2 Kasım 1957 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 13

2 Kasım 1957 tarihli Akis Dergisi Sayfa 13
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Saati Kaybedilen avantaj H ür. P. bir büyük avantaja sahipti: C. P. nin Meclisteki zafiyeti. C.H P. hatipleri tecrübesizdi, C. H. P. hatıplerı büyük kabiliyetlere malık değildi, G, H. P. hatipleri çalışmıyordu C. H. hatıplerının imkânları mahduttu. Hür. P. hatipleri seviyeli olgun ve dinamik bir muhalefeti Meclıs 1çınde başarıyla yaptılar. Gazetelere onların 1sım1er1 geçti, onlar umumi efkâr tarafından beğenildi, onlar alkışlandı. Bugün vaziyet — de- ğişmiştir. Başında İsmet İnönü bulunan çok kuvvetli bir C. H. P. Grubu memlekette olduğu gibi Mecliste de D. P. nin karşısına ana muhalefet partisi olarak dikilmiştir. Çalışmalar başladığında görülecektir ki muha- lefet olarak yalnız Meclis dışında milleti, * da kısmen tatmin eden G.H. P., Meclis içinde büyük başarı kazanacaktır. Şimdi, C. H. P. nin yerine Hür. P. Meclis dışına çıkıyor. Fakat Hür. P Meclis dışı bır sıyası faalıyetı yürütecek çapta değildir. Hayale kapıl- mamak lâzımdır. G. Meclis içinde, geçen devrede Hür. P. nin ma- lik bulundugu butun avantaJlara malik olarak muhalefet yaparken eski İIspatçıların, bir yandan da kendi hususi hayatlarım tanzim ederek nasıl bir başarı kazanabilecekleri sorulması gereken bir sualdir. Umumi efkâr en oynak kadından daha oynak, en vefasız âşıktan daha vefasızdır. Bu- günün siyaset yıldızları nisyanın kuyusuna, sandıklarından da çabuk dü- şebilirler. İçlerinden bir çoğunun kendini bundan kurtaramayacağı son erece acı, ama aynı derecede açık bir hakikattir. İspatçıların, Hür. P. olarak memlekette siyasi bir varlık haline gelmeleri normal şartlar için- de tamamile imkân dışıdır. Ezeli hayal kaybolmuştur Hür. P. mensupları, bir hayali kendilerine prensip edinmişlerdir. D. P. saflarından çıkıp geldikleri için o saflardayken sahip oldukları bir ka- naati dâima Saklamışlardır. "Millet C. H. P. den öylesine nefret etmiştir ki, ona bir daha iltifat etmezi demişlerdir. Bir çok hareketlerini böyle izah etmişlerdir. Hattâ C.M.P. ile beraber, son İşbirliği çaresi olan CH P yi desteklemek şıkkını o mülahazayla reddetmışlerdır Görülmüştür ki bunun aslı yoktur ve n memlekette sahip bulunduğu rey, ©o meşhur "donmuş 3,5 milyon rey" değildir. Bilakis, aslında kaybolan tek parti devrinin C. H. P. sidir. Bu teşrii devrenin sonunda, o CHP. nin son kırıntıları da maziye karışmış olacaktır. Son başka bir faktor vardır. P. ye nefretini muhafaza ede— cekler, içı n C. . yi tercih etmesinler de Hür. yi seçsinler? "Biz kalıtelıyız denılecektır Aynı kalitedeki insanlar, hem de Meclis kürsü- sünde aynı idealler için döğüşürlerken handıkaplı Hür. P. o vasfın bah- sinde fazla hayale kapılmamalıdır Ustelık bütün münevver gençligin şu son secimde, hemen blok hali yi desteklemiş bulunduğu ka- ale alınacak bir noktadır. Meclıs içınde yapılacak yüksek seviyede bir C. H. muhalefeti yeni yetişecek seçmenleri,; eğer Muhalefet saflarına sempati besleyeceklerse başka partiye kaptırmayacaktır Dev aynası artık uzaklaştırılmalıdır ski, mütevazi İspatçılar Hürriyetçi haline geldiklerinden beri kendile- rine uzatdan normal aynaları daima elleriyle itmişler, kendi dev ayna- larını tercih etmişlerdir. Bugünkü büyük hezimet hepsinin gözünü açacak mıdır? Bilinmez. Her halde açmayacaktır. Her halde hayal kuranlar ha- yal kurmakta devam edeceklerdir. Ama polıtıka hayatında kalmak iste- yenler realist olmak zorundadırlar. Hür. P. yi bugunku şeklıyle muhafa- za etmenin imkânsızlığı ortadadır. Bunu görmemenin mânâsı yoktur. Partinin kurucuları derhal toplanmalılar ve bir karar almalıdırlar. Dört kişilik Meclis Grubu hiç bir zaman cazibe kaynağı olmayacaktır. Politika hayatında kalmaya niyetli lspatçıların C. H. P, ile C. M P arasında taksim olmaları mukadderdir. Hür P. nin, parti olarak C.M ye katılması memleket zavıyesınden en şayanı temenni şıktır Boylece C. M. P. nin fikri seviyesi çok yükselecektir. Ama C. M. P. nin bugün ba- ında bulunanların buna yanaşıp yanaşmayacakları şüphe goturur Şahsı endişeler böyle hallerde daima büyük rol oynar. Bir birleşmesi gerçekleştirilemediği takdirde eski Ispatçıların C H. P. safla- rında görebilecekleri vazifeler mevcuttur. Her halde Hür. P. için karar saati gelip çatmıştır. AKİS, 2 KASIM 1957 de, yakın bir istikbalde, asla ve asla Meclise çok sayıda temsilci göndere- meyecekti. Bunu bugünden görmenin e, C.M.P. liler lütfen inansın, ke- hanetle alâkası yoktu. Şu demokrasi rejimi yerleşsin diye çalışanlara yar- dım edecek yerde onlara pek seviye- siz hücumlarda bulunmak, artık anla- şılmalıydı ki netice vermiyordu. Bu haftanın sonlarına doğru Os- man Bölükbaşı Meclisteki yerini al- maya hazırlanırken ve seçim ateşi- nin başlardan dagıldıgı sırada pek çok C. M ynı şeyleri düşünü- yordu. C. M yı basiretsiz liderler- den kurtarmak Tâzımdı. Öyle liderler bulunmalıydı ki bir günleri bir gün- lerine uysun. Haftanın başında ol- gunluk gösterenler bu olgunluğu hiç olmazsa haftanın sonuna kadar d vam ettirsinler. Bilsinler ki demok- ratik rejimlerde politika kısa değil uzun vadeli bir iştir. İleriyi görüş kabiliyeti ister. Yarın için bugünden geçmeyi gerektirir. Ama, lider- ler siparişle yetişmeyeceğine öre? bir milyon rey alma kabiliyetini taşı- T. Güneş - R. Aybar . bir hoş seda imiş yan bu parti saflarındaki genç kabi- liyetlere bir vazife düşüyor: Ken- dilerini göstermek. Yoksa C. M. P. ye yazık ola- caktı. Hür. P. Şok tedavisi P azar gecesı saat on C. H. P. Genel Merkezinde İsmet İnönüye "Fevzi Lütfi Karaosmanoğ- lu geldi" dediler. İnönü masadan heyecanla kalktı, — kapıyı bizzat açarak misafirini karşıladı. ür. P. Genel Başkanının ziyare- tinden son derece mutehassıs oldu- ğu anlaşılıyordu. Bir seçim müca- delesi geçırılmıştı liderler değil a- ma partiler yer yer çarpışmışlardı. Bunun sonunda Hür. P. Genel Baş- kanının, seçimlerin ilk neticesi alın- dığında, kendi partisinden daha faz- la basarı kazanmış olan bir Mu- sularında

Bu sayıdan diğer sayfalar: