YURTTA OLUP BİTENLER inektedir. Ümit Halit Demiriz ise Başbakanın Pakistan ve İran gezi- lerine katılmış, şimdi de Almanya heyetine dahil olmuştur. Gezi ön- cesi devrede de Ümit Halit Demi- rizi makamından arayanlar, nerede olduğunu soranlar, sık s "De- mirelin yanında" , "Başbakan çağırt mış" gibi cevaplar" almaktaydılar. Son gezilere ise, Türkiye gazeteleri hakkında Başbakana özetler sunmak için katıldığı ifade edilmiştir. Hal- buki bu işi, meselâ bir Tamuna Ge- nel Müdürüne kadar, yapabilecek çok kimse vardı. "Farkında mısınız, hanımefendi?" Demirizlerin Başbakanın son gezi- sine ailecek katılabilmeleri ise, gerek Turizm ve Tanıtma Bakanlığı ve gerekse Dışişleri (Bakanlığı çevrelerinde hayret uyandırmıştı. Başbakanla birlikte Almanyaya gi- decek olan "neşeli heyet" Esenboğa- dan yola çıkacağı sırada vukubulan bir olay, Demiriz ailesinin kendine güvenini ortaya koyacak nitelikte- dir. Turizm ve Tanıtma Bakanlı- &ından heyete dahil olacak bir fo- toğraf ile (o filmcinin Oo isimlerinin yolcu manifestosuna konulmasının unutulduğu Birsen Demirize duyu- rulunca, Bayan Demiriz, şeri Protokol Genel Müdürü Şefik F meni bu yüzden âdeta ZİR ve ondan şu cevabı almıştır: "— Hanımefendi, siz kiminle ko- nuştuğunuzun farkında mısınız? Ban, bir Umum Müdürüm! Ya, si- zin sıfatınız nedir? Çekilin gidin, bana muhatap olmayın!." Tanıtma Genel Müdürünün, zim- metindeki , dövizi bu kadar zaman içinde kapatmama pervasızlığını, İk- tidarın zirvelerine yakınlığından al- ması pek muhtemeldir. Bu avansın kapatılması için Maliye Bakanlığı ile Turizm ve Tanıtma Bakanlığı arasında ve Bakanlık içinde uzun zamandır devam eden ve şimdi tah- kikat dosyasını iyice kabartan ya- zışmalara karşı Demirizin tepkisi tam bir vurdumduymazlık o olmuş- tur. Hattâ Almanya gezisinden Önce, Bakanlıkta bir ilgilinin, Demirizi i- kaz edince, ondan Şu cevabı aldığı ifade edilmektedir: "Ben meseleleri birinci adamlarla konuşurum." Bakalım, artık bir dâva konusu haline gelmiş olan ve 9.5.1967 tari- 12 Ümit Halit Demiriz Her devirde bir skandal hinde Maliye Bakanlığına intikal e- den skandali örtbas etmeğe "birin- ci adamlar" koşacaklar ve Demirizi kurtaracaklar mıdır? Skandaller sağolsun Meselenin başlangıcı, Demirizin, 1965 yılında Tahran Turizm ve Tanıtma Müdürlüğü yaptığı günlere dayanmaktadır. O sırada, 1965 yılı bütçesinin çeşitli tertiplerinden, o- radaki müdürlüğün ağırlama ve ta- nıtma ihtiyaçları için kullanılmak üzere, Demirize döviz olarak avans gönderilmiştir. Demiriz, üzerindeki avanslardan 26 bin 801 türk lirası karşılığındaki dövizin hesabını bir türlü kapatmamıştır. Oysa Demiri- zin, bu hesabı, Bakanlıktaki ilgili daireye faturaları ile birlikte çok- tan vermiş olması gerekmekteydi. Demiriz, Tahrandaki çalışma devre- siyle ilgili hesapları verdiğinde, bu 26 bin 801 liralık doların -karabor- sa değeri 40 bin T.L. eder- bahsi geçmemiştir. Durum, Dış Tediyeler Merkez Muhasebe Müdürlüğünce, Turizm ve Tanıtma Bakanlığı Mu- hasebe Müdürlüğüne yazıyla bildi- rilmiştir. Bakanlık; meseleyi Demi- rizden müteaddit defalar sormuş, on kadar teyid ve tekit yazısı yazıl- mış, fakat Demirliden ses-seda çık- mamıştır. Bu yazışmalarla dâva dosyası teşekkül etmiş, Demirizi zimmet ve döviz kaçakçılığından suçlayan bu dosya, Maliye Bakanlı- AKİS gına nihayet bu aynı başında intikal ettirilmiştir. - Demiriz hakkında, zimmet ve Türk Parasının Değerini Koruma Kanunu hükümlerine göre dâva açılması ve Hazine alacağının, faizi ile birlikte, hükmen tahsili ta- lep edilmiştir. Mevzuata göre ,bu durumda De- mirisin derhal bakanlık emrine a- lınması gerekmektedir. Şu anda De- mirelin refakatinde bulunan Genel Müdür hakkında normal işlemlerin yapılıp yapılmıyacağı, Turizm ve Tanıtma Bakanlığı ile Dışişleri Ba- kanlığı çevrelerinde omerakla bek- lenmektedir. Demiriz, nevi şahsına münhasır bir memurdur. Memuri- yet hayatı ilgi çekici seyir takip et- miştir: oSkandaller ve onları taki- ben daha yüksek mevkiler... 27 Ma- yısta masasının çekmecesinde "bazı seksüel malzeme" bulunan meşhur Radyo Müdür Muavini, Demirizden başkası değildir. Demiriz, daha önce İzmir Radyosunda iken skandal mahiyetini taşıyan bir zabıta olayı sebebiyle bakanlık emrine alınmış ve sonra da terfi ettirilmişti. Tuhaf tesadüf; Demiriz, Genel Müdürlüğe getirilişinin hemen öncesinde gaze- telere intikal eden bir skandalin de ahramanı olmuştu. Şu anda Bakanlık, dedikoduyla çalkanmaktadır. Tahkikat kesinle- since cesarete gelen bazı memurlar, Demiriz hakkında kapalı kalmış da- ha başka konular ortaya atmakta- dırlar. Bir habere göre,'Tahrandan ayrılmak üzere iken adına gönderi- len ve oradaki bankada çekilmeden kalan 400 dolar civarında bir parayı da Demiriz Cumhurbaşkanının gezi- sinden önce İrana gittiğinde çek- miştir Oysa bu bakiye avansın da çoktan iadesi veya devri gerekmek- te olduğu ifade edilmektedir. Bu kadar skandale ve şüpheli durumlara adı karışan Genel Mü- dürün, yılda 10 milyon lirayı bulan neşriyat işlerini (piyasaya vermek durumunda olduğu düşünülürse, çalkantı ve dedikoduların ölçüsü an- laşılabilir. Bu meselede, Başbaka- nın, Turizm ye Tanıtma Bakanının ve Maliye Bakanının -şimdi dosya oradadır- hangi tutumu izliyecekle- ri günün sorusudur. Herhalde Demirizin dostları bil- hassa Bilgehan nezdinde tavassuta geçmişlerdir. 20 Mayıs 1967