İÇ OLAYLAR Halük Şaman, bu sözü itham- Ni öyle enleri biridir. Caddebostan'daki evde Demirel bir çok defa "satılmışlık'la itham edilmiş, Bayar ağızını açıp tek iti- raz söylememiştir. Demirel'i o satın alan adam,eski Demokratlarca, ta- bii. İsmet İnönü' dür! Bayar'ın derdi A .P. ile D.P. arasındaki sürtüşme- nin bir kaç mahiyeti ve bir kaç grup aktörü vardır. Bunların ba- şında Bayar ile "Bayar'ın derdi" gelmektedir. Gönüllerde hangi aslanların yat- tığı hiç bilinmemekle beraber, gö- rünen, Bayar'ın tekrar Çankaya'ya çıkıp oturmak gibi bir hayali yok- tur. Kendisini zaten, "Milli İdareyle gelmiş meşru Cumhurbaşkanı iken makamı zaptedilmiş" durumda sa- ya Bayar şöyle demektedir: — Yassıada Mahkemesi bir ih- tilâl mahkemesiydi. Kendi ihtilâl- lerini meşru kılmak için benim al- ınma vatan hainliği damgasını sür- meye bir bakıma mecburdu. şimdi, iktidarda, D.P. oylarıyla gel- miş A.P. vardır. Bu damgayı be- nim alnımdan silmek bu A.P.'nin boynunun borcudur. Ben bu vata- na hizmet ettim. Ben vatan haini değilim. 84 yaşıayım, Böyle öl- mek istemiyorum Bunda, şahsı itibariyle Bayar'ı anlamamak kabil değildir. Ancak Bayar A.P'nin bunu nasıl yapaca- ğı hakkında hiç bir şey söyleme- mekte, sadece demektedir ki: ıl yaparlarsa yapsınlar. Ellerinde “kafi kuwet vardır. Bir takım oumacılardan korkuyorlar. Memleket korkakça İdare edilmez. Millet onları oraya bu tarz idare kursunlar diye getirmedi." Bayar'ın böyle bir "kuvvet teş- hisi" neticesinde 27 Mayıs'a yeşil ışık yaktığı, artık taraklarında bu bezi taşımayan eski Demokratlarca unutulmamaktadır. Kayseri hapis- hanesinde Bayar, mahküm Mithat Perin'e (o rastlayıp ta biraz ala... 'Siz de mi buradasınız, Mithat Bey?"sorusunu sorduğunda "Saye- nizde Beyfendi!" cevabını almıştır. Eski Cumhurbaşkanı, Demirel'- in kendisine ve "A takımı"na si- yasi haklarını iade etmeye hiç ni- yetli gözükmemesine zaman zaman icna halde kızmaktadır. Bundan bir süre önce, başta kendi kızı, sö- zü geçen eski Demokrat büyüklerin milletvekili olan yakınlarım A.P.'- den çektirtmeye okarar vermiştir. Bunun üzerine, Demirel'in sırdaşı olarak bilinen, fakat Demirel'le münasebetleri tam bilinmeyen. Demirel'i sık ve muntazam görüp daima "Başbakan dedi ki..", "Baş- bakan dedi ki.." diye konuşan, bir kısım kimselerce bu hali böbürlenmesi" olarak vasıflandırı- YARDIMCI CELÂL BAYAR'IN CADDEBOSTAN'DAKİ KARARGÂH Her çeşit rüzgâr esiyor EVİ AKİS