun karşısında çahşmak- tır. Çünkü gerici kuvvetin ilk bedeli daima kadın olmuştur. dikodu ve iftira, fısıltı faaliyeti bir- likten uzaklaştırılmış olacaktır. Ye- ni ve eski diye birşey de prensip ola- rak ağıza alınmamaktadır. Derneğe hizmet etmiş her üyenin bir yeri, bir kıymeti vardır. "Kardeşlik Günü"n- de eski ve yeni idare heyetleri bera- ber toplanmış ve birlikte hakiki bir birlik kurmaya çalışmışlardır. . Moda Sonbahar sokak kıyafetleri Havalar soğumaya başlarken ilk akla gelen şey, yeni bir tayyör veya rob - manto seklinde bir sokak kıyafeti edinmektir. Bu sene sonba- ar tayyörleri umumiyetle yumuşak kumaşlardan yapılmış, açık renkli, çok sade kıyafetlerdir. Aşağıya doğ- ru hafifçe açılarak genişleyen, etek- ler ve bunların üzerinde kısacık düz ceketler yeni modanın en çok tutunanı sokak kıyafeti olacaktır. Bunları ge- çen senelerin ufak tayyörlerinden a- yıran başlıca özellik, eteklerin aşağı- ya doğru genişleyerek biçilmiş olma- sıdır. Düz çizgiden artık bıkılmıştır. Tayyörlerde bu sene gene teferruat süsleri görülecektir. Meselâ, düz vs yakasız bir tayyör kendi kumaşından yapılmış püsküllü veya biye ile süs- lenecek, ince ve sade detaylarla zen- ginleştirilecektir. Bazı tayyör ceket- leri yandan veya arkadan açıktır vs daha ziyade iki parçalı bir elbise ha- vasını uyandırmaktadır. Sokak elbiseleri de tıpkı tayyör- ler gibi düz çizgiyi terketmiştir. Bun- ların etekleri ekseriya gizli pli kaşe- lerle ve aşağıya doğru genişleyen bir biçki sayesinde zenginlik kazanmak- tadır. 33