3 Şubat 1960 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 27

rikan birlikleri mensuplarının Vazıfe dir. Suçun vazife esnasında işlenmediğini de Japon a tayin edecek ve bu hususta çıkacak 1htılaf1ar devletler hukuku esasları- Her nasılsa Türkiyede tatbik edildiği şekliyle bu hak, İkinci Dünya Harbi sonunda Amerıkanın yanında Japonyaya kar- şı harp ilan etmiş olan Türkiyeye bile tanınmamıştır! Eski işgal statüsünün kalıntıların— dan birini daha kaldıran bir hükm göre de, Japonya artık Amerikan bır— liklerinin masrafı olarak her yıl öde- diği 30 milyon doları ödemeyecektir. Buna karşılık, Japonya her yıl A- merikadan aldığı 178 milyon dolar- lık ıktısadı yardımı almağa devam edece Fakat en önemli yenilik Japonya- nın, topraklarında üslenen Amerikan birliklerinin -Kore hariç- savaş ha- rekâtına girişmelerinde veto hakkı- na sahip olmasıdır. Japonya, şimdi bu hakka sa- hip olduktan başka Amerikanın Ja- ponya dışında uğrayacağı bir teca- vüzde ona yardım etmek mükellefi- yetini de yüklenmiş değildir. Halbu- ki, Üüstelik bu —mükellefiyeti de Atlantik Paktıyla yüklenmiş olan Türkiyede —Adanada İncirlik Us- sünde üslenmiş olan Amerikan Stra- tejik hava — kuvvetlerinin — Türki- ye içinde ve dışında harekâtta bu- lunmalarının Türk Hükümetinin ev- velce vermesi gereken izne tâbi olup olmadığı, her nedense şimdiye kadar Türk milletinden gizli tutulmuştur! Kişinin sağlayamadığı tek şey, Amerikan işgalindeki Okinawa A- dasının Japonyaya geri verilmesidir. Kişi, ilerde bu işin kendılıgınden hal- ledileceğinden emindir Tercüman Gazetesinin açtığı "Hikaye Yarışması" nı kazanan ERDAL ÖZ En güzel dokuz hikayesini YORGUNLAR adlı kitabında topladı. YORGUNLAR Dört renkli kapak içinde . 250 kuru: (Ödemeli olarak ve 250 kuruş- luk posta pulu karşılığında gön Isteme adresi "Ozer Özler, K. 3 Aksaray - İSTANBUL AKİS, 3 ŞUBAT 1960 T I Gürültü "Bağıran Manyaklar" Uyanık bir İngiliz vatandaşa, geçen- lerde, gelişmiş cemiyetlerde in- sanların kulak zarlarına gittikçe ar- tan kuvvette çarpan gürültülerin, on- ları gelecekte bir gün "Bağıran Man- yaklar" haline sokabileceği iddiasını ileri sürünce Britanya Adaları sahil- lerini derhal aşan fikri dünyanın bü- yük bir kısmında ciddi surette tetki- ke değer bulundu Tanınmış bir doktor, aynı zaman- da İngilterenin süratle inkişaf eden gürültüyü Azaltma Cemiyetinin Di- rektörü Sir Walter Fergusson Han- nay, hüküm sürmekte olan mevcut sinirliliğin ve hatta kötü tavrı hare- ketin erkeklerin ayakkabı gıcırtıları, elektrik süpürgesinin monoton inle- mesi ve tepemizdeki jet uçaklarının haykırmalarından meydana geldiği- ni ilave etti. Doktor geçenlerde Lond rada kadınlara hitaben yaptığı bir konuşmada şunları söylüyordu: Eger günlük hayatın şımdıkı umumi gürültülü durumu deva derse, hepimizin yavaş yavaş sağır— laşmağa — başlıyacağımızı — tasavvur etmemeğe imkân yoktur. Dolayısıyla muhaverelerimizde, birşeyler anlat- mak istediklerimize sesimizi duyur- mak için bağırmak mecburiyetinde kalacağız. — Böylece, "Bağıran Manyaklar" nesli haline geleceğiz". Sir Walter'in gürültüye karşı i- lân ettiği harp bilhassâ medeniyetin getirdiği yeni tehlikenin — betoniyer- ler, silindirler, komprosörlü matkap- lar ve hava tazyikli frenli muazzam Dizel kamyonlar gibi kulakla ışıtılır ışaretlerı ile dolu Londrada misli gö- memiş taraftar kütlesi topladı. Maziye terkettiğimiz yaz ayların- da teşkil olunan Gürültüyü Azaltma Cemiyeti, Britanya Adalarının her köşesinden gittikçe artan bir destek görmektedir. Azaları arasında Lond- ra Şehir Meclisi dahil 180 amme mü- essesi de bulunmaktadır. Sir Walter'in açtığı kampanya gözü açık kulağı delik teşrii organ- da da tepki yaratmakta gecikmedi. Avam kamarasına sunulan bir tasa- unsur telâkki edip cezalandıran nun maddesine, "makul olmayan gü- rültü" ibaresinin de ilâvesi istendi. Tasarının sahibi, havası cılız zirai âlet tıkırtılarından başka hiçbir nes- ne tarafından ihlâl edilmeyen sakin kuzey kasabası — Hexam'ın zakar Partili milletvekili Ruper Spe- ir'dir. Muhafa B Halk içindeki cereyanlara vakıf MacMillan Hükümeti esasen bir tah- kik heyeti teşkil edeceğini vaadet- miş bulunmaktadır. Sağlık — Bakanı Derek Walker-Smith, geçen ay Avam Kamarasında açıklamada tahkik heyetinin "gürültü problemi- nin tabiatı, kaynakları ve tesirlerini" inceliyeceğini ve tahfifi için tavsiye- lerde bulunacağını söylemişti. Tehlike işaretleri Ingılızler arasında, — gittikçe artan gürültünün tesirleri hakkında çok endişeli — spekülasyonlar — yapılmakta- dır. Hadise, devamlı gürültünün in- sanların refleks kabiliyetini ağır ağır bozacağı devamlı manevi yor- gunluk tevlit ederek onları aptallaş- getireceği vehmi doğurmaktadır. Medical Press" adlı özel bir tıbbi mecmuanın son başmakalele— rinden birinde şöyle bir fikir ileri sü- rülmektedir. "Gürültü, motosiklet ve spor oto- mobiller hayranı, juke-box veya seyyar radyo aşıkı züppe delikanlı- lar zümresinin, ihtimal benliklerini ifade edebilmek üzere kullandıkları bir nevi kaçınılmaz ilâç haline gel- miştir.” Sir Walter'in İngilterede ortaya koyduğu hakikatler, artık tamamen makineleşmekte ve dolayısıyla gün geçtikçe daha fazla artan gürültüye maruz kalmakta olan Yirminci Asır Cemiyetleri için sansasyonel bir ikaz yerine geçti. Zaten medeniyetin ge- tirdiği tehlike olan gürültü ile mü- cadele için dünyanın bazı büyük şe- hirlerinde klakson çalma yasakları gibi cılız tedbirler alınmıştır. Hatta, sonradan diplomat sempatik — Ord. Prof. Dr. F. K. Gökayın Vali ve Be- lediye Başkanlığı sırasında alınan ve hâlâ yürürlükte olan bir kararla İs- tanbulda dahi klakson çalma yasağı zaltma Cemiyetininki kadar ilmi teknik incelemelere dayanan, — dört başı mamur bir kampanya olmamış- tır. Şimdi, Sir Walter'in çaldığı a- larm zilinin en fazla yankılar yarat- tığı Amerika, Batı Almanya, Fran- sa ve İtalya gibi memleketlerde Gürültüyü Azaltma Cemiyetlerinin veya benzer teşekküllerin kurulması- a ön ayak olunduğuna dair bazı işaretlere rastlanmaktadır. 5 Yakında Türkiyede de bu neviden bir teşebbüse geçilmesi hiç kimseyi şaşırtmayacaktır. 27