3 Şubat 1960 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 12

3 Şubat 1960 tarihli Akis Dergisi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER Chevrolet'nin sakinlerini harekete ge çirdi. Telsizli otomobilin sakinleri İnönünün nereye gittiğini aşağı yu- karı biliyorlardı. Nitekim Muhalefet liderinin peşinden arabalarını son de- rece yavaş çalıştırarak ilerlediler ve İnönünün beşyüz metre kadar iler- deki, tıpkı kendi oturduğu ev tipin- de bahçeli bir eve girdiğini gördüler. Ev, Genel Sekreter İsmail Rüştü Ak- salın eviydi. Kapının önünde ayrıca bir yeşil Mercury ile siyah bir Olds- mobile duruyordu. Bunlar C.H.P. nin diğer ileri gelenlerini getirmişti. An- kara H. 45474 plâkalı otomobil sakin- lerinin bilmedikleri, o gün evde ne gö- rüşüldüğüydü. O gün evde İstanbulda ki C.H.P. teşkilâtının vaziyeti görü- üldü ve "Kemali Beyazıt heyeti" bir haftalık tahkikatı hakkında Genel Başkanla Genel Sekretere etraflı ma- lumat verdi. İstanbuldaki huzursuz- luk küçümsenecek bir huzursuzluk değildi ve birtakım girift temellere dayanıyordu. Ancak, toplantıdan son- ra İnönü Genel Sekreterin evinden çıkarken — kaynaşmanın en radikal yollardan derhal durdurulması husu- dağıtan eski Genel Merkez olmadığı- nın herkese hatırlatılması lüzumu kendiliğinden ortaya çıkmıştı. Dolu bir hafta »stanbuldaki hızıpçılıgı incelemek üzere C. Genel Merkezi ta- Tafından gorevlendırılen üç kışılık heyetten Kemali Beyazıt ve Osman Alişiroğlu, geçen haftanın son günü Boğaziçi sahillerine ayak bastılar. Kemali Beyazıt o gün pek çalışmak niyetinde değildi. Evvelâ, Park Otel- deki denize nazır odasında şoyle bir kafasını toplamak, hasebesini yapmak riyet gazetesi muhabirine "Ne çabuk da geldiğimi haber aldınız! Sizin ha- ber alma antenleriniz iyi işliyor ama, biz bugün istirahat edeceğiz, çalış- malara heyetimiz tamamlanınca baş- layacağız" dedi. Ancak, istirahat, Ke- mali Beyazıta pek kısmet olmadı. Zi- ra Istanbul teşkılatının durumuna bir man Alişiroğluyla derhal sıvamaya karar verdiler. Böy- lece Kemali Beyazıt Başbakanın Park Oteldeki mükellef dairesinin hemen altındaki katta bulunan 135 numara- l1 odasından ayrıldı ve Sultanahmet- teki C P. il merkezinin yolunu tuttu. Işını bitirip Recep Pekerin es- ki evinden yakasını sıyırdığında gün, gene cumartesiydi. Ama o cumarte- siden bu cumartesiye tam bir hafta geçmişti ve Tahkik Heyeti bir hafta işten baş alamamıştı. Kemali Beya- zıt ve Emin Paksüt geçen haftanın 12 C.H.P. tahkik heyeti "Kravatınız Sulka — mı?" son günü derhal trene atlayarak An- karaya döndüler. Ertesi gün Osman Alişiroğlu da kendilerine katıldı. İlk cumartesi günü Beyazıt ve Alişiroğlu — kendilerine bir programı hazırladılar. Tahkik Heyetinin iştirakiyle İl İdare Kurulu toplanacaktı. Daha sonra da Heyet, İstanbuldaki şikâyetçi oniki ilçe başkanını dinleyecekti. Kravatlılar ve Kravatsızlar. anr günü saat 15 de İl İdare Ku- rulu toplandı ve Heyetle İstanbul teşkilâtının durumunu görüştü. Bu sırada Emin Paksüt de gelmiş ve ça- lışmalara katılmıştı. İl İdare Kuru- lunun toplantısını takiben huzursuz- luğu Genel Merkeze şikâyet eden on- iki ilçe başkanı dinlenildiler. Böyle- ce Tahkik Heyeti, zâten bir ucundan bildiği meseleyle karşıkarşıya geti- rildi. Bundan sonra her iki tarafın görüşünü öğrenmek, ileri sürülen kar- şılıklı iddia, ve isnadlardaki hakikat payını bulup çıkarmak, zihinlerden geçeni keşfe çalışmak — gerekiyordu. Heyet, bu işi mükemmelen ve taraf- sızlık içinde başardı. Nitekim hafta- nın sonunda, Heyetin vardığı netice bilinmemekle — beraber İstanbulda Kravatlılar da, Kravatsızlar da "Tah- kikat işi" nin tam bir objektiflikle yürütüldüğünü kabulde ittifak etti- ler. Bu, iki tarafın uzun zamandır üzerinde ittifak ettikleri tek husus- tu Tahkik Heyeti, çalışmalarını C. H. P. il merkezindeki İl İdare Kuru- lunun toplantı odasında yaptı. Oda, İl merkezinin merdivenleri çıkılınca hemen sağdadırve vaktiyle pek gü- zel olduğu söylenen, fakat şimdi ba- kımsız bahçeye bakmaktadır. Çalış- maların devam ettiği müddetçe oda- nın kapısında, üzerinde "Meşgul" ya- zan ışıklı bir levha devamlı surette yandı. Zaten Heyet oradayken mer- kez binasında bambaşka bir hava esti. Üst katta herkes gürültü yap- maktan çekiniyor ve çalışmaları hem merak, hem de saygıyla takip ediyor- du. Tabii, endişe duyanlar da yok de- ildi. Tahkik Heyeti Kravatlı, Kravat- sız demeden bütün il 1dare kurulu azalarını, ilçe başkanlarını, hiziplere adı karışanları dikkatle dinledi. Kra- vatsıztakımın büyük kısmı salı gü- nü izahat verdi. Kravatsızların per- de önündeki lideri Oğuz Oran pa- zartesi gecesi saat dörde kadar çalış- tı ve Tahkik Heyeti için 1950 den iti- baren C. H. P. nin İstanbul teşkilâ- tının durumunu bütün tafsilatıyla an- latan bir rapor hazırladı. Ertesi gün- kü ifadesini de bu rapora istinat et- tirdi. Güzide Tanrıyar da aynı gün Heyetin huzuruna . Orada bir buçuk saat Parti içindeki dokuz yıllık hizmeti sırasında cereyan edenleri anlattı, diğer taraftan hizipçilik yapmadığı hususunda teminat verdi, hattâ ken- disinin -siyasi mânada- Kravatsız filân olmadığını ılerı sürdü. Tahkik Heyeti çarşamba günü, daha ziyade Kravatlılar ve onların ön plandaki lideri Ekrem Özdenle meşgul oldu. Çalışmalar öylesine kesif oldu ki çok zaman Tahkik Heyetinin aza- ları İl merkezinden ayrılamadılar ve karşıdaki köfteciden şiş köfte ile pi- yaz getirterek çalıştıkları odanın he- men yanındaki Sekreter odasına sof- ra kurdurdular, yemeklerini orada yediler. Bazı akşamlar, merkezin ışık ları gece yarısına kadar yandı ve AKİS, 3 ŞUBAT 1960

Bu sayıdan diğer sayfalar: