15 Eylül 1956 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 19

Ormanlarımızdan bir görünüş Derdin sonu gelir mi? neden durduğu yerde değeri artan arsalardan u değer artışı ölçü- ünde, bir vergi alınmıyordu? Neden arsalara belli süre içinde bina yap- mak mükellefiyeti konmuyordu" Bü- yük şehirlerimize medeni bir çehre verebilmek, günlük ihtiyaçların şöy- le böyle karşılanmasını sağlamak ancak bu gibi tedbirlerle —mümkün olabilirdi. Kaçakçılık Kaçakçılıgı kökünden önleyeceği büyük puntolarla ilân edilen ka- nun 24 sene Önce yürürlüğe giren 1918 sayılı kanunun — değiştirilmiş şekli idi. Bazı cezalar şiddetlendiril- mişti. "Memlekete, çeşitli hileli yol- larla mal ve eşya sokanlara ve buna teşebbüs edenlere, çok ağır hapis, para ve surgun cezaları verilecek"ti. Her şeyin çaresi cezaları arttırmak mıydı? İdam cezasını tatbık ediyor- duk. Bir günde, beş 1 yerde beş idam cezası infaz edıldıgı oluyordu. Fakat cinayetler birbirini kovalıyor- du. Cezalar arttırılmıştı, fakat beyaz zehir ticareti önlenmemiş, belki daha kârlı hale gelmişti. Beyaz zehı— re alışanlar bu hastalıklarından kur- tarılamadıkları müddetçe beyaz ze- hir istihsali, ticareti kökünden yok edilemezdi. Kaçakçılık da böyleydi. Yeni hükümler kaçakçılığı şüphesiz güçleştirecekti. Fakat iç ve dış fiyat- lar arasında büyük farklar oldukça, bazı mallar piyasamızda bulunma- dıkça kısacası kaçakçılık kârlı bir 1ş oldukça kökünden önlenemeyecek- Ormanlar emokrat Partinin muhalefet yılla- Cumhuriyet Halk Partisi iktidarını yıpratmak için sık sık kul- landığı silâhlardan biri orman mev- zuu idi. Eski iktidarın kabul ettiği kanun oldukça sert hükümler taşı- yordu. Büyük sayıda — vatandaşı sı- AKİS, 15 EYLÜL 1956 kıntıya soktuğu şüphesizdi. Bu va- tandaşların oylarını kazanmak için Orman Kanununun değiştirileceğini vâadetmek kâfi i D.P. bu vaadını 1kt1darın1n altıncı yılında yerine getiriyordu. Çok sayı- da vatandaşı alâkadar eden bu kanu- nun belli başlı hükümlerinin halka duyurulması yerinde bir harekettı Anadolu Ajansı, yeni Orman nu'nun sağlayacağı büyük faydaları onbeş madde halinde sıralamıştı. İk- tidar sözcüsü gazete de bu onbeş maddeyi "yeni Orman Kanunu Orman Dâvamızı Kökünden Halledecektir" İKTİSADİ VE MALİ SAHADA başlığı altında vermişti. u 15 maddeyi dikkatle okuyunca goruluyordu ki yeni hükümler daha cok eski iktidarın Orman Kanunun- dan şikâyetçi olanları memnun ede- cek cinstendi. 1 inci maddeden 13 ün- cü maddeye kadar yeni kanunun va- tandaşlara, sağladığı kolaylıklar sa- yılıp dökülmüştü. Ancak son 3 mad- dede bütün memleketin kaderi ile il- gili olan hükümler vardı. Bunlar da şahıslar eli ile yapılacak ağaçlandır- malardan bahseden hükümlerdi. Bir de son madde vardı ki, bazı orman suçlarının affedildiğini bildiriyordu. Hava birdenbire — değişmişti. Milli Korunma, İstimlâk, Kaçakçılık Ka- nunlarının sert yumruğu okşayıcı bir el haline gelivermişti. Halbuki orman dâvası bütün davalardan daha ehem- miyetli, daha çetindi. Yarın milletçe korkunç bir âkibet karşısında kal- mak istemiyorsak bugünden bazı fe- dakârlıkları göze almalıydık Yeni kanunun belli başlı hüküm- leri Anadolu Ajansının saydıkların- dan ibaretse, bir bakıma, orman dâ- davamızın gerçekten "kökünden halle- dileceğine" inanmak — gerekiyordu. Nasıl yorgan gidince kavga bitmişse ormanlar gidince orman dâvası da kalmayacaktı. Italya Bir kalkınma örneği Fırsat bulup ta İtalyayı baştan ba- şa gezenlerin, bazı bölgelerin di- ğerlerine nazaran ne kadar geri kal- mış olduğunu görerek hayrete düş- memeleri imkânsızdı. Hakikaten bu- gün İtalyada, sanayileşmiş modern bir İtalyanın yanı başında, iktisaden Orta Çağ hayatının hemen hemen Bir küçük esnaf Külfetten kurtuldu ama.. 19