YURTTA OLUP BİTENLER ri intibayı ortaya koymak bakımın- dan alâka çekiciydi Bunlar Milli Bir- lik Komitesinin de İnönü düşmanı ol- duğunu, o bakımdan D.P. nin yeni bil kisve altında bugünlerde tekrar or- taya çıkacağım, Menderesin idamına cesaret edilemeyeceğini yayıyorlar, Demokratlardan "kenetlenmiş halde" kalmalarını istiyorlardı. | İstedikleri başka şey, geniş halk tabakalarını Mili Birlik Komitesinden soğutmak, ona düşman etmek, aynı safta bulu- nanları (o birbirlerinden Ooo ayırmaktı, Sanki Komite Menderes idaresi, İnö- nü de Said-i Nursiydi! Bütün bu dedi- koduların aslı faslı İ hatta ailevi C.H.P. Genel Başkanı zaten önü- müzdeki haftanın sonunda Ankarada olacaktı. liderin fikri A vak bu hafta, C.H.P. Genel Mer- kezinin İnönüyü bir an önce An- karada görmek istemesinin sebebi bundan ibaret değildi. Bir takım me- selelerde ihzari çalışmalar yapılmıştı. Şimdi, Genel Başkanla istişareye lü- zum vardı. Bazı hususlarda partinin nasıl bir tutum takınacağının tesbiti gerekiyordu. Meselâ, bu rejim içinde kurulması düşünülen (Meclis konu- sunda İnönünün fikri büyük önem ta- şıyacaktı. C.H.P. bu Meclisi daha zi- yade Danışma Meclisi mahiyetinde görüyor, rejimin hususiyetleriyle bağdaşamıyacak bir süs olarak düşü- nenlerin fikrine okatılmıyordu. Kızı- laydaki Genel Merkezde partinin ileri gelenleri Genel Sekreter İsmail Rüş- tü Aksalın da iştirakiyle meseleyi e- nine boyuna görüşmüşler, bazı nokta- lar tesbit etmişlerdi. Ama kat'i gö- rüşün belirtilebilmesi için İnönünün de çalışmaların neticesini görmesi, görüşmelere katılması lazımdı. Bili- İnönünün bu intikal devresinde işbaşında olanlara bütün yardımın yapılması, elden gelen desteğin sağ- lanması taraftarı olduğuydu. Genel Başkan, hem rejimin, hem ihtilâli yapmış olanların emniyetini bunda örü . İnönü, Komitenin iyi ni- yeti konusunda bir an, ama bir tek an şüpheye düşmemiş, bilâkis onla- rn umumi tutumunu hep takdir et- mişti. Milli Birlik İdaresi memleke- tin | numaralı devlet adamının tam desteğine güvenebilirdi. İnönü mem- leketin selâmetini, işbaşındakilerin kendilerini yıpratmamalarında görü yordu. Bu bakımdan onların işlerini kolaylaştıracak bir (Meclisin, kurul ması fikrini, eşyanın tabiatının göz önünde bulundurulması şartıyla mü salt karşılamış, realiteler unutulmak sızın teşkil edilecek böyle bir Mecli- sin faydasına inanmıştı. İnönünün düşüncesinin bilinmesi Meclisin ma- 22 İsmail Rüştü Aksal İşler kızışıyor niyetinin ve çalışma tarzının tesbi- tinde de şüphesiz rol oynayacaktı. Bu hafta öyle anlaşılıyordu ki, C.H.P. Genel Merkezinin mensupları, İnönü gelir gelmez kendisine ( kolları sıva- tacaklardı. Bütün bir yaz dinlenmiş olan Genel Başkan böylece tekrar ya- rım asırlık hayat temposuna avdet etmiş olacaktı. Üç basamaklı merdiven “nümüzdeki hafta İnönü, C.H.P. Genel Merkezinde başka bir faa- liyetle karşılaşacaktır. Hakikaten çe- şitli okomisyonlar, bir süreden beri üç kademeli bir çalışma içindedirler: Bu üç kademe, eski partinin hayatın- da üç hamle olacaktır. Çalışmaların ilk perdesi C.H.P. nin programında ve tüzüğünde düşünülen "âyârlama"- lardır. Değişiklik bilhassa tüzükte o- lacak ve partiiçi faaliyetlerle teşkilât bünyesinde, kademelerde yenilik ya- pılacaktır. Programa gelince, onun bazı zaruretler icabı sulandırılmış o- lan tarafları ciddi bir şekilde ele alı- nacak ve C.H.P. bir doktrin değil a- ma bir prensip partisi haline getirile- cektir. Programda mevcut umdele- rin altısı da muhafaza edilecektir. Fakat bunların içinde devletçiliğin ve lâikliğin tatbikatının daha verim- li olması için icap eden tadilat yapıla caktır. C.H.P. sınıf partisi değil, mil li parti olmak vasfını muhafaza ede cek ve mutlaka bir hat çizmek gere kirse Amerikadaki Demokrat Partiye benzer şekilde ortanın biraz solunda yer alacaktır. Bu çalışmalar,, ikinci bir çalışma safhasına yol açacaktır. Bu, partinin önümüzdeki seçimlerde halkın karşı- sına çıkarken o yayınlayacağı seçim beyannamesi olacaktır. Seçim beyan- namesi bu defa son derece kesin ve tafsilâtlı hazırlanacak, C.H.P. ikti- dara getirildiği takdirde memleketi nasıl idare etmeyi düşündüğünü açık açık bildirecektir. Seçim beyanname- si partiyi o seçim devresinde bağlaya- cak bir vesika mahiyeti taşıyacaktır ve programla tüzük te bugünlerde hazırlanmakta olan değişikliklerin ışığı altında kaleme alınacaktır. C. H.P. nin önümüzdeki teşrii devrede Türkiyenin ihtiyaçlarını nasıl gördü- gü, bunlar için ne gibi hal çareleri dü- şündüğü bütün vüzuhuyla belirecek- tir. Üçüncü safha, ilk iki çalışmanın daha müşahhas hale getirilmesi ola- cak ve C.H.P. iktidara getirildiği tak- dirde bir Hükümet programı şeklin- de umumi efkâra duyurulacaktır. Hü- kümet beyannamesinde müstakbel Başbakan, partisinin programının ve seçimlerde yayınlanmış beyanname- nin yüklediği vecibeler altında C.H.P. hükümetinin başarmayı (odüşündüğü işleri sıralayacak, bunların imkânla- rını belirtecek, Meclisten o şekilde itimat alacaktır. Yani Hükümet Programı Seçim Beyannamesine, Se- çim Beyannamesi parti programına sıkı sıkıya bağlanacaktır. Böylece C.H.P. iktidarı, üç kade- meden süzülmüş fikirlerin ciddi tat- bikatı gayesiyle kolları sıvayacak ve millet hiç bir sürprizle karşılaşmaya- caktır. Bu haftanın sonunda bir C. H.P. li hazırlanmakta olan ve hazır- lanacak metinleri şöyle anlatıyordu: Program, zihindeki fikirlerin melt | olduğunu açıklayacaktır. Se- çim beyannamesi, vücudun nasıl ça- lışacağını ortaya koyacaktır. Hükü- met beyannamesi ise, ellerin ne iş gö- receğini gözler önüne serecektir”". Bu çalışmalar, İnönünün Başken- te dönüşünden sonra büsbütün hızla- nacak ve komisyonlar çeşitli zaman- larda Genel Başkanın fikirlerinden faydalanmak imkânım bulacaklardır. Çalışmalara bazı tarafsız ilim adam- larının ve tecrübe sahibi, mütehassıs sayılabilecek kimselerin de katılması C.H.P. yi sâdece siyaset düşünen bir teşekkül olmaktan çıkaracak, tutu- munu bilginin ışığında tesbit eden, fakat dürüst siyasetçiler tarafından yürüten bir varlık haline sokacaktır. Her halde, yeni partilerin kurul- aasına çalışılırken ve bazı C.H.P. aleyhinde kampanyaya hazır- lanırken eski parti daha ziyade ses- siz ve yavaş, fakat imkân nisbetin- de verimli bir çalışma halindedir ve siyasi faaliyet açıldığında C.H.P. tatlı bir sürpriz yaratabilecektir. Ta- bu, niyet fiiliyat haline girebilirse.. AKİS, 10 EKİM 1960