31 Aralık 1955 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 26

31 Aralık 1955 tarihli Akis Dergisi Sayfa 26
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

KADIN Cemiyet Kadınlar Birliği lokali Geçen — hafta Ankara yeni bır lo- kale sahip oluyordu. Bu şirin ve zevkli lokal, Türk Kadınlar Bırlıgıne aitti ama kapıları bütün — kadınları- mıza, henuz üye olmıyanlar dahil ol- mak üzere bütün kadınlarımıza a- çıktı. Sevımlı bir dekor içinde iki ah- babı ile çay içmek istiyen her kadın, saat dört ile yedil buçuk arasında bu lokale gıdebılecek ş vakit geçirecek, hem dı eğer isterse, ka- münakaşasını yapacak, fırsatını bula- rımızın fikirlerini söylemek caktı. İşin en cazip tarafı da, mu- hakkak ki, bu idi. Bu arada memle- ket davalarımızı benimseyecek ve unlar için canla başla çalışacak giz- gibi, boş zamanlarımızı yalnız kom- şuluk yaparak, oyun oynayarak öl- dürmekten kurtulabılırdık Güzel bir dekorun, iç açıcı bir sa- lonun ve rahat koltukların toplantı- ları kolaylaştıracagı ve ufak tefer- uatın büyük gayeler hızmet edebi- lecegı realıtesı kavran e ilk ham- lede beş yüz lira gibi cuzı bir para ile, bu güzel teşebbüse geçilmişt Doğrusu başta İstanbul mılletvekılı Nazlı Tlabar olmak üzere, birliğin bütün çalışkan idare kurulu azaları tebrike lâyıktı. erkekler ? Yukardaki yazıda ufak lışlık yapılmış ve kadınlar bırlıgı lokalinin, bütün kadınlara açık o ğu soylenmıştır Bundan kasıt k a- pıların erkeklere kapalı olduğu degıl— ır Çunku açılış töreninde, yarı cid- 1 şaka ifade edıldıgı gibi, ka- dınlar bırlıgını erkek üye adedi ka- dın üye adedine ustund ve lokale tabii erkekler de girebilir ve isterler- se âzâ da olabilirlerdi!. Lokalde köşeler Salonda bilhassa duvarlar ve van göz ısırıcı şekilde dekora edıl- miş ve gayet rahat birkaç köşe yapıl- mıştı. Kırmızı köşe belki hepsınden güzeldi ama yeşil köşe daha samimi, çiçekli köşe ise daha iç açıcı idi. Çinli bir misafir heyetin lokale hediye ettiği küçük bir bayrak, — in- sana acı acı şunu — düşündürüyordu: bugüne kadar gelen misafirleri nere- de kabul edebilmiştik? Dört kuru sandalye, bir masa ile tefriş edılmış odalarda. Halbuki bugün dü selelerın ruhu kadar şekliyle de ala kadarı Bir Amerikan zihniyeti Bunun gibi lokaller memleketin rin de açılmalı; hele Anadolu böyle teşvıklere ne derece muhtaç. i can-ü yürekten söyle- n han Ankara — Valisi Cemal Goktan ın eşı idi. Belliydi ki Anadolu- yu iyi tanıyordu ve bizi alâkadar e- den birçok dertlerle dertlenmişti. Bel- liydi ki Kadınlar Birliği kendisinden Yeni Kararlar Jale CANDAN Bir ahbabım vardı, elinden resim gelirdi. Yeni yıla girerken, e- vinde hoş bır degışıklık yapmak is- temiş ve oday: tuhaf tuhaf resimler yaparak as Yatak odasında bagıran ve dik dik insana bakan bir horoz resmi vardı, arkadaş altına "Erken kal- kacağım" diye yazmıştı: Kendisi sabahları geç kalkması ile maruf- mek masasına yakın bir yer- de, gayet ince kadınların giyebile- ceği, nefis bir elbise modeli asılıy- dı. Arkadaş bunun altına yazı yaz- mamıştı ama senelerden beri, hep bu tip bir elbıse gıyınmek isterdi. Niyeti resmi görüp az yemek ye- mekti. Zayıflamak istiyordu: ken disi hatırı sayılır to mbullardandı' turma odasında, çenesi düşük bir kadın karikatürü duruyor ve insanı, gayriihtiyari susmaya da- vet ediyordu: kendisi fazlaca ko- nuşkandı!. " Evin her tarafında, böylece ve- rimli bir tenkidin ve yeni bir kara- rın eseri olan şaşırtıcı resimler vard rkadaş yeni yıla gırerken bır şeyler başarmak niyetinde idi, bu- nun için değişmek istiyordu ve re- simli bir programın, dolapta unu- tul up kalamıyacağını düşünmüş- Projesiz, ümitsiz, gayesiz hayat tuğu işte muvaffak — olmak iste- mez? Fakat istemek kolaydır. İs- temek o kadar kolaydır ki, insan- lar namütenahi şeyler isterler. Ek- ri de bu istekler yalnızca proje ve hayal şeklinde kalır. Muvaffakiyetin ılk şartı, her- halde, ancak yapılabilecek şeylerin istenmesidir. İkinci şart yapılabi- lecek ve yapılması istenilen şeyle- re mani olacak eksikliklerin hesa- ba katılmasıdır. ki, ekseri kendi kendimizi tenkit ve kendi kendi- mizle mücadele etmek bu eksiklik— lerin ızalesınde çok mühim rol o nar. Üçüncü şartı dolapta unutul- mıyacak bır program çizmektir ta- bii. B şartlara riayet edersek, is- tediğimiz şeyler ergeç bizim ola- caktır. Yeni yıla gırerken temennimiz şudur ki, Allah hepimizi, yeni ka- rarlarımızda, devletçe ve milletçe muvaffak kılsı geniş çapta istifade edebilecekti.. Fi- kirleri güzel olduğu kadar pratikti. Kadınlarımız çocuk mevzuu uzerınde, Anadolunun birçok yerle- rinde tamamile cahıl kalmışlardır, di- yordu. Münevverlerimiz onları ay- dınlatmak için birçok konferanslar tertip ediyor, fakat dinleyici bulamı- yorlardı. Nihayet bir çare bulduk: cazip, en parlak renkli filmler getırt- tik; Önce konferans dinlettik, arka- dan filmi oynattık. Öyle kı, sinema salonu adam almaz oldu! Bu bir pratik Amerıkan zihniyeti idi ve bizim bırçok işlerimizde mu- hakkak ki eksikti Kadınlar rliğ boş vakıtlerını faydalı şekılde doldurmak istiye lere güzel bir lokalin kapısını açmış, aynı zamanda çalışan, hiç vakti ol- mayan çocuklu işçi kadınlarımız için de çocukların barınabileceği yuva- ların açılması pmJesını tahakkuk yo- luna koymuştu. Yapılacak daha bir- çok işler de vardı tabii. İşlerden - biri Bir tanesi de şu "çarşaf derdi" idi tabii ve tabii Kadınlar Birliğinin programında yeri vardı. Bir gazeteci Nazlı Tlabar'a sokuldu yavaşça mev- zua temas etti. Mılletvekılı belirli bir ılgı ıle abiâi, dedi, Türk kadınının sevıyesını yukseltmek en büyük ga- ancak biz bunu kültür seviye- sini yukselterek temin etmeyi düşü- nuyoruz Fakat kanun da buna yardım edemez mi?". Böyle bir kanunun antidemok- ratık olduğunu duşu mesek - bile, Meclisten çıkması guç olacaktır. Vak- tile böyle bir projemiz vardı. Birçok milletvekilleri muarız oldular.!" Gazeteci biraz şaşırdı. Mılletve— memleke tın bırçok yellerinde den bir zihniyetin killeri m kadınlarımızı esir müdafiliğini yapabılır miydi? Yeşıllık sevg Bu aranın sevimli vali- Si Cemal Goktan yeşil köşeye geç- i "— deniyetin bir tezahür şekli de çıçek ve yeşillik sevgisidir" diyor- du. Kadınlar Bırlıgı nin lokalı cidden muvaffak olmuş güzel eserdi. S mimi bir merasimle açıldı Ama ol- dukça tenha idi. Kapıdan çıkarken, bir demokrat milletvekilinin şu söz leri soyledıgı du ldu: “"— Hürriyet'çiler gene ağır bas- Buraya gelec k olanların bır ço- ğu öteki açılış merasimindel, Aynı saatte Bulvar Palasta Hür- riyet Partisi'nin açılış kokteyli var- dı. Aile Her yaşa göre oyuncak ocuk, kendisine yapılan ufak te- fek hediyelerle, sürprizlerle ha- yata daha çok ısınır, yaşama yı sever. Yılbaşı da, birçok bayraml r gibi ço cukları mesut etmek için kullanıla— cak bir fırsattır. Yalnız, ekseri anne AKİS, 31 ARALIK 1955

Bu sayıdan diğer sayfalar: