sPOR Dostluk maçında Fener - Beşiktaş Hem ziyaret, Futbol Milli mağlübiyet Güneşli, açık, yazdan kalma bir ündü. Otuz beş bin kişilik "Parc des Prınces stadının tribünleri kıs- imen doluydu.. Kısmen lafı, Fransız- ların bu maça lâyık olduğu ehemmi- yeti vermedikleri şeklınde de izah e- dilebilirdi. Gerçekten böyle duşunen- ler haksız değildiler. Çunku aris No- el haftasına girmişti. Böyle bir anda meşin topun heyecanı unutulabilirdi.. riste futbol maçının alaka görmemesi gayet tabi sayılmalı idi. Ama haki- kat yüzde yüz budur denemezdi. Aynı gün Fransızlar Brükselde — Belçikaya karış A milli takımları ile oynuyor- lardı. Pek çok Parisli maçıradyodan hem ticaret dinlemeği tercih etmişti. Maçtan ev- vel Fransız basınında milli takımı- mızı öven ve onun kudretinden bahse- den yazılar çıkmıştı. Fakat bu rek- lâm Par s Princes stadını doldur- mak için kaiî gelmedi. Hattâ tek se- çıcı Gaston Barro bile bizi metih et- geri kalmamıştı. Ama ha daha evvel de belirttiğimiz gibi - Barro'nun hem nezaketini, hem de kurt idareci olduğunu gösteriyordu. Maçın cereyanı Türkiye saati ile 15.30 da başlayan karşılaşmanın ilk dakikaları mü- savi cereyan etti. Bu arada başta Re- cep olmak üzere iki mühim gol fırsa- tından faydalanamadık. Devre son- larına doğru Fransız takımının hü- cum ınsıyatıt'ını eline aldığı görüldü. Tam 32 nci dakikada sol açık müda- faamızın bir anlık tereddüdünden fay- dalanarak Fransızların ilk — gölünü yaptı. Daha sonra Türk takımı za- ruri olarak değişti. Sakatlanan Naci sağ açığa, Basri orta hafa geçti ve Coşkunun yerini Mustafa aldı kinci devrenin 31 inci dakikasında Metin'in kafa şutu ile beraberliği temın et- mağlüp yrıdık Böylece Fransızla- rın B takımına büyük iddialarımıza rağmen yenilmekten — kurtulamadık. akıa Fransızlar kendi takımlarını en — bilhass müdafaala nesinin bidayetinden Avrupada nâmağlüp unvanını muha- faza eden Fransanın uğradığı mağlü- biyet kendi efkârı umumiyesinde ga- yet menfi bir tesir yarattı. Hakikatten uzak tenkitler Pazar günü maçı radyodan dinliyen- karşısında milli takımımızın 3-1 mağ- lup oluşundan duydukları teessür bü- yük oldu. Gerçekten, bizi kuçuk go- ren bir rakibi yenmek en idi. Ama maalesef bu arzu tahakkuk etmedi. Şimdi bir takım şahıslar bu işin mesulü olarak federasyonu gös- termekte, diğer bir kısmı ise kabahati oyuncuların üzerine yıkmaktadır. İş- te her mıllı maçtan sonra tekrarlanan terane!.. Bunun faydalı bir yol olma- dığı pek çok defa yazılmış ve söylen- mişti. Fakat, maksadlı hareket eden- ler demek daha olacak, böyle zayıf anlarda ortaya çıkmakta ve bir takım şahısları hedef tutan yazılar yazmaktadırl r. Milli maçların aka- binde federasyonların devrilmesi hep bu sebepten ileri gelmektedir. Bu gı- dişle fahri olarak yapılan bu vaz feye idareci bulmakta güçlük çekece- ğiz. Yukarda söylemiş olduğumuz sözler Hasan Polat federasyonunu mudafaa ettıgımız şeklinde izah edil- melidir. Bizim burada kısaca an- latmak istediğimiz şey şahıslar üze- rinde değil, prensipler üzerinde durul- masıdır. Dâvaya bu cepheden bak- mak herhalde daha çıkar bir yol ol- sa gerek Uzun zamandan beri ne- den Fransızlar ve İtalyanlar bize B takımı ile çıkıyı orlar diye hayıflanıp durmaktayız. Ama hiç birimiz aldı- gımız neticeleri duşunm yoruz. Kü- çük görülmüş olmak agrımıza gidi- ŞAKİR ZÜMRE SOBALARI Ankara bayii : KOLOĞLU SANAYİ CAD. No. 46 Telefon: 16760 AKİS, 31 ARALIK 1955