uzun saman üzerinde döndüğü kapa- lı devreler vardır. Bu sayede bazı he- saplar zabt ve muhafaza edilmekte- dir. Hesap makinelerinin marifetleri ne kadar önemli olursa olsun”" insan dimağı faaliyetlerinin ancak fevka- lâde küçük bir kısmına tekabül eder. O faaliyetlerin yanında pek basit ve mahdut kalır. Bu makineler bir şey yaratmaz, bir şey tahayyül ve tasav- vur edemez. Buluşları yoktur. Yap- tıkları iş sınırlıdır, önceden tayin e- dilmiştir. Kendilerini yapan fabrika- nın çizdiği yolda, kendilerine tahsis edilmiş ameliyeleri tekrarlarlar. Nörofizyolojist Grey Walter'in ha- zırladığı "elektronik kaplumbağa" yı ele alalım. Bu tamamen kaplumbağa- ya benzemektedir. Suni organizması sayesinde kendiliğinden bazı hareket- ler yapmakta ve bu hareketler mak- sadlı ve iradeli gibi görünmektedir. Işığa doğru gitmektedir. Işığın şid- deti fazla ise kaçmaktadır, önüne en- geller konacak olursa bunları aşmak için çabalamakta hattâ onları döv- mektedir. Aynıtip başka bir kaplum- bağaya rastlar, hattâ aynadan görür- se gayet hoş danslar yapmaktadır. Kendisini idare eden batarya tüken- diği zaman da bir şarj istasyonuna doğru gitmektedir.- Eğer aynı istas- yonda başka bir elektronik kaplum- bağa varsa istasyonda hayat müca- delesini andırır bir kavga başlamak- ta ve mağlüp olan yeniden şarj im- kânı bulamadığından ölmektedir. Bü- tün bu kompleks işler tekniğin çok basit metodlarıyle başarılmaktadır. Elektronik kaplumbağanın sinir sis- temini iki radyo lâmbası, temsil et- mektedir. Hayvanın iki his organı vardır. Bunlardan biri Işığa karsı hassas bir foto-elektrik sellülden, di- ğeri de dokunmakla faaliyete geçen bir elektrik kontakt tertibatından i- barettir. Biri hayvanı hareket etti- ren öbürü istikamet tayinine yara- yan iki motoru vardır. Bunları işle- ten de elektrik bataryalarıdır. Ruhiyatçı Ashby'nin yazdığı yeni kitabı da sırası gelmişken hatırlata- lım. (Bir beyin yapmak için proje) gibi çok ihtiraslı bir isim taşıyan bu kitapta da bazı makine örnekleri var. Bunlardan en mühimi bir home- ostadır. Netice Sibernetik — ilmini sizlere tanıtmak için yukardan beri söylediklerimiz kâfidir. İlim bir gün bütün imkânla- riyle bir beyin yapmağa — muvaffak adde eczahanelerde ve bakkallarda kılo ile satılacak mıdır? Kara borsaya düş- tüğü takdirde kuyruk yapan beyin- sizleri düşünün. Bir yandan da böyle r bulusun sağlıyacağı — faydaları hesap edin? Bütün titrlerini tamam- lamış böyle bir imkân bekleyen ne kadar kafa tası var. Bahsin bundan ötesi metafiziğe anır. Bırakalım, mekanisistlerle spiritüalistler bir müddet daha bir- birlerini boğazlasınlar. — Dr. E. E. AKİS, 2 TEMMUZ 1955