Bayar Zonguldakta nderesin Kırşehirde seçim kam- panyasına devam ettiği sıralarda Cumhurbaşkanını, Zonguldak misafir ediyordu. Bayar haftanın sonunda bir gün İstanbuldan Giresun vapuruyla Zonguldağa geldi. Zonguldak lima- nına az rötarla gelen ilk gemi Giresun oldu. Zonguldak İstanbul arasında iş- leyen vapurlar muhakkak 4-5 saat rö- tar yaparlar Bayarı hamil Giresunun her vesileyle Zonguldakta istirahat etmek istedi- ğini ifade eden Bayar doğruca Vali Ekmel Çetinelin evine - Vali konağı- na - gitti. Orada kaldı. Zonguldakta bir Devlet başkanının Vali konağın- da kaldığı ilk defa görülüyordu. Te- amül rical-i devletin işletmenin E.K.İ.- A tipi lojmanında kalma- sıydı. Bayarın Vali konağını tercih etmesinin sebebi olarak Ekmel Çeti- nelle mevcut samimiyeti gösterildi. Bayar bundan evvel de Zonguldağı ziyaret etmiş ve Ekmel Çetinel tara- fından iyi karşılanmıştı. Bayarın Zonguldağı ziyareti D. P. Zonguldak il teşkilatındaki hizipçi- lerin yüreğini hoplattı. Zonguldakta iki hizip vardı. Her iki tarafda bu ziyareti kendi lehlerine istismar yolunu araştırdılar ve Bayara yaklaşmak istediler. Bun- dan bir müddet evvel 150 kişilik bir heyet Ankaraya gelmiş ve Menderesin gözlerini yaşartacak ifşaatta bulun- muştu. Bayarın bu defaki seyahati- min sebeplerini D. P. Zonguldak teş- kilâtını yola getirme şeklinde tefsir etmeleri bundan ileri geliyordu. Ne varki Bayar her iki tarafa da yüz vermedi. Nitekim Vali konağın- da bir kabul resminde D. P. İl baş- kanı Dr. Reşat Tunçer taraftarla- rından Avukat Kemal Yalçıner da- yanamadı ve Bayara "Beyfendi, bizi sizinle görüştürmüyorlar. Biz — 1946 Demokratıyız. Ne günah işledik" de- di Bayarın cevabı oldukça sert ol- du. D. P. hizipçiliği ile uğraşmağa değil, istirahat etmeğe geldiğini 1s- rarla ifade etti ve sinirli bir şekilde dışarı çıktı. Bayarın sinirliliği bir müddet geç- medi, sükünet bulunca Kayseriye te- lefon edilmesini, Fikri Apaydının bu- lunmasını istedi. Fikri Apaydına bu meseleye el atmasını bildirdi. Doğrusu istenilirse bunda, Zon- guldak Demokratlarının azimleri de büyük rol oynadı. Zira İl Başkanı Dr. Tuncer dertlerini anlatmak üze- re Cumhurbaşkanının huzuruna çı- AKİS, 3 ŞUBAT 1960 kamayınca gece — Zonguldak posta- hanesinden Zonguldak vali konağına on kadar yıldırım telgrafı çekildi! D.P. Haber yok yârdan... u haftanın başında, belki de bütün BTürkiyede en ziyade kararsız kim- seler D. P. milletvekilleriydi. D. P. milletvekilleri — hâdiselere bakıyorlar Menderes - Ağaoğlu Bu resim zâten vardı! ve "Mayısta seçim var" diyorlardı. Halbuki seçim kararını hukuken ve- recek olanlar bizzat kendileriydi ve aralarından bir çoğu bunu arzulamı- yordu. Gerçi seçim mevzuunda koyu Yaylacılarla koyu Menderesciler ilk defa olarak mutabakata varmış gö- rünüyorlar, iki grup da seçimlerin erkene alınması tezini savunuyorlar- dı. Fakat iki grubun ortasında bulu- nanlar ve başka meselelerde umumi- yetle D. P. Genel Başkanının arzula- dığı istikamette rey kullananlar mü- YURTTA OLUP BİTENLER tereddittiler ve başlarına bir kaza gelmesinden, i hem şahsen, hem de parti olarak kaybetmekten ciddi şekilde endişe ediyorlardı. Mamafih, geçen hafta içinde böylelerine bir kuvvet şurubu içiril- di. Söylenildiğine göre Adnan Men- deres kendi yakınlarına "Grup arka- daşlarına iletilmek üzere" bir mesaj vermişti. "Grup arkadaşları" nın hiç bir endişeleri olmaması lâzımdı. 1960 Mayısında veya en geç 1960 Eylü- lünde seçime gidilirse D. P. gene ka- zanacaktı. Buna, şahsen kendisi ke- falet veriyordu. Ama 1960 1 geçirir- se, D. P. nin iktidardan gitmesi mu- kadder hal alırdı. Onun için "Grup arkadaşları" — seçim meye hazırlanmalıydılar. kabilinde "Grup arkadaşlarının tama- miyle hakları olan" ödenekleri dört yıl üzerinden tevdi olunacaktı. Bu suret- le hem hiç kimsenin bir kaybı olma- yacaktı, hem de D. P. kendisi için en şanslı devrede seçimleri yenilemiş o- lacaktı Buna rağmen, bu — haftanın ba- şında D. P. milletvekilleri rahata ka- vuşmuş değillerdi. Evlerde "Yeni Se- çim" bahsi konuşuluyor, hadiselere yakından vakıf olanlarla milletin nabzının nasıl attığını iyi bilenler Adnan Menderes kadar nikbin olma- yı beceremiyorlardı. Bilhassa son İnönü - Menderes düellosunun cere yan tarzı ve neticesi pek çok D.P. milletvekilinin gözünü açmış ve ken- dilerini pek memnun bırakmamıştı. Umumi kanaat Menderesin böyle bir mücâdeleyi kabul etmekle hata işle- diğiydi.. O bakımdan Başbakanın, mağlübiyeti kabul ettiği manasına bile alınsa karşılıklı konuşmaya son vermiş olması D.P. milletvekillerini daha memnun etti. Radyo elde oldu- ğuna göre, monolog diyalogtan el- bette ki daha faydalıydı. Ama gene de Bayarın Zonguldağa, Menderesin Kırşehire gitmesi, İnönünün Konya yolculuğuna hazırlanması ve Mende- resciler tarafından yayılan haberler dört sene için Ankaraya gelmiş D.P. milletvekillerinden bir çoğunun ku- lağına bu haftanın başında kar su- yunu kaçırdı. C.H.P. Sesi çıkan merkez. B.ı haftanın başındaki pazartesi gü- n ü öğleden sonra İsmet İnö- nü —Ankarada —Ayten — sokaktaki evinden dışarı çıktığı zaman ha- fif sislil nemli ve kurşuni bir hava, şehri sarmıştı. Muhalefet lide- rinin çıkması, Uşak hadiselerinden beri evinin yanındaki sokakta bekle- yen Ankara H. 45474 plâkalı siyah 9