tifak etmesinde, Partinin aşağı kade- melerinin arzusuna mukavemet gös- teren başkan Guy Mollet'nin büyük rolü olmuştur. Sosyalistler bu tercih- leriyle 20-25 sandalye kaybedecekler, fa kat Radikaller bir o kadar kazana- caklardır. Eski seçim sıstemının ve "birleşik liste" — usulün şimdi sol bloka fazla bir zarar “vermiyeceği tahmin edilebilir. Çünkü o kadar faz- la, "birleşik liste" tanzim edilmiştir ki oylar dağılacaktır. Müfrit sol'u temsil eden Fransız Komünist Partinin durumu ise kesin olarak bilinmemektedir. Komünist Parti 25 milyon Fransız seçmeninden beş milyonunun oyuna sahiptir. Sos- yalistlerin komünistlerle bir cephe birliği kurmak teklifini reddetmele- rinden sonra Thorez'in partısı bu oy üstünlügune rağmen, umduğu kadar sandalye kazanamıyacaktır. Yapılan tahminler komünistlerin yirmi kadar yeni milletvekilliği elde edebilecekleri merkezindedir. Sağ bloka gelınce Solların karşı- sında bütün MRP., iller, bağım sızlar, köylüler sağ bloku teşkil et- mektedirler. Bu blokun belli başlı e- lemanları Reynaud, Mayer, M. Dep- lat, Pinay, Faure, Bidault, Laniel gi- bi eski bakan ve başbakanlardır. Bun- lar, muhtelif politik hataları hâlâ tar- tışma konusu olmakla beraber, Men- des-France'ın Hindiçini savaşlarından Kuzey Afrika meselelerine kadar sü- ren kısa idare devresi bir tarafa bıra- kılacak olursa, Fransız politikasına . İstikamet vermiş kimselerdir. Eski seçim kanunu ve bilhassa Mendes- France ve Sosyalist Parti ittifakı karşısında her türlü geçmiş anlaş- mazlıkları unutup sıkı ve inatçı cephe birliği kurmaları, onlara eskı- sine yakın miktarda sandalye kazan- dıracaktır. Alacakları oyun ise pek önemi yoktur, “birleşik liste" sıstemı az oyla çok sandalye kazan- mak için gereklı kombinezonları ih- tiva etmektedii Fakat bunca' "atâlet" ve "hezi- met" devrinden sonra, doğrudan doğ- ruya menfaatlerı olmayan gruplar ha- riç, Fransızların ki idarecilerinin lehinde oy kullanmaları pek beklene- mez. Bu arada orta sınıfın temsılcısı olarak bir adam, Poujade, büt tilere tek başına meydan okumakta- dır. İşte, Fransada, seçmenlerin oy vermek üzere oldukları şu günlerde durum budur. Fransızlar, — alelacele verilen bir kararla, kış ortasında, No- el ve Yılbaşı çanları arasında sandık başına koşturulmaktadır. Fakat kısa hesaplara kalkışanlar aldanacaklar- Çünkü Fransızların şüpheciliği, siyasi olgunlukları, sosyal sevıyelerı konformist olmayan görüşleri bu "ev- deki hesaplar" doğru çıkarmayabilir. Her halde bu hesaplara kalkışanlar da Michelet gibi bilmektedirler ki "si- yasette birinci şart eğitim, ikinci şart eğitim, üçüncü şart eğitimdir". 16 İKTİSADİ VE MALİ SAHADA Maliye Bu nasıl zafer ? 18 aralık 1955 tarihli ıktıdar organı jafer gazetesi, büyük başlıklarla "Demokrat Parti İktıdarının Yenı Za- feri" ni müjdeliyordu. Gazete an- laşıldığına göre bu yeni zafer, denk olduğu söylenen ve 3.951.858,957 li- raya ulaşmış bulunan 1956 yılı büt- çesidir. Belki Zafer gazetesi Anaya- sanın hükmüne rağmen, çeşitli sebep- ler yüzünden Büyük Millet Meclisine vaktinde takdim edilememiş olan büt- enin en nihayet Meclise takdim edi- lebilmesini bir zafer olarak ilân et- miş olsa idi, şımdıkınden çok daha makul bir har ket yapmış olurdu. Çunku 1956 yılı butçesının gerek ma- li ve gerekse iktisadi bakımdan bir zaferle alâkası yok gibi görünmekte- dir. Maliye Bakanı bütçeyi denk ola- rak ilân etmiştir. Fakat gelir tahmin- lerinden hiç bahsetmemiştir. Bunun basit bir unutma olduğunu düşünme- ye imkân yoktur. Çünkü bütçe hak- a bir beyanatta bulunurken tah- sisat talepleri yanında mutlaka gelir tahminlerinden de bahsedilir. — Hele bütçenin denk olduğu iddia edildiği zaman yapılması düşünülen masrafla- rı karşılıyacağı tahmin edilen gelir- ler mutlaka gösterilir. Çünkü bütçe- nin denk olması demek giderlerin nor- mal ve mutad devlet gelirleri ile kar- şılanması demektir. İstikrazlar bu mânada normal ve mutad devlet ge- lirleri arasına ithal edilemezler. Hali hazır vergi kanunlarına göre 3 mil- yar 951.858.957 liralık gelirin nasıl te- min edilebileceğini anlamak imkan- sızdır. Bılındıgı gıbı geçen yılkı büt- çemizde, arazi ve bina vergisi kanunu tâdilinin kabul edilmemesi yüzünden meydana gelen görünür açık miktarı 151.667.277 lira idi. Şu halde bu se- nenin bütçesi de geçen senenin büt- çesi kadar olsa idi mevcut vergi ka- nunlarında bir değişiklik olmadığı halde bütçe giderlerinde ?& 10,5 nis- betinde, 310.129.262 liralık bır artış vardır. Suna göre geçen sene tahmin edılen gelirlerin bu sene aynen tahak- ettiğini kabul edersek, bütçede 461 797.539 liralık bir açık meydana gelir. Gelir artışları yüzünden ödenen vergi miktarlarının bir miktar fazla- laşmasının açık miktarında bir azal- ma meydana getireceği düşünülebilir. Fakat bunun k - ehemmiyetli bir miktarda olacagını beklemek doğru değildir. Çünkü bu sene tahsil edilen vasıtasız vergiler geçen sene tahak- kuk eden gelirlerin vergılerıdır Ge- çen seneki gelirlerde ise büyük bir artış olduğunu hissettirecek her han- gi bir karine mevcut değildir. Hükümetin bütçeyi denkleştirmek için. yeni bazı vergi kanunları hazır- layıp meclise sunması da ihtimal da- hilinde görülebilir. Fakat böyle bir şey duşunuldugu takdırde verilen be- a bun redilmesi icap ederdı Zıkredılmedığı halde böyle bir ihtimalin varit oldııgunu düşünelim; o zaman da ne gibi yenı vergiler ihdas edileceğini Veya vergi strüktürünün nasıl değiştirilebileceğini araştırma- mız icap eder İhtimaller hesabı İhdas edilmesi lüzumu üzerinde İs- rarla durulan zirai gelir vergisinin bu meselenin kısa vadede halli bakı- mından önemi yoktur. Makabline şâ- mil vergi kanunu çıkarılması düşünü- lemiyeceğine göre, şimdi kabul edilse bile meyvalarını ancak gelecek sene- den itibaren vermiye başlıyabilir. O- nun ıçın de bu yılkı butçenın denklıgı Kılıçlarını Bütçe Komisyonu azaları bilediler AKİS, 31 ARALIK 1955