YURTTA OLUP BİTENLER karken yıkılıyordu Fakat halk bun- ların da üstünde Muhalefet liderini “Ne var meydanda" diye sorduğu zaman çılgınlar gibi alkışlandı. İnö- nü bu sualden evvel, Demokrat ikti- darın sekiz sene içinde 280 milyon altın lira sarfetmiş olduğunu râk- kamlara dayanarak söylemişti. Tenkit, tenkit, tenkit uh: lideri günün bir — çok meselesine temas etti. Kıbrıs da- vasında İngiltereyle müzakere kapı- sının kapanmamış olmasını — müsait karşıladı, Dışişleri Taksim tezi ile İngiliz planının kabili telif oldugu- nu söylemesini "iyi haber" olarak vasıflandırdı. Fakat serzenişte bulunmayı da ih- mal etmedi. Haklı oldugun- dan bu serzenışler mumt efkârda çok müsbet karşı- landı. Meclisin gızlı müza- keresinden — beri İktidar haber vermek âdetim len terketmıştı "Tabii hu- susi mahfillerde, köşklerde saraylarda bir çok mesele- ler görüşülmektedir" — dedi. Hâdiselerden yabancı dev- let adamlarının -Tıırkçe ko- nuşsalar bile nihayet ya- bancı olan devlet adamla- rının- — Muhalefet -Türk muhalefetine- naza, ı'an daha fazla bilgi sahibi edildikle- rini iğneli şekilde belirtti. İnönü sonra Orta Doğu yenı- durumuna ve Arap - politi- kamıza ilişti. Bu politikay- la — mutabık bulunmadıgı, hele İngiltere siz bir Bağda Paktına muarız olduğu he- men anlaşıldı. Orta Doğu- da bır de Lübnan meselesi Bu Ara, liderler kendı aralarındaki mesele- leri kendi menfaatlerine uy- gun şekilde halletmek için uzak yakın dostlarım kul- lanmaya çalışırlardı Tür- kiye de yolda epey kul- lanılmıştı. Muhalefet lıderı o kısmı şöyle bağladı: "U- malım ki bundan sonra kim- se Türkiyeyi kendi hususi maksadları - için kullanmak imkânını bulamas Asıl bomba onuşmanın bombasını İ- nönü bundan sonra pat- lattı. Yaptığı basitti: Orta- ya bir hesap — koyuyordu. Osmanlı Imparatorluğu eşhur Dü- yunu Umumiyeye yol açan istikrazla- rı 1854 ile 1875 arasında yapmıştır. Bu müddet zarfında eline 127 milyon altın geçmiştir, fakat faiz dolayısıyla 238 milyon altın borçlanmıştır. Bu- gün ise Demokrat İktidar sekiz se- nede dışarıya 1 milyar 100 milyon dolar borçlanmıştır, Amerikadan 800 milyon dolar yardım görmüştür, eski İktidardan da 127 ton altın, yani 150 milyon dolar devralmıştır. Bu bir asgari hesaptır ve 2 milyar 200 mil- 6 yon dolara baliğ olmaktadır. Yani, 280 milyon Osmanlı altını. Osmanl İmparatorluğunun o kadar şıkayete yol açan borcu 288 milyon altın. De- mokrat İktidarın sekiz senede sarfet- tiği -İnönü tasrih etti: Askeri yar- dım buna dahil değildir- 280 mil- yon altın. Muhalefet lideri işte bun- dan sonra inanılmayacak tezahüra- ta yol açan sualini sordu: "Ne var meydanda?" Cevabını gene kendisi verdi ve o cevap ta aynı tezahürata yol açtı: "Eline 280 milyon altın geç- miş ama, vatandaş geçinemeyecek İsmet İnönü plaja giriyor Her çivileme atlayışı biraz kalb yağı eritiyor kadar ıstırap, bunaltı, buhran için- dedir öngreden iki gün sonra Zaferde İktidarın bu nutka Sıtkı Yırcalının ağzıyla verdiği cevap büyük punto- lu harflerle yayınlandı: "D. P. İkti- darı emsalsız bir muvaffakıyete erış- miştir." Kadıköylüler bu manşeti o kuduklarında, kendılerıyle alay edilip edilmediğini acı acı sordular. Gece çalışması Cevap pazartesi gecesi, geç vakit- lere kadar çalışılarak — Başba- kanlıkta hazırlandı. Adnan Mende- res başkente döndüğünde hava ka- rarmıştı. Kendisini görenler — asabi halini muhafaza ettığını farkettıler Başbakan yanına B ve Turizm Bakanı Sanayı Bakan Te- kili Sıtkı Yırcalıyı celbettirdi. Hazır- lanacak cevap Yırcalı tarafından İnönüye verilecekti. Fakat üslup mü- tehassısları metinde Menderesin diye bildikleri pek çok hususiyete rastla- d -"Gurbette övünür gibi", "İs- met Paşa Türkiyesi", "İnkar eden- leri kahredici darbeler" - Başbakanlıkta çalışma ge- sonra bitti. İ bın ertesi gü- ne bırakıl ması — düşünüldü, sonra vaz geçildi. Anado- lu Ajansına zaten hazırlıklı bulunması için tenbihat gir- mişti. Zafer de bekliyordu. Aynı şekilde Istanbuldakı Havadiste de yer ayrılmış- tı. Cevabı öteki gazetelerden pek azı tam şekilde alabil- di. Bazıları kısmen dahi sü- tunlarına geçiremediler. Zi- ra Ajansın metni gazetelere ulaştırdığı saatte onların sayfaları bağlanmış, hatta bir kısmı makineye dahi girmişti. Cevap, İktidarın, Kadıköy nutkunun en fazla hangi kısmına ıçerledıgını açık olarak gösteriyordu. 280 milyon altının hesabı- nın sorulması iyi karşılan- mamıştı. Yırcalının imzasını taşıyan uzun metin sadece ve sadece İnönünün o bir kaç cümlesinin cevabıydı. İktidar bunu Ajans vasıta- sıyla yaymakla kalmadı. Sa- hi sabahı haberleri dinlemek üzere radyolarım açanlar da karşılarında "İnönüye ce- vap"ı buldular. Halbukı rad- yolar, bilindi ği kad , İnö - nünün nutkunu vermemış- lerdi ki!. Tatmin etmeyen cevap ıitki. Yırcalının demeci tarafsız vatandaşların pek azım tatmin etti. Bu. bir cevaptan ziyade bir ha- zin itiraftı. vvelâ, cevap verilirken bazı noktalarla Meselâ İnönü mişti, sadece bir rakkam vermişti Sonra yaptığı hesaptan askeri yardımı çıkarmış — bulun- duğunu bildirmişti. — Yırcalının 200 sene lâfını nereden bulduğu da pek anlaşılmadı. Nihayet Muhalefet lideri yardım ve kredilerin yânında 400 milyon sterlin olarak hesapladığı dış borçlardan bahsetmişti. Yırcalı- nın o tarafı da atladığı görüldü. İti- bar meselesine gelince, Yırcalı "ma- dem ki bu kadar para bulabildik, de- mek ki itibarımız var" dedi. Borçla- rın muazzam kısmı 1950 yi hemen AKİS, 12 TEMMUZ 1958