Ama, İsmet Paşanın da damadıydınız ve sizi dinleyen subayların çehrelerinden anlıyordum ki fikirlerin İsmet Paşa tarafından da paylaşı- ıp paylasılmadığını fena halde merak ediyor- ardı.. Zaten İsmet Paşanın fikirleri bilinmesin diyedir ki idamların M.B.K. tarafından görü- ni günü, C.H.P. Başkanının Cemal Gürse- e bu konuda yazdığı mektup Komitede bile yüksek sesle okunmayacak, "isteyen okusun, istemeyen okumasın" diye ortaya konulacaktır. Günler geçtikçe idamların infazının sağ- lanması için “Türk Silâhlı Kuwetler Birliği" ta- rafından yapılan propagandanın ve baskının şiddeti artıyordu. Bu Birliğin başındakiler milli menfaatin idamların infaz edilmesinde mi, yok- sa edilmemesinde mi olduğunun düşünülmesini bile istemiyorlardı. İçlerinde en katıları, sonra- dan 22 Şubatı yapanlardı. Bunların, daha o gün. Beyaz İhtilâli kana bulayarak demokratik reji- me geçilmesini önlemek istedikleri, rengi kır- mızı olduktan sonra İhtilalin iktidarı kolay bı- rakamayacağını hesapladıkları, bu si ken- di şahsı ikballerini düşündükleri çok Me miştir. Ben buna ihtimal vermem. O günler, ye ayrılmış M.B.K. içinde herkes Kiş ai seçim istememek, orduyu politikaya karıştır- mak istemekle suçluyor, kendisini seçimi iste- yen ve ordunun politikaya karıştırılmasını is- temeyen grup olarak gösteriyordu. Ordu, su- baylarının imza bastığı 28 Haziran 1961 tami- miyle kilitlenmişti ve yemini saydığı bu tami- min icaplarının gerçekleştirilmesini şart görü- yordu. Aynı konuda bir ke eğ General Gü- ventürk ve subaylarıyla benim aramda, gene 66. Tümenin bahçes Md geçtiğini hatırlıyorum. Be- nim söylediğim hep aynı şeydi. Ben, idamların infazıyla infaz edilmemesi arasındaki milli men- faat payının kıl farkı olduğunu söylüyor ve karşımdakileri bu noktada düşünmeye davet e- diyordum. Onların bunu bile kabul etmeye ta- Mustafa Ok ve Faruk Güventürk. Bunlar, Türk Silahlı Kuvvetler Birliğinin benim tanıdığım men- suplarından iki tanesidir ve ikisinin de memleket menfaatlerini düşünmekte eksik biç bir tarafları yoktur. 1961 yılının yazında bu ekip memleketin menfaatini idamların infazında görüyordu ve bu- nu yapmamanın Türkiyeyi kanlı karışıklıklar içine atacağından samimiyetle endişe ediyordu. 170