13 Kasım 1967 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 5

TİP GENEL KURMAYI TOPLANTI HALİNDE Olduğunu söyleyememenin güçlüğü NE ALEMDE? aynı şekilde cevaplandırmaktadırlar: — Hiç bir değişiklik olmazdı!" Ancak TİP yetkilileri, o halde, kurulacak klâsik bir komünist partiyle kendi partileri arasında ne gi- bi farklar bulunacağı sorusuna kesin bir cevap ver- meye yanaşmamaktadırlar. Genel Sekreter Sargın'ın karşılığı şu olmuştur: "— Herhangi bir yeni parti kurulduğu zaman, kuruluş gereksinmesi ve mevcut diğer partilerden ayırdedici özellikleri kendisi tarafından açıklanır. Bu sorunun o parti kurucularına sorulması gerekir. Her- halde sorunun muhatabı TİP olamaz." Halbuki, klâsik komünist partilerin özellikleri bilindiğinden, böyle bir soruya CHP ileri gelenleri "tabiatıyla cevap verebilecekleri"ni gülerek ifade et- mişlerdir. Gerçek şudur ki bugünkü haliyle dahi TİP, mark- sist felsefede batılı sosyalist partilerin çok uzağında ve komünist partilerin çok yalanında bulunmakta- dır. Genel Sekreter Sargın partinin hedefini gayet açık şekilde söylemiştir: "— Hedef, emekçi sınıfların temsilcisi partinin iktidara geçmesi ve programım tamamen uygulama- sıdır." Bilindiği gibi komünist partiler için de hedef bu- dur. TİP, bu hedefi gerçekleştirdiğinde, yani iktida- AKİS ra gelirse nasıl bir programı uygulayacağı konusunda a komünist partilerle çok benzerlik göstermektedir. Tıpkı komünist partiler gibi TİP için de bu program iki kademede uygulanacaktır. Birinci kademeye TİP "Sosyalizme geçiş" adını vermektedir. Bu kademenin komünist partiler sözlüğündeki adı "Sosyalizm dev- residir. O devre, komünizmi hazırlayacaktır. Komü- nist partilerin açıkca "Komünizm" dedikleri bu ikinci devreye, TİP Türkiye'de ancak "Sosyalizm" diyebil- mektedir. Bunda, Türkiye'de komünizmin yasaklanmış ol- masının oynadığı rol derecesi omeçhuldür. Ancak TİP'li kalemler, örneğin, onların en renklisi Çetin Al- tan "sosyalizm"den Rusya'daki "sosyalizm"i anladık- larını bildirmektedirler. Zaten, hem TİP'in programında, hem de Altan tarafından yazılmış bir el kitabında "Geçiş dönemi" içinde uygulanacağı bildirilen tedbirler hiç bir de- mokratik ülkede uygulanmamıştır. Bunlara benzer uygulamaların yapıldığı tek yer, İhtilâl sonrası Sov- yetler Birliği'nin NEP diye bilinen devresidir. TİP'in programında bu safhaya "Kapitalist ol- mayan kalkınma yolu" da denilmektedir. Bu, emek- ten yana plânlı devletçilik olarak tanımlanmakta, özel sektöre plân çerçevesinde kamu sektörüne yardımcı olacak ölçüde yer verilebileceği söylenmekle beraber 5