Eyi km Bl öyle Oniz an hç hi E urdu ban Her şeyi de HAYAT,2I. duyuyordum. Rüzğür - radan gittim, birini aradım... Thom£& Sahyra'nın gözleri parla- kapıyı. kıcırdatınca: o“ İşte geldiler, o Tig İN başka kimseyi bulama- muşt, yatağından doğruldu, gözlerini geldiler, şimdi beni mezara götüre- o dım, karısına dikti, cekler!, diyordum. Bağırmağa çalışı- — Niçin gelmedi? Belki beni iyi Uçurumun dönemecine katar yordum amı kabil olmıyordu. Beni leştirebilir. O çok ilaçlar bilir! beraber geldi. Oradf sizin SESİNİZİ pek Ala gömebilirlerdi. Allah korudu, — nün bildiği yalnız edepsizlik. duvduk v& ben koşmağa başladım. Fakat, Romana, kim ne derse deşir, terbiyesizlik! İnsan iy leştirmesini ben- OoOOnun bir derse ihtiyacı var... bu işin içinde bir büyü var.. Bana Ode bilirim, Evelden bütün hastalar Ben şimdi gider ona Üğreti- Silvino Peba büyü yapı. O, kindar anneme gelirlerdi. © ahlaksiz zenci. o rim, Rümahal bir zencidir: beni aslâ afletmiyecek. kendisine bir evliya süsü veriyor ama — Şimdi bırakın, o dersini nl Öyle şez olur cak. 1, herkesin kendiği mu, Thome? Hestalan .. .. ye sibi zencilerden, büyü mışsıdız işte o kadar! Son gun ümidi çileden kekbritni Böyle şeyler düşünme sanıyor. vin; arık o iyileştiniz, Uzun kipriklerimin gö gesi, cözlerimin Söylenerek yandaki rahat edin. Kar nınız aç Fersiz ışıklarını eritir damla damla, odaya gitti. Dışarıda rüz- değil e a Her nefes bir parçası kopanda ciğerimin vi dalları hışırdatıyor- sadi, çok sliğadım. İBir Dudağımdan dökülür adın bir parça kanla! - Beni yalan; bıra hummadan (o kalkmışım Ea > mayın, Romana, biraz gibi ei kupkuru... Pembe emelierinin yüzümdeki aksinden burada durnum. Elleri ile gözlerini Bır teselli bekliyor annemin hıçkırığı: Simdi geleceğim; öbusturyordı korkusu Ah, ben onun benimçin yalvaran nefesinden bir parça yemek hasir hâla geçmemiş, bir fikri Duyuyorum en acı we sonsuz ayrılığı... liyorum, ben bugün ağ- sabie halini almıştı: zıma bir lokma bir şey o e dehşetli Şeyi yaz kapanır gözler'm yüzünü görmek için, almadım. Sabah kahyal- Diri diri gömülmek; ust ile duruyorum... amma ben yatakta bir- Gâh açılr dudağım adınla fireyerek, Romana elinde tabağı kaç kere kımıld.yabil- Bak, karşımda ağlayor azrat, iÇin İÇ, “ile geldi, ağzı dolu idi dimdi. © Pek gvnç ölüm yakışmaz buna, Rübbim!, d yerek — İşte geldim, Sev- Siz mi? Parma- : gilim! gınızın ucu bile kımıl- Annem ağlar oğluna, doktor yanar bu acze, Odanın bir köşesine damadı. Üçüncü devredeyim . Ölüm yakın d.yarlar! gömeldi. ve tabaktaki — Ne dehşetli şev! Ge!, sıv, sarıl ve göster cihana bir mucize; hamuru voğurmağa baş- —Artık böyle şevleri Verem değil vöö em ladı. Bir tekir kedi mi- ıklınızdan çıkartın! Şim- rem değil, göğsümü emeller yıy ii yavlayordu. Romana ona le BEG Beni görünce her göz kapanıp ıslanıyor, m ği Romana, gidip testi- Senin güzel gözünü uyku mu perdeledi? — AN, Kalungal den bir maşrapa soğuk Herkes beni sevgisiz, sevgilisiz sanıyor, Romana, karnını do- su getirdi ve bunu ko” Get de mes'ut öleyim, son günümün ümidi! yurduktan sona duvara casına içirdi; vere dam- Gündüz dayandı nâsın diye elini onun — Artık biraz rahat- çenesi altına götürmüştü, ladım, dedi. Ne fena »hyra nefes aldı, sonra gerinerek gene malar en edepsiz adamı! Ben gi günmüş! Böyle im “olmiyan bir - z yalvardım, elem içinde idim yerde insan ne yapabilir? Allah'tan — Bunun tekrar başlamasından İyon o pis şebek kalkıp Ee başka e yok... Ark rahat uyuya- korkuyoru ğine bana sataşmağa kalku, edepsizlik cağım... Uyandığınız zaman ne hisset- he dila olmaz, arık raha etti... tiniz, Sahyar? dınızdan çıkarın; geçici bir sil geçti gitti — Bütün vüçudum hâla pelte gibi. yaya uzun dir yol yürümüş «. Bacakları sok or! sanki altüst olmuş! asiz. mana, buradan “Çıkıp nereye Git- miş Ştiniz? — Size mi, Romana? — Evet, bana; cok şükür ki ben de sağlamım, yoksa yolda istediğini ya- pabilirdi! Bir şeytan gibi cesaretli! Kabahat onun değil buralarda dolaşan o edepsiz kâdınların; erkekleri onlar böyle ATSIZ ii rlar - Sizinle geldi mi? — Sanki ateş gibi bir şey içmiş- tim. İçimde bir hararet verdi, bütün vücudüm karıncalanıyordu... Gözlerim yanıyordu; uykudan uyandı un zaman olduğu gibi ağzımı açtım... Ne rahat- ladım! — Hemen ayağa kalktınız mı? — Hayır, ayaklarım tutmuyordu “4 eke eek anl