ER er erp yap e OLUR? IŞIĞI SÖNDÜRÜN DE, | BENİMLE BERABER OLUN — Bana, kolayca yiyebileceğim, ve mideme dokunmıyacak şeylerden ver | Hepisinden birer parça tabağıma koy, neler olduğunu bana söyle | delikanlının Genç kadın, &€smer omuzunu im — Söyi iŞ ürek, salata, kızarmış patates var. ke istersin kardeşim ? Esmer delikanlı, genç kadının yar dımile oturduğu yemek masasına, ürkek ürkek yerleşti. İnce uzun parmaklı, solgun renkli elleri, küçük larla önündeki tabakları, çatalları araş» tırarak tutuyor; bir kaza yapmadan hep” sinin yerlerini bulmağa çalışıyordu. Masanın dört yanını satan lerin, sustuklarının farkına varınca, o, yüksek ei sordu ! o? Konuşmalarınız bire del? Misafirler, iz bakıştılar. rinden uzun u bir erkek, gülümsiyen vi esi vermeğe çalışa rak, ea serdi: erlerimize oturuyoruz. Birazdan kahkahalarımız başlar. Senin olduğun somurtkan durmağa kıpırdanış» misafir- birden. İçles sesine mecliste neş'esiz, imkânı var mı Esmer delikanlı, gözlerindeki kalın siyah camlı, kapalı çerçiveli gözlüğü düzeltiyordu : imbilir, hepiniz susunca, sebe: bini merak ettim. Sadece merak. .. Genç kadın, dudaklarını du. Gözleri nemlenmiş, ağlıyacak halde delikanlının yanına gelerek Sofranın üzerini 1 İSIriYOr. idi. Esmer önündeki tabağı aldı. dolduran yiyeceklerden, birer; ikişer pars ça koyarak, yine önüne bıraktı abağına, e sövüş, salata. kızarmış patates koyd misin ? Yoksa bira mı iler? Esmer delikanlı, sesin geldiği yana Gişe gülümsedi: eşekkür ederim, içkiyle başım hoş değildir. Sen, yanımda oturuyor” sun değil mi — Evet. Birşey istersen bana söy. şarap içer İersin... Genç iskemlesine oturdu. 8 kadın, şarap, bira dolu bardak. Hep bir ağızdan Misafirleri larını kaldırmışlardı. bağırdılar — ki bulunan büyük sanat- kârın sağlığına ve neşesine içelim... Bardakların çıkardığı kısa ve sert sesi, derin bir süküt kovaladı. boylu kumral erkek karısının saçlarını okşiyordu Size” ir birşey çalacağım!. Fakat ne olur, ışığı söndürün de benimle beraber olun!... — Büyük sanatkürı bize getiren (ij Onada teşekkürü unutmaşınıı rımdır. Bardaklar ikinci defa, evin geğ kadını için kaldırıldı. Esmer delikanlı, masadaki yeriy alışmıştı. Eler bulabiliyor genç kadından yardım istemeden yeme istediğini ğini yiyordu Seslerle, arkadaşların nerelerde ohal | irşey söylerken! istediği adamın yüzüne bakıyor, karasli , lıklar içinde yaşadığını etrafındakile unuttutuyordu. N ardaklar dolup: boşaldıkça, meç kahkahalar biribirini bil ATASINİ duklarını da anlamış, keyf artıyor, Evin genç portakalın, yalıyordu. kadını, soyduğu dilimlerinden, esmer delikar daklarına uzatıyordu. | — Çok teşekkür ederim. Beni ki yavruları gibi besliyorsun. Yorulacaks diye çök üzülüyorum, — Boşuna üzülüyorsun. Sana portakal dilimi, yabut bir parça elsi vermekle yorulmam. Flem, ev b z lerinin, misafirlerine ikram etmesi w zifelerinden biridir "smer delikanlı, içini çekerek gö lümsedi. | Masanın etrafındakilerden biri b! gırdı : — Ev sahiplerinin vazifeleri arasın? da misafirlerini eğlendirmek te vardı Şarkı isteriz. Şarkı isteriz|, Genç kadın, esmer dikenli doğ ru eğildi: ği — Sen çalarsan, bende söylerim. — Tabii çalarım, akordiyonumu rir misin? ! Genç kadın, yerinden fırladı. | kemle üzerinde duran akordiyonu #9 Mi “> | N CAHİT UÇUK o