11 Mart 1967 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 30

11 Mart 1967 tarihli Akis Dergisi Sayfa 30
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SOSYAL Dernekler Dünden bugüne Mini etekli genç kız, yanındaki ma- vi çoraplı, yeşil ayakkabılı, feza elbiseli başka bir genç kıza, önle- rinden geçen beyaz feraceli, gümüş çantalı ve şemsiyeli sarışın genç ka- dını göstererek, - Nasıl, böyle giyinmek ister eydi” Bence hiç de fena değil." edi. Feza elbiseli genç kız bir an dü- şündü, sonra, — Arada-bir böyle giyinmek i- çin gerçekten nefis bir kıyafet.." di- ye arkadaşına cevap verdi. Olay geride bıraktığımız hafta i- çinde, Japon sefaretinde geçiyordu. Japonya Büyük Elçisinin eşi Ba- yan Miazaki o gün evini, Çocuk Se- venler Derneğinin çaylı ve defileli toplantısı için açmıştı. Haber du- yulur duyulmaz, Çocuk (Sevenler Demeğinin, Ankaradaki Yetiştirme yurtlarının ve Çocuk yuvasının ya- rarına düzenledikleri bu toplantı birdenbire başkentte büyük ilgi top- lamış ve biletler tükenivermişti. Ja- pon elçiliği binasının vazolara çok güzel yerleştirilmiş, çiçekleri ve ince zevki ile dikkati çeken salon- ları erken saatlerden itibaren dol- muştu. Bunun için, eski türk kıya- fetleri ile bazı yabancı memleket- Herkesin Kitabı Bu konuda Cumhuriyet dev- rinde yayınlanan ilk eser. SAVCI Yılmaz Akıncı ve AVU- KAT Tahsin Atakan'ın mev- zuatta . KABAHAT FİİLLERİ ve USUL HÜKÜMLERİ adlı kitap satışa arzedilmiştir. âkim, Savcı, Avukat, İda- reci, Yüksek tahsilde ceza hu- kuku okuyan herkesin ve hal- kın her gün karşılaştığı hâdi- seleri açıklayan izahlı, notlu, içtihatlı müracaat kitabı 350 sahife 15 liradır. , Genel Dağıtım ve İsteme: Minnetoğlu Kitapevi Cağaloğ- lu — İSTANBUL (AKİS — 90) 30 HAYAT lerin mahalli kıyafetlerini teşhir e- den defileyi herkes yeterince izliye- medi. Özellikle şık ve modern gi- yinmiş misafirler, Jale Tulganın fe- racesini, Fatma Vuralın giyindiği saray kıyafetini, gene bir küçük genç kızın giyindiği bindallıyı büyük bir zevkle seyrederken, ellerinde ol- mıyarak kendi giydikleriyle bir kı- yaslama yapıyorlardı. Türkiyede kısa zamanda meyda- na gelen değişikliği hiçbir şey bu kıyafet defilesi kadar güzel ifade edemezdi. Meselâ derneğin faal ü- yelerinden Jale Tulganın giyindiği ferace, annesine aitti ve bununla do- laşmıştı. Hele mini etekli genç kız- lar, böyle romantik bir kıyafetle so- kakta o dolaşılabileceğini bir türlü anlıyamıyorlardı. Defilede Fransız elçiliğine o ait üç zarif hanımın giyindikleri Bre- ton, Charentaise ve Arlesienne kı- yafetler, Zeynep Rollasın giyindiği hollanda kıyafeti ve bir İngiliz ladysinin giyindiği ispanyol kıyafeti de aynı şekilde ilgi uyandırmıştı. Başka neler yapılıyor?. ocuk Sevenler Derneğinin yöneti- Ç cileri bu şurada, başka hesaplar- la meşguldüler. Defile güzel olmuş, çay başarılı geçmişti ama en güzeli, bayram hazırlıkları için Derneğe ye- ni imkânlar sağlanması idi. Üyeler Ankaradaki 4 yetiştirme yurduna ve Çocuk yuvasına bayram için hedi- yeler götüreceklerdi. Hediyeler ba- zan teker teker çocuklara veriliyor, azan da Yurdun bir ihtiyacını kar- şılayacak şekilde, idare ile an- laşılıyordu. Böylece hem çocuk- ların hayatında yeni bir imkân be- liriyor, hem de Dernek, Devlete yar- dımcı olduğunu daha iyi anlıyordu. Meselâ bir süre önce, Gazi Yetiştir- me yurdunda tavukçuluğu teşvik i- çin modern kümesler yapılmış ve çocuklara civcivler hediye edilmiş- ti. Çocuklar, üzerine titredikleri bu civcivlerle tavukçuluk (uygulaması yapıyorlardı. Aynı şekilde bir yetiş- tirme yurduna 10.000 liraya mal o- lan bir EN bir başkasına ço- cuklar için yüzme havuzu yaptırıl- mıştı. Devlet çocuklara iyi besin ve- riyordu ama birgün üyeler, bir ye- tiştirme yurdunda, çocukların hiç köfte bilmediklerini tespit etmişler- di. Çünkü kıyma makinesi yoktu ve et parça halinde geliyor, daima par- ça halinde pişiyordu. O bayram için yurda, derhal bir kıyma makinesi a- lınmıştı. Asıl amaç.. A ma Çocuk Sevenler Derneğinin a- sıl amacı bu maddi yardımlarda değildi. Başkan Sevinç Vural, bu ko- is muhabirine' şu sözleri söyle i; — Hediye bizim için ilginin bir parçasıdır. Asıl amacımız çocukla- ra şefkat göstermek, onlarla arka- daşlık etmek, onlara hayatta yalnız olmadıklarını göstermek ve büyü- yüp hayata atılınca bakan il- gilenmelerini, e şikâyet etmemelerini sağlamaktır. Çocuk Sevenler Derneği yönetici- leri, Şubat tatilinde yurtlardaki ço- cukları grup grup evlere götürmüş ve onlar için çaylar düzenliyerek ü- yelerin, kendileriyle oyunlar oyna- yıp, arkadaşlık etmelerini sağlamış- Zaten kimsesiz çocukların en bü yük sorunları, şefkat, ilgi ve sevgi ihtiyacıdır. Moda Hint pembesi Behar gelirken ve moda evleri ha- ni harıl yeni biçimlerini hazırlar- ken meşhur Fransız kumaşçıları da yılın moda rengini ortaya çıkarmış bulunmaktadırlar: Mevsimin moda rengi, Hint pembesi denilen, biraz çingene pembesine, biraz siklamene, biraz da kırmızıya çalan parlak, çe- kici yumuşak ve o oranda güzel bir renktir. Bir fransız moda sözcüsü- nün ifadesine göre ilkbaharda du- daklardan, tırnaklardan başlamak üzere herşey bu hint pembesine bo- yanacaktır. Hint pembesini elbise, tayyör, pardesüde beyaz veya siyah (AKİS — 91) 11 Mart 1967

Bu sayıdan diğer sayfalar: