9 Temmuz 1962 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 3

Haftalık Aktüalite Mecmuası Yıl : 9, Cilt : XXIV, Sayı : 419 Yazı İşleri: Rüzgarlı Sokak No. : 15 el: 11 8' 582 Ankara İdare : Rüzgarlı Sokak No. : 15 Rüzgarlı o Matbaa Tel: 22 61 96 aşyazar; Metin Toker AKİS Neşriyat Ltd. Şirketi adına imtiyaz aahibi ve Müessese Müdürü Mübin TOKER Yazı İşlerini Jülen idare eden Mesul Yazı İşleri Müdürü Kurtul ALTUĞ Karikatür TURHAN Fotoğraf : Hüseyin EZER Associated Press Türk Haberler Ajansı Klişe : Doğan Klişe Bu mecmua Basın Ahlak Yasa- -ına uymayı taahhüt etmiştir. Abone (o şartları: 3 aylık (12 nüsha) : 10.00 lira aylık (25 nüsha) : 20.00 lira 1 senelik (52 nüsha) : 40.00 lira İlan m ; : 20 lir 3 renkli ia 'kapak : : 1.500 TL. İlân işleri: Telefon : 10 61 96 Dizildiği yel : Rüzgarlı Matbaa Basıldığı yer : Milli Eğitin Basımevi FİYATI: 1 LİRA Basıldığı tarih : 8.7.1962 Kapak Resmimiz P. Ciovanni XXIII Din ve Devlet Kendi Aramızda Sevgili AKİS Okuyucuları, K endi LL bitip tükenmeyen çekişmelerimize devam ettiğimiz ve bir takım kimselerin, evvelâ kendilerin) havaya uçuracak barut tçılarıyla ihtiyatsızca oynadıkları şu sırada AKİS, dışarıya açılan bir pencereden okuyucularına Papa Ciovanni XXIIl'ü ve Vatikan Devletini tanıtıyor. Mahalli renklerinin zenginliği dolayısıyla alâkayla okunacağın- dan emin bulunduğumuz bu yazı tamamlandığında konunun bizim için ne derece aktüel olduğu kolaylıkla sezilecektir. Dünyanın ve bizim bir yol aradığımız devirde, selamet yolunun orta yol olduğu gerçeği kendisine yeni bir delil bulmaktadır. Bu yazıyı hazırlamak üzene Romaya gitmiş olan Metin Toker Vati- kan'da sadece büyük Türk dostu Papa Ciovanni XXIII ü görmek fırsatını bulmadı. Vatikan Devletinin dış politikasını idare edenlerle temas etti, bu küçük fakat çok kudretli devletin 44 hektardan müteşekkil Ve bir haki- ki hazine olan Vatikan sarayını gezdi, Vatikan nezdindeki Büyik Elçimiz Muharrem İhsan Kızıloğludan istifadeli bilgi aldı. Evvelâ Nureddin Ver- gin tarafından kurulan, sonra Kızıloğlu tarafından devam ettirilen iyi münasebetler Türkiye ile Vatikanı birbirine bağlamaktadır, Vatikanın Ankaradaki olgun ve sevimli temsilcisi Monsenyör Lardone de, bu yazının hazırlanabilmesi için elinden gelen kolaylığı gösterdi. akat, hâdisenin en canlı tarafı, şüphesiz ki bugün Vatikanda, Pa- paların tahtında, Türkiye denilince yüreğinin titrediği hissedilen ve bi- ze aşkla bağlı bulunan bir/müstesna devlet adamının oturmakta oluşu- dur. Papa Ciovanni XXIII, kendisini bundan onsekiz yıl önce, İstanbul- da apostolik delege iken ilk defa görmek fırsatını bulmuş olan Metin Tokeri yanında bir saatten fazla tuttu. Metin Tokerin o tarihte Monsen- yör Roncalli'den almış olduğu mülakat, Cumhuriyet gazetesinde yayın- lanmıştır. Papa, Türkiyeden uzun uzun ve hasretle bahsetti. Gelişmele- rimizi ve başımızdan geçenleri dikkatle takip ettiğini söyledi. Devlet damlarımızı sordu. İnönüye olan derin ve samimi hayranlığını bildirdi. Türkiyede bulunduğu sırada umunla görüşememiş olmasından duydu- ğu esefi belirtti. Konuşma sırasında, protokol şefi üç defa kapıyı açıp mülakatın faz- la uzadığını hissettirdi. Fakat Papa, konudan o kadar zevk alıyordu ki anlamamazlıktan geldi ve İstanbuldan bahsetmekte devam etti. İstanbu- lu, bir şairin sevgilisini anlatması gibi anlatıyordu. Bazı isimler hatı- rından çıkmıştı. Bazılarının fransızcalarını hatırlıyordu. Ama her bir ye- rin güzelliği, hafızasında canlılığını muhafaza ediyordu. Türkiyede sevdiği, yalnız tabiat olmamıştı. İnsanlar! Asıl insanlar Papanın dikkatini ve alâkasını çekmişti. Tanıdıklarından bahsetti, hatıra- lar anlattı. Görüşme uzadıkça protokol şefinin sabrı tükeniyordu. Pa- pa, çalışma masasının başındaydı. Metin Tokeri, kendi soluna gelen kol- tuğa oturtmuştu. Protokol şefi, kapıyı i üçüncü açışta "Kardinal hazretle - özlerinde arması bulunan kırmızı bir ata çıkardı, "Bunu, bir hatıra ola- rak saklamanızı rica ederim" dedi. Kutunun içinde, Papanın profilini ta- şıyan bir gümüş plâk vardı. Misafirine, Türkiyeden bahsetmek, eski ve tatlı hatıraları anmak fırsatını verdiğinden dolayı teşekkür etti. Duala- rında Türkiyeyi unutmadığını söyledi. Büyük bir nezaketle, ayakta kar- şılamış olduğu misafirini gene ayağa kalkıp kapıya kadar uğurladı. Kapının arkasında, başında kırmızı takkesi ve yanında genç rahip kâtibiyle bir kardinal bekliyordu ve hayli zamandır beklediği göze çarpı- yordu. Saygılarımızla AKİS